İçinde akı olan 8 harfli 51 kelime var. İçerisinde AKI bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında akı olan kelimeler listesine ya da Sonu akı ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

A I K Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

AKI

2 Harfli Kelimeler

AK

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

BAKIŞMAK

  1. [nsz] İki veya daha çok kimse birbirine bakmak
    • "Ev halkı birbirlerine bakışıyorlar, söyleyecek söz bulamıyorlar." (Sermet Muhtar Alus)
  2. Kaçamak ve gizli olarak birbirine bakmak
    • "Eniştemle mürebbiyenin birbirine nasıl bakıştıklarına hiç dikkat ettin mi?" (Hüseyin Rahmi Gürpınar)

YAPYAKIN

  1. [zarf] Çok yakın
    • "Birimizin erişilmez uzaklarda gördüğünü öbürümüz yapyakın görüyor." (Reşat Nuri Güntekin)

ŞAKILDAK

  1. [isim] Bir çeşit çocuk oyuncağı

VAKIFANE
...
SAKINMAK

  1. [-i] Herhangi bir korku veya düşünce ile bir şeyi yapmaktan uzak durmak, içtinap etmek
    • "Gençliğinde gerçekten delifişek, gözünü daldan budaktan sakınmaz bir askermiş." (Haldun Taner)
  2. Olabileceği düşünülen kötülüklere karşı önlemler almak
    • "Bir insanı, yanında uşak gibi kullandıracak her işten sakın." (Sait Faik Abasıyanık)
  3. Korumak, esirgemek, gözetmek
    • "Kendini tramvay ve otomobil tehlikelerinden sakınarak yürüdü." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)

NAKIŞSIZ

  1. [sıfat] Nakşı olmayan
    • "Ben bu çevreyi motifsiz, nakışsız, dümdüz getiriyorum göz önüne." (Bedri Rahmi Eyuboğlu)

YAKIŞMAK

  1. [nsz] Güzel durmak, iyi gitmek, yaraşmak, uygun gelmek
    • "Önden yandan nasıl durduğunu, yakışıp yakışmadığını gözden geçirecek." (Memduh Şevket Esendal)
  2. [-e] Uygun olmak, iyi karşılanmak, münasip olmak
    • "Öyle şey küçüklerin ağzına yakışmaz." (Burhan Felek)

AKITILMA
...
BAKINMAK

  1. [nsz] Bakma işi yapılmak, çevreye göz gezdirmek, araştırmak
    • "Şaşkın şaşkın etrafıma bakınırken rehberim beni otele soktu." (Refik Halit Karay)
  2. Muayene olmak

BAKIMDAN

  1. [zarf] Bakımından

KAKIRDAK

  1. [isim] Kuyruk yağının eritildikten sonra kalan gevrek posası, kıkırdak

NAKIŞLIK

  1. [isim] Nakış olma durumu veya değeri
    • "Mimari değişmiş, heykel değişmiş, diller değişmiş fakat nakış her zaman nakışlığını korumuştur." (Bedri Rahmi Eyuboğlu)

TAKIKLIK
...
AKIŞMALI

  1. [sıfat] Akışma özelliği olan

AKILLICA

  1. [sıfat] Akla yakın, doğru, makul
    • "Akıllıca bir iş."
  2. [zarf] Akla yakın, doğru bir biçimde, akilane
    • "Akıllıca konuştu."

BAKIMSIZ

  1. [sıfat] Özen gösterilmemiş, bakılmamış
    • "Kasaba eski zamanlarda kaldırımsız, bakımsızdı." (Sait Faik Abasıyanık)

BAKILMAK

  1. [nsz] Bakma işine konu olmak veya bakma işi yapılmak
    • "Öyle dik dik bakılmaya, sert hareketlere tahammül edemiyorlardı." (Refik Halit Karay)

KINAKINA

Kelime Kökeni : İspanyolca

  1. [isim] Kök boyasıgillerden, asıl yurdu Güney Amerika olan, Hindistan ve Endonezya'da da yetiştirilen, kabuğundan kinin çıkarılan bir ağaç (Cinchona)
  2. Bu bitkiden yapılan içecek
    • "Kınakına iştah açar."

KAKILMAK

  1. [-e] Kakma işi yapılmak
    • "Dedeye -yeni şakirdiniz efendim- diyerek çekilip gidince kız odanın ortasında kakılıp kaldı." (Halide Edip Adıvar)

ÇAKILLIK

  1. [isim] Çakıl döşenmiş veya birikmiş yer

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü