İçinde ale olan 7 harfli 50 kelime var. İçerisinde ALE bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ale olan kelimeler listesine ya da Sonu ale ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

A E L Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

ELA

2 Harfli Kelimeler

AL, EL, LA, LE

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

GALERYA

Kelime Kökeni : İtalyanca

  1. [isim] Eski gemilerde kıç tarafta bulunan bölüm

DEHALET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Sığınma, korunma

HALETME

  1. [isim] Haletmek işi veya biçimi

KALECİK
...
HAYALET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Gerçekte var olmadığı hâlde bazen görüldüğü sanılan cin, peri, hortlak vb. görüntüler
  2. Gerçekte var olmadığı hâlde varmış gibi görünen şey, görüntü
    • "Gözümün önünde durmaksızın geçen bir hayalet var." (Yusuf Ziya Ortaç)
  3. Belli belirsiz görülen şey, gölge

MERHALE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Derece, basamak, aşama, evre
    • "Bu yolun üstünde Edirne bir konak, hürriyet bir merhaledir." (Falih Rıfkı Atay)
  2. Varılması istenen noktaya kadar aşılması gereken yerlerin her biri, konak, menzil
  3. Bir yolcunun sekiz saatte gidebileceği mesafe

ALERJEN

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Alerjiye sebep olan herhangi bir madde

GALEYAN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kaynama
    • "... bir an çalgılar sustu, herkes şaşırmıştı, kimse padişahın birdenbire galeyana gelmesinin sebebini bilmiyordu." (Feridun Fazıl Tülbentçi)
  2. Coşma
    • "Bu uzvi acı, onu galeyanın son raddesine getirerek ağlattı." (Peyami Safa)
    • "Bunu düşündükçe galeyan eden arzusu, can sıkıntısını artırıyordu." (Peyami Safa)
  3. Coşku

SALEPÇİ

  1. [isim] Salep yapıp satan kimse

ALEMDAR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bayrağı veya sancağı taşıyan kimse
  2. Önder

DALALET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Sapınç, sapkınlık, doğru yoldan ayrılma
    • "Bütün bu şeraitten daha elim ve daha vahim olmak üzere, memleketin dâhilinde iktidara sahip olanlar, gaflet ve dalalet ve hatta hıyanet içinde bulunabilirler." (Atatürk)

NALEKAR
...
KEFALET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Birinin borcunu ödememesi veya verdiği sözü yerine getirmemesi durumunda bütün sorumluluğu üzerine alma durumu, kefillik
    • "O zamanlarda her sene kefaletleri yüzünden bin lira, iki bin lira ödemek mecburiyetinde kalınmış." (Abdülhak Şinasi Hisar)

ADALELİ

  1. [sıfat] Kaslı
    • "İki kolunu da yukarı kadar sıvadı, sert adaleli kollarını meydana çıkardı." (Peyami Safa)

MALEZYA
...
LALEZAR

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Lale yetiştirilen yer, lale bahçesi

HAYALEN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [zarf] Hayalî olarak

ALEVSİZ

  1. [sıfat] Alevi olmayan

VALETTA
...
BESALET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Yiğitlik, yararlılık

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü