İçinde ama olan 11 harfli 216 kelime var. İçerisinde AMA bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ama olan kelimeler listesine ya da Sonu ama ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A A M Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
AMA
2 Harfli Kelimeler
AM, MA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- FISFISLAMAK
- 
    - 
                        [-i]
                    
                        Koku, ilaç vb. sıvıları püskürtmek
                    
                    
 
- 
                        [-i]
                    
                        Koku, ilaç vb. sıvıları püskürtmek
                    
                    
- KALAFATLAMA
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Kalafatlamak işi
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Kalafatlamak işi
                    
                    
- YALDIZLAMAK
- 
    - 
                        [-i]
                    
                        Bir eşyayı yaldızla kaplamak, yaldız sürerek süslemek
                    
                    
- 
                    
                        Parlatmak
                    
                    - "Hafif şeffaf bir sis fundalıkları dolanıyor, güneşin damlaları yaprakları yaldızlıyordu." (Ömer Seyfettin)
 
- 
                    
                        Gösterişli süslerle değersizliğini veya kötülüğünü gizlemek
                    
                    
- 
                    
                        Boynuz takmak
                    
                    
 
- 
                        [-i]
                    
                        Bir eşyayı yaldızla kaplamak, yaldız sürerek süslemek
                    
                    
- MANDALLAMAK
- 
    - 
                        [-i]
                    
                        Kapı, pencere kanadını mandalla tutturmak
                    
                    
- 
                    
                        Çamaşırı mandalla tutturmak
                    
                    
- 
                    
                        Telsizlerde konuşmaları anlaşılmaz duruma getirmek için sürekli olarak düğmelere basmak
                    
                    
 
- 
                        [-i]
                    
                        Kapı, pencere kanadını mandalla tutturmak
                    
                    
- YAŞMAKLAMAK
- 
    - 
                        [-i]
                    
                        Yaşmakla yüzünü örtmek
                    
                    
 
- 
                        [-i]
                    
                        Yaşmakla yüzünü örtmek
                    
                    
- ANAFORLAMAK
- 
    - 
                        [-i]
                    
                        Yolsuzluk yaparak kazanç elde etmek
                    
                    
 
- 
                        [-i]
                    
                        Yolsuzluk yaparak kazanç elde etmek
                    
                    
- DANGIRDAMAK
- 
    - 
                        [nsz]
                    
                        Yüksek sesle, bağıra bağıra konuşmak
                    
                    - "Dağ deyip dangırdama, dağın sahibi vardır."
 
 
- 
                        [nsz]
                    
                        Yüksek sesle, bağıra bağıra konuşmak
                    
                    
- SUMSUKLAMAK
- 
    - 
                        [-i]
                    
                        Yumrukla vurmak, yumruklamak
                    
                    
 
- 
                        [-i]
                    
                        Yumrukla vurmak, yumruklamak
                    
                    
- TIRPANLAMAK
- 
    - 
                        [-i]
                    
                        Tırpanla biçmek
                    
                    
- 
                    
                        Bir topluluğu yok etmek, kırıp geçirmek
                    
                    
- 
                    
                        İstemediği kişilerin görevlerine son vermek
                    
                    
- 
                    
                        Bir şeyi ortadan kaldırmaya, yıkmaya girişmek
                    
                    
 
- 
                        [-i]
                    
                        Tırpanla biçmek
                    
                    
- KURBAĞALAMA
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Kurbağanın yüzmesine benzer yatay hareketler yaparak yüzme
                    
                    
- 
                    
                        Birbirine paralel iki tırmanma sırığına baldırları ve ayak sırtlarını kenetleyerek veya dışarıdan diz altına sıkıştırarak tırmanma
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Kurbağanın yüzmesine benzer yatay hareketler yaparak yüzme
                    
                    
- ÇIRÇIRLAMAK
- 
    - 
                        [-i]
                    
                        Pamuk, keten, kendir vb. bitkisel dokuma ham maddelerini çekirdek veya kabuklarından temizlemek
                    
                    
 
- 
                        [-i]
                    
                        Pamuk, keten, kendir vb. bitkisel dokuma ham maddelerini çekirdek veya kabuklarından temizlemek
                    
                    
- YANLAMASINA
- 
    - 
                        [zarf]
                    
                        Yan olarak, yana yatmış biçimde
                    
                    - "Bir ayağını öteki dizinin üstüne, top namlusu gibi yanlamasına koyardı." (Çetin Altan)
 
 
- 
                        [zarf]
                    
                        Yan olarak, yana yatmış biçimde
                    
                    
- KAPAROZLAMA
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Kaparozlamak işi
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Kaparozlamak işi
                    
                    
- MINCIKLAMAK
- 
    - 
                        [-i]
                    
                        Örseleyecek veya biçimini bozacak gibi ellemek, sıkıştırmak
                    
                    - "Ellerinin parmakları bir lastik top mıncıklar gibi açılıp kapanıyor." (Peyami Safa)
 
 
- 
                        [-i]
                    
                        Örseleyecek veya biçimini bozacak gibi ellemek, sıkıştırmak
                    
                    
- AFOROZLAMAK
- 
    - 
                        [-i]
                    
                        Aforoz etmek, kovmak
                    
                    
 
- 
                        [-i]
                    
                        Aforoz etmek, kovmak
                    
                    
- BAĞIŞIKLAMA
- ...
- FOSFATLAMAK
- 
    - 
                        [-i]
                    
                        Ekilen topraklara fosfatlı gübre vermek
                    
                    
- 
                    
                        Madensel bir parçanın yüzeyinde koruyucu bir fosfat tabakası oluşturmak
                    
                    
 
- 
                        [-i]
                    
                        Ekilen topraklara fosfatlı gübre vermek
                    
                    
- KILAVUZLAMA
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Kılavuzlamak işi
                    
                    - "Uzaktan kılavuzlama yapılacak."
 
 
- 
                        [isim]
                    
                        Kılavuzlamak işi
                    
                    
- BALYOZLAMAK
- 
    - 
                        [-le]
                    
                        Balyozla vurmak, balyozla dövmek
                    
                    
 
- 
                        [-le]
                    
                        Balyozla vurmak, balyozla dövmek
                    
                    
- PERDAHLAMAK
- 
    - 
                        [-i]
                    
                        Parlatmak
                    
                    
- 
                    
                        Birini asılsız sözlerle kandırmaya çalışmak
                    
                    
- 
                    
                        Sövmek, küfretmek
                    
                    
 
- 
                        [-i]
                    
                        Parlatmak
                    
                    
