İçinde am olan 7 harfli 517 kelime var. İçerisinde AM bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında am olan kelimeler listesine ya da Sonu am ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A M Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
AM, MA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KOVLAMA
-
-
[isim]
Kovlamak işi
-
[isim]
Kovlamak işi
- OYLAMAK
-
-
[-i]
Oya koymak veya oya sunmak
-
[-i]
Oya koymak veya oya sunmak
- ROAMİNG
- ...
- YAMALIK
-
-
[isim]
Yama için kullanılan parça
-
[isim]
Yama için kullanılan parça
- AĞILAMA
-
-
[isim]
Zehirleme
-
[isim]
Zehirleme
- ALAMANA
-
-
[isim]
Balık avlamakta veya yük taşımakta kullanılan, tek veya iki direkli ve açık güverteli, büyük kayık
-
[isim]
Balık avlamakta veya yük taşımakta kullanılan, tek veya iki direkli ve açık güverteli, büyük kayık
- İHTİMAM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Özen
- "Her yeni binaya naklinde ihtimamla taşındı durdu." (Halit Fahri Ozansoy)
- "Sanıyordum ki şu anda ne kadar çok ihtimam gösterirsem, geçmiş yıllara ait ilgisizliğim, o denli affolacak." (Ayşe Kulin)
-
İyi, özenli bakım
- "Ne kadar ihtimama muhtaç bulunduğunu pek iyi bilirdi." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
Özen
- IRLAMAK
- ...
- RAMPALI
-
-
[sıfat]
Yokuşu olan
- "Bu dönemeçli, rampalı saadet beni biraz ürkütmeye başladı." (Aka Gündüz)
-
[sıfat]
Yokuşu olan
- ŞAKAMSI
- ...
- VİTAMİN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Genellikle taze besinlerde bulunan, vücutta eksikliği çeşitli hastalıklara yol açan, organizmaya besin veya ilaç olarak dışarıdan sağlanan maddelere verilen genel ad
-
[isim]
Genellikle taze besinlerde bulunan, vücutta eksikliği çeşitli hastalıklara yol açan, organizmaya besin veya ilaç olarak dışarıdan sağlanan maddelere verilen genel ad
- CAVLAMA
-
-
[isim]
Cavlamak işi
-
[isim]
Cavlamak işi
- ÇITLAMA
-
-
[isim]
Çıtlamak işi
-
Antep fıstığının kabuğunu aralama
-
[isim]
Çıtlamak işi
- KAPLAMA
-
-
[isim]
Kaplamak işi
-
Bir şeyin dışına süsleme veya koruma amacıyla geçirilen başka maddeden kat
- "Her pencereyi, her kaplamayı tanıyordum artık." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Kalınlığı 5 mm'den az, ince ağaç levha
-
[sıfat]
Üstü herhangi bir başka maddeyle kaplanmış olan
- "Bu, kaplama bir bilezik değil."
-
[isim]
Kaplamak işi
- LAKLAMA
-
-
[isim]
Laklamak işi
-
[isim]
Laklamak işi
- SUSAMAK
-
-
[nsz]
Su içme gereksinimi duymak
- "Yazın susamışken, birdenbire bir soğuk su içtiniz mi, bir sancı, bir ağırlık oturuverir." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[-e]
Çok istemek, özlemek
- "Sinemaya susamış bir mevsim başı kalabalığı." (Atilla İlhan)
-
[nsz]
Su içme gereksinimi duymak
- ZORLAMA
-
-
[isim]
Zorlamak işi, zecir
- "İlk gençliğimin en büyük sıkıntısı bu şiir zorlamasıdır." (Falih Rıfkı Atay)
-
Özellikle oynaklarda ara keseciklerinin fıtığı olarak beliren, bir organın zorlanmış olmasıyla ortaya çıkan aksaklık veya bozukluk
-
[sıfat]
Zorlanarak sağlanan, cebrî
- "Melodram ile vodvilin temelde eş yapıda, zorlama türler olduğunu yazar durmadan." (Necati Cumalı)
-
[isim]
Zorlamak işi, zecir
- BUMLAMA
-
-
[isim]
Bumlamak işi
-
[isim]
Bumlamak işi
- DAMITIŞ
-
-
[isim]
Damıtma işi veya biçimi
-
[isim]
Damıtma işi veya biçimi
- TUTAMAÇ
-
-
[isim]
Bir şeyin tutulup çekilecek yeri
-
Tutunacak yer, tutamak
-
Telgraf veya elektrik direklerine rahat çıkmayı sağlayan ve ayağa takılan mahmuzlu araç
-
[isim]
Bir şeyin tutulup çekilecek yeri