İçinde aha olan 8 harfli 48 kelime var. İçerisinde AHA bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında aha olan kelimeler listesine ya da Sonu aha ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

A A H Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

AHA

2 Harfli Kelimeler

AH, HA

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

TAHAFFUZ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Barınma, korunma

HAHAMLIK

  1. [isim] Hahamın unvanı ve görevi

SAHAFLIK

  1. [isim] Sahaf olma durumu

BOZAHANE

Kelime Kökeni : Türkçe

  1. [isim] Boza yapılan yer

TAHAMMÜL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Nesnenin, güçlü, zorlayıcı dış etkenlere karşı koyabilmesi, dayanması
    • "Sanıyorum ki hep benim hatırım için bu hayata tahammül ediyor." (Ömer Seyfettin)
  2. İnsanın kötü, güç durumlara karşı koyabilme gücü, kaldırma, katlanma
    • "Bu gece kendi kendimle uğraşmaya tahammülüm yoktu." (Reşat Nuri Güntekin)

HURDAHAŞ

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [sıfat] Onarılamayacak biçimde kırılıp parçalanmış, paramparça
    • "İçerisinde tok tok vuran bu ses, onun incecik göğüs tahtasını hurdahaş etmeye kâfi idi." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

SEMAHANE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Mevlevi tekkelerinde dervişlerin sema ayini yaptıkları özel bölüm

TAHASSÜS

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Duygulanma, duygulanım
    • "Tahassüsünü ancak bu sakin gözyaşlarıyla ifade etti." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

MÜSTAHAK

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Hak etmiş, hak kazanmış, layık
    • "Sen bu kafayla daha beterine de müstahaksın!" (Necati Cumalı)
    • "Sen bu akıbete iki defa müstahak olmuşsun çocuğum." (Reşat Nuri Güntekin)
  2. [isim] Bir kimsenin layık olduğu ödül veya ceza

İLKBAHAR

Kelime Kökeni : Türkçe

  1. [isim] Kuzey yarım kürede mart, nisan ve mayıs aylarını içine alan, 21 Mart-22 Haziran arası zaman aralığı, ilkyaz, bahar

SAHANLIK

  1. [isim] Yapılarda ve bazı taşıtlarda kapı önünde, merdiven başlarında veya ortasında bulunan geniş yer
    • "Üç hademe, ebe, hasta bakıcı merdivenin orta sahanlığında sıkışmışlar, sedyeyi çevirmeye çalışıyorlar." (Memduh Şevket Esendal)
  2. [sıfat] Sahanın aldığı miktarda olan
    • "İki sahanlık yemek."

TAHAKKÜM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Baskı, zorbalık, hükmetme
    • "Sen böyle karı tahakkümü altında mı kalacaksın?" (Memduh Şevket Esendal)
    • "O, işbaşına geldiği zaman etrafındakilere böyle tahakküm ederdi." (Reşat Nuri Güntekin)

MURABAHA

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bir malı çok fazla kârla satma
  2. Tefecilik

PAHASINA

  1. karşılığında, uğruna, ... için
    • "Başında ağır ve paha biçilmez emsalsiz ve füsunlu bir taç gibi duruyordu." (Ömer Seyfettin)
    • "Alınıp satılan eşyalar gibi ona paha biçmek akılsızlık olurdu." (Samiha Ayverdi)
    • "Treni kaçırmak pahasına onu bekledim."

RAHATSIZ

  1. [sıfat] Rahatı olmayan, tedirgin, huzursuz
    • "Geceleyin aptalca tık tıklarıyla insanı rahatsız eden bir masa saati imiş." (Refik Halit Karay)
    • "O rahatsız olunca ben de inadına bakmaya başladım." (Sait Faik Abasıyanık)
  2. Rahat kullanılmayan, sıkıntı, tedirginlik veren
    • "Bu sandalye pek rahatsız."
  3. Hasta, keyifsiz

BAHANELİ

  1. [sıfat] Bahanesi olan

BAHAİLİK
...
TAHAŞŞÜT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Yığınak

TAHARRÜŞ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Tırmalanma, kurcalanma, azdırılma

BİLAHARE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [zarf] Sonra, sonradan, daha sonra, sonraları
    • "Bu işin bilahare daha etraflı bir şekilde düşünülerek arz edilmesi icap ettiğini söyleyince başını eğerek sustu." (Nahid Sırrı Örik)

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü