İçinde akal olan 9 harfli 25 kelime var. İçerisinde AKAL bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında akal olan kelimeler listesine ya da Sonu akal ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

A A K L Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

4 Harfli Kelimeler

KALA, LAKA

3 Harfli Kelimeler

AKA, ALA, KAL, LAK

2 Harfli Kelimeler

AK, AL, LA

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

YAKALANIŞ

  1. [isim] Yakalanma işi veya biçimi

YALAKALIK

  1. [isim] Yaranmak amacıyla aşırı derecede övgüde bulunma işi

KAKALAMAK

  1. [-i] Kakmak
    • "Kakalamaktan parmak uçları delik deşik terzi çırakları, kalfalar..." (Atilla İlhan)
  2. Sürekli çekiştirmek, itmek, kakıp durmak
  3. Alışverişte aldatmak, kötü mal satmak, kazıklamak

ŞAKALAŞMA

  1. [isim] Şakalaşmak işi

KALAKALMA

  1. [isim] Kalakalmak işi

YAKALATMA

  1. [isim] Yakalatmak işi

MÜNAKALAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Ulaştırma

DONAKALMA

  1. [isim] Donakalmak durumu

BAKAKALMA

  1. [isim] Bakakalmak işi veya durumu

ŞAKALAŞIŞ
...
ARTAKALMA

  1. [isim] Artakalmak işi veya durumu

DURAKALMA
...
YAKALAYIŞ
...
YAKALIKLI

  1. [sıfat] Yakalığı olan
    • "Bu büyük salonda toplananların çoğu redingotlu, kolalı yüksek yakalıklı, fesli beylerdi." (Memduh Şevket Esendal)

BAŞMAKALE

  1. [isim] Başyazı

ŞAŞAKALMA

  1. [isim] Şaşakalmak işi

BAKALORYA

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Üniversitelere girebilmek için lise öğreniminden sonra verilen olgunluk sınavı

YAKALAMAK

  1. [-i] Bir kimseyi veya bir şeyi elle tutmak
    • "Üç ince dalı birleştirerek sıkıca yakaladım." (Refik Halit Karay)
  2. Kaçan kimseyi ele geçirmek, derdest etmek
  3. Bir kimsenin gitmesini engellemek, durdurmak
    • "Bu defa Tevfik'i dükkânın kapısında yakaladılar, aynı şeyi ona açtılar." (Halide Edip Adıvar)
  4. Bir kimseyi hoşa gitmeyecek bir durumda bulmak, bir kimsenin suçu ortaya çıkmak
    • "Kocasını bir kadınla yakalamış."
  5. Bir kimsenin suçluluğunu gösteren söz, bakış veya işareti fark etmek
  6. Birdenbire etkisi altına almak
    • "Yağmur bizi yolda yakaladı."
  7. Arayarak veya rastlantı sonucu bulup bağlantı kurmak
    • "Zehra, Yorgaki'nin müziğini herhangi bir yerinden yakalıyor." (Atilla İlhan)
  8. Belirlemek, anlamak
    • "Kız onun zayıf damarını yakalamıştı." (Tarık Buğra)

KAKALANMA

  1. [isim] Kakalanmak işi

YAKALANMA

  1. [isim] Yakalanmak işi

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü