İçinde al olan 7 harfli 677 kelime var. İçerisinde AL bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında al olan kelimeler listesine ya da Sonu al ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A L Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
AL, LA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ALABORA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Geminin yan yatması
- "Sandal alabora oldu."
-
Bir serenin yatay durumdan düşey duruma getirilmesi
-
Selamlamak için filika küreklerinin yukarıya kaldırılması
-
Balığı toplamak için dalyan ağının yukarıya alınması
-
[isim]
Geminin yan yatması
- ALAŞAĞI
- ...
- HELALLİ
-
-
Nikâhlı (eş)
- "Merasim böyle bitince nikâhlım, başındaki örtüyü utanarak usulca kaldırdı zira artık helallimdi." (Refik Halit Karay)
-
Nikâhlı (eş)
- MADALYA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Savaşta yararlık gösterenlere, yarışlarda ve sergilerde derece alanlara ödül, bazen de önemli bir olay dolayısıyla ilgililere hatıra olarak verilen metal nişan
- "Hemen, gümüş ve mineden kendi madalyamı verdim." (Falih Rıfkı Atay)
-
[isim]
Savaşta yararlık gösterenlere, yarışlarda ve sergilerde derece alanlara ödül, bazen de önemli bir olay dolayısıyla ilgililere hatıra olarak verilen metal nişan
- NALINCI
-
-
[isim]
Takunyacı
-
[isim]
Takunyacı
- KATALOG
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Kitaplıktaki kitapları veya belli bir daldaki gereçleri, nitelikleri bakımından tanıtmak, arandıklarında bulunmalarını sağlamak amacıyla, yer numaraları belirtilerek hazırlanmış kitap, defter veya fişten oluşan bütün, fihrist
-
Kitabevi, yayınevi, kurum vb. kuruluşların yayınlarını, ürettikleri malları, eşyaları tanıtan, gösteren liste veya kitap, fihrist
-
[isim]
Kitaplıktaki kitapları veya belli bir daldaki gereçleri, nitelikleri bakımından tanıtmak, arandıklarında bulunmalarını sağlamak amacıyla, yer numaraları belirtilerek hazırlanmış kitap, defter veya fişten oluşan bütün, fihrist
- SUALSİZ
-
-
[sıfat]
Suali olmayan
-
[sıfat]
Suali olmayan
- TUVALET
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Yıkanma, tıraş olma, giyinme, süslenme, taranma işi
- "Başımı, tuvaletimi ve makyajımı bile ezbere yapacağım, aynada kendi yüzümü görmeyeceğim." (Peyami Safa)
-
Abiye
- "Asıl mühimi oyun için bir giyecek şey, yeni, açık bir tuvalet." (Tarık Buğra)
-
Vücut temizliği ve bakımı için gereken nesne
-
Sidik veya dışkı
-
İnsanın dışkısıyla idrarını boşalttığı yer, abdesthane, ayakyolu, yüznumara, hela, kenef, memişhane, kademhane
- "Nerede ise herkesi belediyenin tuvalet çukurlarına kadar takip edeceksiniz." (Falih Rıfkı Atay)
-
[isim]
Yıkanma, tıraş olma, giyinme, süslenme, taranma işi
- ALTYAPI
-
-
[isim]
Bir yerleşim yeri veya bir yapı için gerekli olan yol, kanalizasyon, su, elektrik vb. tesisatın tümü
-
Bireyin edindiği bilgi ve deneyim
- "Türk romanı kendini belirleyen altyapı kurumlarının dışında, onlardan ileri bir aşamadadır." (Selim İleri)
-
Toplumun ekonomik yapısını oluşturan ve insan bilincinden bağımsız olarak biçimlenen üretim ilişkilerinin hepsi, üstyapı karşıtı
-
[isim]
Bir yerleşim yeri veya bir yapı için gerekli olan yol, kanalizasyon, su, elektrik vb. tesisatın tümü
- BALABAN
-
-
[sıfat]
İri, büyük
-
Şişman, gürbüz (kimse, çocuk)
-
[sıfat]
İri, büyük
- İMTİSAL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir örneğe göre davranma, uyma, benzemeye çalışma
-
Alınan buyruğa bütünüyle uyma
-
[isim]
Bir örneğe göre davranma, uyma, benzemeye çalışma
- LAMBALI
-
-
[sıfat]
Herhangi bir sayıda lambası olan
- "Üç lambalı avize."
-
Lamba ile çalışan
- "Beş lambalı radyo."
-
Birbirinin içine geçebilecek biçimde yapılmış
- "Lambalı döşeme tahtası."
-
[sıfat]
Herhangi bir sayıda lambası olan
- TEKALİF
- ...
- ÇALIŞIM
-
-
[isim]
İdman
-
[isim]
İdman
- FALÇATA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Eğri kunduracı bıçağı
-
[isim]
Eğri kunduracı bıçağı
- MİNİMAL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Minimum
-
[sıfat]
Minimum
- PALYAÇO
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Kendisini seyredenleri güldüren ve eğlendiren, acayip kılıklı, yüzü aşırı ve komik biçimde boyalı oyuncu
-
[isim]
Kendisini seyredenleri güldüren ve eğlendiren, acayip kılıklı, yüzü aşırı ve komik biçimde boyalı oyuncu
- ALDEHİT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Alkolleri oksitlendirme veya asitleri indirgeme yolu ile elde edilen uçucu bir sıvı
-
[isim]
Alkolleri oksitlendirme veya asitleri indirgeme yolu ile elde edilen uçucu bir sıvı
- KALİBRE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Mermilerde, ateşli silahlarda çap
-
[isim]
Mermilerde, ateşli silahlarda çap
- MÜTALAA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Okumaya, ders çalışmaya ayrılan zaman, etüt
- "Mütalaada önüne biyoloji kitabını açmış, iki satır okuyor, beş satır dalga geçiyordu." (Çetin Altan)
-
İrdeleme, müzakere, görüş
- "Kolordu kumandanlarının fikir ve mütalaalarını bilmek, bence pek faydalı idi." (Atatürk)
-
Düşünce
-
[isim]
Okumaya, ders çalışmaya ayrılan zaman, etüt