İçinde ahm olan 6 harfli 11 kelime var. İçerisinde AHM bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ahm olan kelimeler listesine ya da Sonu ahm ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A H M Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
HAM, MAH
2 Harfli Kelimeler
AH, AM, HA, MA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- MAHMUZ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Çizmenin, potinin arkasına takılan ve binek hayvanlarını dürtüp hızlandırmaya yarayan demir veya çelik parça
- "Konağın içinde kılıç ve mahmuz şakırtıları duyuldu." (Aka Gündüz)
-
Tavukgillerin ve bazı kuşların ayakları ardında bulunan, boynuz yapısındaki sivri uzantı
-
Köprü ayaklarında, basıncı azaltmak için suyun geldiği ve gittiği yanlardaki çıkıntı
-
Eski tür savaş gemilerinde su kesimi altında, ileriye doğru uzanan, karşısındaki gemiyi batırabilen uzantı
-
[isim]
Çizmenin, potinin arkasına takılan ve binek hayvanlarını dürtüp hızlandırmaya yarayan demir veya çelik parça
- TAHMİS
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Divan edebiyatında bir gazelin her beytinin başına üç dize katılması durumu, beşleme
-
[isim]
Divan edebiyatında bir gazelin her beytinin başına üç dize katılması durumu, beşleme
- BRAHMA
-
-
[isim]
İri yapılı, bacakları tüylü, paçalı bir tavuk ırkı
-
[isim]
İri yapılı, bacakları tüylü, paçalı bir tavuk ırkı
- ZAHMET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Sıkıntı, güçlük, yorgunluk, eziyet, meşakkat
- "Yalnız rica ederim, bir an için bir zahmet ve fedakârlık daha yapın." (Halit Fahri Ozansoy)
- "Yolda çok zahmet çekmiş, bereket versin Paris sefareti erkânından biri kendisine refakat etmiş." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
- "Benim için yine yorulacaksınız, zahmete katlanacaksınız, dedi." (Refik Halit Karay)
- "Bunun için büyük zahmetlere girmeye gerek yoktur." (Salâh Birsel)
-
[isim]
Sıkıntı, güçlük, yorgunluk, eziyet, meşakkat
- TAHMİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yükleme
-
[isim]
Yükleme
- MAHMUL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Yüklü, dolu
- "Telgraf hatları ziyadesiyle mahmul, çektikleri telgrafı babasıyla annesi bakalım alabilecekler mi?" (Atilla İlhan)
- "Asıl şair, dilinin bütün imkânlarını, zenginliklerini bilen, hudutsuz bir sevgi, sonsuz bir hırs ve şehvetle mahmul olan kimsedir." (Bedri Rahmi Eyuboğlu)
-
Yükletilmiş
-
[isim]
Yüklem
-
[sıfat]
Yüklü, dolu
- RAHMET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Birinin suçunu bağışlama, yarlıgama, merhamet etme
- "Allah rahmet eylesin."
-
Yağmur
- "Kubbedeki açıktan rahmet yağar, güneş vurur." (Ahmet Hamdi Tanpınar)
-
[isim]
Birinin suçunu bağışlama, yarlıgama, merhamet etme
- DRAHMİ
-
Kelime Kökeni : Yunanca
-
[isim]
Yunan para birimi
-
[isim]
Yunan para birimi
- MAHMUR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Sarhoşluğun sebep olduğu sersemlik içinde olan
-
Uykudan sonra üzerinde sersemlik, ağırlık bulunan
-
Süzgün, dalgın bakışlı (göz)
-
[sıfat]
Sarhoşluğun sebep olduğu sersemlik içinde olan
- RAHMAN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Herkese, her canlıya merhamet eden (Tanrı)
-
[sıfat]
Herkese, her canlıya merhamet eden (Tanrı)
- TAHMİN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yaklaşık olarak değerlendirme, oranlama
-
Akla, sezgiye veya bazı verilere dayanarak gelecek bir şeyi, olayı kestirme
- "Herhangi bir milletten bir elçilik memuru görsem derhâl mesleğini tahmin ederim." (Halide Edip Adıvar)
- "Ancak yirmi beş yaşlarında tahmin olunabilirdi." (Ömer Seyfettin)
-
Önceden kestirilen, düşünülen şey
- "Tahminlerinde yanılmaz."
-
[isim]
Yaklaşık olarak değerlendirme, oranlama