İçinde ada olan 7 harfli 64 kelime var. İçerisinde ADA bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ada olan kelimeler listesine ya da Sonu ada ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A A D Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
ADA
2 Harfli Kelimeler
AD
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- CEMADAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Cansızlar, cansız varlıklar
-
[isim]
Cansızlar, cansız varlıklar
- SADARET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Sadrazamlık
-
[isim]
Sadrazamlık
- NADANCA
-
-
Nadan davranışına benzer bir tarzda
-
Nadan davranışına benzer bir tarzda
- ADAMOTU
-
-
[isim]
Patlıcangillerden, geniş yapraklı, kötü kokulu bir bitki, kankurutan, adamkökü (Mandragora autumnalis)
-
[isim]
Patlıcangillerden, geniş yapraklı, kötü kokulu bir bitki, kankurutan, adamkökü (Mandragora autumnalis)
- SADAKAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İçten bağlılık, sağlam, güçlü dostluk
- "Vazifemi sadakatle yaptığımdan dolayı memnun olduklarını sanıyorum." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
İçten bağlılık, sağlam, güçlü dostluk
- DADANMA
-
-
[isim]
Dadanmak işi
-
[isim]
Dadanmak işi
- CAMADAN
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Çapraz düğmeli, ipek veya sırma işlemeli bir tür kısa yelek
- "Sırtlarına da çuhadan, dar mı dar bir camadan geçirirler." (Salâh Birsel)
-
Dört köşe yelkenleri boğarak yüzeylerini küçültme işi
-
[isim]
Çapraz düğmeli, ipek veya sırma işlemeli bir tür kısa yelek
- ADAYLIK
-
-
[isim]
Herhangi bir iş, bir görev için kendini ileri sürme veya başkaları tarafından ileri sürülme, namzetlik
- "Seçimlerde adaylık hakkının yalnız muayyen bir seçim dairesinde oturmuş olanlara tahsisi teklif ediliyordu." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
- "Bankacılardan birkaçının kurgularıyla belediye başkanlığına adaylığını koymuştu." (Memduh Şevket Esendal)
-
Bir görevde yetiştirilme
- "Adaylık süresi."
-
[isim]
Herhangi bir iş, bir görev için kendini ileri sürme veya başkaları tarafından ileri sürülme, namzetlik
- ADAKSIZ
-
-
[sıfat]
Adağı olmayan, adak adamamış olan
-
Nişanlı olmayan
-
[sıfat]
Adağı olmayan, adak adamamış olan
- ÇİMADAM
- ...
- NADASLI
-
-
[sıfat]
Nadasa bırakılmış
- "Olgunlaşan çürüyen meyve, yaprak, kök kokuları nadaslı tarlalardan yayılan ekşili kokular sızıyordu bir yerlerden." (Necati Cumalı)
-
[sıfat]
Nadasa bırakılmış
- RADANSA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Yelkenlere açılan deliklere ve halat ilmiklerine geçirilen metal halka
-
[isim]
Yelkenlere açılan deliklere ve halat ilmiklerine geçirilen metal halka
- DEKADAN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
XIX. yüzyıl sonlarında Fransa'da natüralistlere karşı çıkan sembolizm akımına öncülük etmiş olan sanatçı
- "Fakat son zamanlarda zuhur eden sembolist yahut dekadan edebiyatlar terbiye noktainazarından muzır amillerdendir." (Ziya Gökalp)
-
[isim]
XIX. yüzyıl sonlarında Fransa'da natüralistlere karşı çıkan sembolizm akımına öncülük etmiş olan sanatçı
- MAKADAM
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Yolların kaplanması için genellikle 4-7 cm arasında parçalara bölünmüş taş
-
Kırılmış taş döşenip silindir geçirilerek yapılan yol
-
[isim]
Yolların kaplanması için genellikle 4-7 cm arasında parçalara bölünmüş taş
- PADALYA
-
-
[isim]
Öldürüldükten sonra süs amacıyla içi doldurulmuş hayvan
-
[isim]
Öldürüldükten sonra süs amacıyla içi doldurulmuş hayvan
- PATADAK
-
-
[zarf]
Ansızın
- "Ellerim kulaklarımda olduğundan ikide birde patadak odanın ortasına yuvarlanıyorum." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
[zarf]
Ansızın
- ARKADAŞ
-
-
[isim]
Birbirlerine karşı sevgi ve anlayış gösteren kimselerden her biri, yaren
-
Bir ortamda birlikte bulunanlardan her biri, hempa, refik
- "Nedret'in arkadaşları bizi nezaketen davet ettiler." (Mahmut Yesari)
-
[isim]
Birbirlerine karşı sevgi ve anlayış gösteren kimselerden her biri, yaren
- LAHZADA
-
-
[zarf]
Çabucak
- "Karısının yiyeceğini lahzada pişirir." (Halit Ziya Uşaklıgil)
-
[zarf]
Çabucak
- RADARCI
-
-
[isim]
Radar kullanan veya radarın bakım ve onarımıyla görevli kimse
-
[isim]
Radar kullanan veya radarın bakım ve onarımıyla görevli kimse
- DADAİZM
- ...