İçinde ame olan 7 harfli 33 kelime var. İçerisinde AME bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ame olan kelimeler listesine ya da Sonu ame ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A E M Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
AM, EM, MA, ME
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- MUAMELE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Davranma, davranış
- "Bana karşı olan muamelesini beğenmedim."
- "Hanımefendimin hayatını kurtardığı için bütün hizmetkârlar ona güler yüz gösteriyor, iyi muamele ediyorlardı." (Haldun Taner)
- "İyi muamele görmekle beraber eski neşesini kaybetmişti." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
Yol, yöntem
- "Bu adam muamele bilmiyor."
-
İşlem
- "Onlar gündelik muamelelere başlayınca da benim ağzım açık kaldı." (Reşat Nuri Güntekin)
-
İşlem
-
Alışveriş
- "Borsada bugün muamele olmadı."
-
[isim]
Davranma, davranış
- KAMELYA
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Çaygillerden, büyük, beyaz, pembe veya kırmızı renkte çiçekler açan, dayanıklı yapraklı bir bitki, Japon gülü, Çin gülü (Camellia japonica)
-
[isim]
Çaygillerden, büyük, beyaz, pembe veya kırmızı renkte çiçekler açan, dayanıklı yapraklı bir bitki, Japon gülü, Çin gülü (Camellia japonica)
- İMAMECİ
- ...
- KARAMEL
- ...
- CESAMET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Büyüklük, irilik
- "Dağdan baktığınızda her biri beş altı fil cesametinde." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Büyüklük, irilik
- FALNAME
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Fala bakmanın inceliklerini ve yorumlama özelliklerini anlatan kitap
-
[isim]
Fala bakmanın inceliklerini ve yorumlama özelliklerini anlatan kitap
- GALSAME
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Solungaç
-
[isim]
Solungaç
- KAMERUN
- ...
- SURNAME
- ...
- HENGAME
- ...
- RUZNAME
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Günlük olayların yazıldığı defter
- "Dünyada en birinci zevk ruzname tutmaktır derdi. Ben bunu boş ve manasız ve münasebetsiz bulurdum." (Ömer Seyfettin)
-
Gündem
-
Olayların zaman sırasına göre yazılmış bulunduğu defter
- "Bugün elimde bir ruznamem olsaydı belki hakikati anlayabilecektim." (Ömer Seyfettin)
-
[isim]
Günlük olayların yazıldığı defter
- FEHAMET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Büyüklük, ululuk
-
Değer
-
[isim]
Büyüklük, ululuk
- NEDAMET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Pişmanlık
- "Gözlerime iki damla nedamet yaşı getirmek için dudaklarımı bütün kuvvetimle ısırıyordum." (Hüseyin Cahit Yalçın)
- "Ben şimdi nedamet getirdim." (Peyami Safa)
-
[isim]
Pişmanlık
- AMELİYE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yapılan iş, işlem
- "Dışarı üflemesin diye evvela içmek ameliyesini öğrettim." (Ömer Seyfettin)
-
[isim]
Yapılan iş, işlem
- BAHNAME
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İçinde cinsel konularla ilgili açık saçık yazıların, resimlerin bulunduğu eser
-
[isim]
İçinde cinsel konularla ilgili açık saçık yazıların, resimlerin bulunduğu eser
- LAMELİF
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Dolambaçlı
-
Eğri büğrü, çarpık
-
[sıfat]
Dolambaçlı
- SALNAME
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Yıllık
-
[isim]
Yıllık
- TAMAMEN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Bütün olarak, büsbütün
- "Hanımlar tamamen çıktıktan sonra, beylere de numaraları dağıtılacaktır." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[zarf]
Bütün olarak, büsbütün
- VAHAMET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Güçlük, korkulacak tehlikeli durum
- "İşin aramızda mutlak bir ayrılıkla halledilmesi lazım gelecek derecede vahameti olmadığını anlıyorum." (Hüseyin Cahit Yalçın)
-
[isim]
Güçlük, korkulacak tehlikeli durum
- MELAMET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kınama, ayıplama, azarlama, çıkışma
-
[isim]
Kınama, ayıplama, azarlama, çıkışma