İçinde akı olan 7 harfli 78 kelime var. İçerisinde AKI bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında akı olan kelimeler listesine ya da Sonu akı ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A I K Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
AKI
2 Harfli Kelimeler
AK
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- BAKIŞMA
-
-
[isim]
Bakışmak işi
-
[isim]
Bakışmak işi
- TAKIŞMA
-
-
[isim]
Takışmak işi
-
[isim]
Takışmak işi
- ÇAKILIŞ
-
-
[isim]
Çakılma işi veya biçimi
-
[isim]
Çakılma işi veya biçimi
- KAKIRCA
-
-
[isim]
Fındık faresi adıyla bilinen küçük memeli hayvan
-
[isim]
Fındık faresi adıyla bilinen küçük memeli hayvan
- YAKINMA
-
-
[isim]
Yakınmak (I) işi
-
[isim]
Yakınmak (I) işi
- AKIMSIZ
- ...
- BAKILMA
-
-
[isim]
Bakılmak işi
-
[isim]
Bakılmak işi
- KAKINTI
-
-
[isim]
Sözü dinlenmeyen, rezil, itilip kakılan kimse
-
[isim]
Sözü dinlenmeyen, rezil, itilip kakılan kimse
- SAKINMA
-
-
[isim]
Sakınmak işi, içtinap
-
Olabileceği düşünülen kötü durumlara karşı önlem alma, ihtiyat
-
Boksörün korunmak için, ayaklarını oynatmadan eliyle, gövdesiyle sağa sola, öne arkaya yaptığı hareket
-
[isim]
Sakınmak işi, içtinap
- ŞAKIRTI
-
-
[isim]
Şakırdayan bir şeyin çıkardığı ses, şakır şakır ses çıkarma
- "Sokakta nal şakırtılarıyla bir araba durdu." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
[isim]
Şakırdayan bir şeyin çıkardığı ses, şakır şakır ses çıkarma
- ÇAKIŞIK
-
-
[sıfat]
Çakışmış olan
- "Çakışık üçgenler."
-
[sıfat]
Çakışmış olan
- YAKINDA
-
-
[zarf]
Yakın bir yerde
- "Yakında mı oturuyorsunuz?"
-
Çok geçmeden
- "Yakında görüşürüz."
-
Son günlerde
- "Yakında mı geldiniz?"
-
[zarf]
Yakın bir yerde
- AKITMAK
-
-
[-i]
Akmasını sağlamak, akmasına yol açmak, dökmek
-
[-i]
Akmasını sağlamak, akmasına yol açmak, dökmek
- TAKINMA
-
-
[isim]
Takınmak işi
-
[isim]
Takınmak işi
- YAKIŞIK
-
-
[isim]
Uygunluk, yaraşma
- "Onu gece yarısı sokağın ortasına atıvermek yakışık almazdı." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Yakışıklı delikanlı
-
[isim]
Uygunluk, yaraşma
- BAKIRCI
-
-
[isim]
Bakır işleyen veya bakır kap kacak satan kimse
-
[isim]
Bakır işleyen veya bakır kap kacak satan kimse
- BAKIMCI
-
-
[isim]
Bakım işini yapan kimse
-
[isim]
Bakım işini yapan kimse
- BIRAKIM
-
-
[isim]
Bırakma işi
-
[isim]
Bırakma işi
- BIRAKIŞ
-
-
[isim]
Bırakma işi veya biçimi
- "Şimdi hüzün vardı, yorgunluk ve kendisini bütünüyle bırakış vardı." (Tarık Buğra)
-
[isim]
Bırakma işi veya biçimi
- SAKINTI
-
-
[isim]
Sıkıntıya yol açabilecek durumlara karşı alınan önlem, ihtiyat
-
[isim]
Sıkıntıya yol açabilecek durumlara karşı alınan önlem, ihtiyat