İçinde aha olan 7 harfli 28 kelime var. İçerisinde AHA bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında aha olan kelimeler listesine ya da Sonu aha ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

A A H Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

AHA

2 Harfli Kelimeler

AH, HA

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

ISLAHAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Daha iyi duruma getirmek için yapılan değişiklik, düzeltme veya iyileştirme, reform
    • "Kadıncağıza paşadan kalan aylık her yeni devlet ıslahatında kırılıp küçülüyordu." (Reşat Nuri Güntekin)

SARAHAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Belginlik

ISFAHAN

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Klasik Türk müziğinde dügâh perdesindeki makamlardan biri

KAHKAHA

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Yüksek sesle gülme
    • "Herkesin gevezeliğini sabırla dinledi, sonra o gevrek kahkahalarından birini atarak ilerledi." (Haldun Taner)
    • "Beni yatakta görünce kahkahayı bastı." (Ömer Seyfettin)
    • "Selma Hanım az kalsın bir kahkaha salıverecekti." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
    • "Hâlbuki hikâyesini dinleyen eşraf efendiler, birbirlerine bakarak kahkahalarını elleriyle ağızlarında söndürmeye çalışıyorlardı." (Ömer Seyfettin)

FESAHAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Anlatışta düzgünlük ve açıklıkla birlikte amaca uygunluk
    • "Edebî lisanı o zamanki fesahatine ve tabiatına göre güzelleştirdiler." (Yahya Kemal Beyatlı)

SEMAHAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Cömertlik

VALLAHA
...
ARDAHAN
...
MAHALLİ
...
VAHAMET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Güçlük, korkulacak tehlikeli durum
    • "İşin aramızda mutlak bir ayrılıkla halledilmesi lazım gelecek derecede vahameti olmadığını anlıyorum." (Hüseyin Cahit Yalçın)

SAHABET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Koruma, kayırma
    • "Sen hayırlı bir mal mısın ki Hatice'yi sahabet edeceksin." (Peyami Safa)

SAFAHAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Evreler, safhalar

BAHARAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Yiyecek ve içeceklere hoş koku ve tat vermek için kullanılan tarçın, karanfil, zencefil, karabiber vb. maddeler, bahar (II)
    • "Alttan alta, keskin bir baharat kokusu hissediliyor." (Atilla İlhan)

RAHATÇA

  1. [sıfat] Rahat
  2. Rahat bir biçimde
    • "Buradan hem aşağı obayı hem yukarı obayı rahatça seyredebiliyordu." (Nezihe Araz)

BAHARLI

  1. [sıfat] Baharatlı

SEYAHAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Yolculuk
    • "Her zamanki seyahat hatıralarını anlatmaya başladı." (Peyami Safa)
    • "Seyahat etmenin ilk defa olarak büyük bir faydasını gördüm." (Hüseyin Cahit Yalçın)
  2. Gezi

LAHAVLE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [ünlem] Sabrın tükendiğini belirtmek için söylenen bir söz
    • "Cömertliği karşısında olduğumu anlayınca lahavle çekip yola devam ettim." (Ahmet Rasim)

TAHARET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Temizlik, temiz olma
  2. Tuvalet ihtiyacınbı giderdikten sonra suyla temizlenme
  3. İslam dini inanışlarına uygun olarak yapılan temizlik

MEZBAHA

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kesimevi

MAHALLE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bir şehrin bir kasabanın, büyükçe bir köyün bölündüğü parçalardan her biri
    • "Mahallemizin bunca yıllık kasabı, bakkalı bir gece yok oldular." (Necati Cumalı)
  2. Bu parçalarda oturan insanlarin tamamı

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü