İçinde ad olan 5 harfli 84 kelime var. İçerisinde AD bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ad olan kelimeler listesine ya da Sonu ad ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ADANA
- ...
- VADUZ
- ...
- ÇADIR
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Keçe, deri, kıl dokuma, sık dokunmuş kalın bez veya plastik maddelerden yapılarak direklerle tutturulan, taşınabilir barınak, çerge, oba, otağ
- "Kılıcını çekip tek başına atını, düşman başkumandanının çadırına saldırarak ölüm arayan Türk kumandanları görülmüştür." (Atatürk)
-
Gölgelik olarak kullanılan tente veya şemsiye
-
[isim]
Keçe, deri, kıl dokuma, sık dokunmuş kalın bez veya plastik maddelerden yapılarak direklerle tutturulan, taşınabilir barınak, çerge, oba, otağ
- DADAŞ
-
-
[isim]
Erkek kardeş
-
Delikanlı, yiğit kimse
- "Su katılmamış bir dadaştı ve politika ile uğraşmamıştı." (Tarık Buğra)
-
[ünlem]
Yakın dostlar için kullanılan bir seslenme sözü
-
[isim]
Erkek kardeş
- MADİK
-
Kelime Kökeni : Ermenice
-
[isim]
Miskete fiske vurarak oynanan zıpzıp oyunu
-
Dolap, hile
- "Gazetecilerin pintiliklerinden, kitapçıların madiklerinden uzak ve serbest yaşıyorum." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
[isim]
Miskete fiske vurarak oynanan zıpzıp oyunu
- PADIL
- ...
- ADAMA
-
-
[isim]
Adamak işi
-
[isim]
Adamak işi
- TADIM
-
-
[isim]
Tadına bakmak için bir şeyden ağza alınan miktar
-
Tat alma yetisi
-
[isim]
Tadına bakmak için bir şeyden ağza alınan miktar
- RADAR
-
Kelime Kökeni : İngilizce
-
[isim]
Radyo dalgalarının yankısını alarak cisimlerin yerini ve uzaklığını bulabilen, genellikle uçak ve gemilerde kullanılan cihaz
-
Trafik polisleri tarafından kullanılan, taşıtların hızını saptamaya yarayan aygıt
-
İçgüdü, seziş
- "... büyük yurt sevgisinin yüce boyutlarını analık radarı ile pek iyi sezebilmektedir." (Haldun Taner)
-
[isim]
Radyo dalgalarının yankısını alarak cisimlerin yerini ve uzaklığını bulabilen, genellikle uçak ve gemilerde kullanılan cihaz
- KADİM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Başlangıcı olmayan, eski, ezelî
-
[sıfat]
Başlangıcı olmayan, eski, ezelî
- ADETA
- ...
- KADRO
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Bir kamu kuruluşunun, bir işletmenin, denetim veya yönlendirme işlerini gerçekleştirenler ve bunların taşıdığı ödev, yetki ve sorumlulukların hepsi
- "Bir disiplin kadrosu içinde anonim kalmak Türk gençlerinin hoşuna gitmez." (Falih Rıfkı Atay)
-
Bu kişi ve sorumlulukları sayı, nitelik ve aşamalarıyla gösteren çizelge
-
Bu çizelgedeki yer
- "Sekizinci topçu alayı kadrosunun büyük kısmı alaylı idi." (Falih Rıfkı Atay)
-
Bisiklet ve motosiklette iskeleti oluşturan metal bölüm
-
Bir işte görev alan kişi veya kişiler, ekip
-
[isim]
Bir kamu kuruluşunun, bir işletmenin, denetim veya yönlendirme işlerini gerçekleştirenler ve bunların taşıdığı ödev, yetki ve sorumlulukların hepsi
- NADAS
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Tarlayı sürerek dinlenmeye bırakma
- "İki tarla ötede Çetecioğlu Mustafa, bu yıl mahsulünü kaldırdığı tarlayı nadas etmekle uğraşıyordu." (Nabizade Nazım)
-
[isim]
Tarlayı sürerek dinlenmeye bırakma
- ADAMI
-
-
bir işi ustalıkla yapan
- "Adam hesabına koyup bir hatır sormaz, bir çift lakırtı etmezler." (Memduh Şevket Esendal)
- "Anasını durmadan nefes aldırmadan azarlıyor, babasını adam yerine koymuyor, ağzını açarken susturuyordu." (Refik Halit Karay)
- "İşimiz adamına düştü de kolayca yapıldı."
-
bir işi ustalıkla yapan
- HADİM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Hizmet eden, hizmet edici, yarayan
-
[sıfat]
Hizmet eden, hizmet edici, yarayan
- KADEH
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İçki içmeye yarayan ayaklı bardak
- "Şimdi kadehleri masaya diziyordu." (Refik Halit Karay)
- "Localarda kadınlar erkekler, kadeh kaldırıyorlar, gülüşüyorlardı." (Necati Cumalı)
- "Limonata bardaklarını içki kadehi gibi tokuşturarak neşeleniyor görünür." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[sıfat]
Bu bardağın alabileceği miktarda olan
-
[isim]
İçki içmeye yarayan ayaklı bardak
- LADİK
- ...
- BADAS
-
-
[isim]
Harman kaldırıldıktan sonra yerde kalan toprak, çöp ve samanla karışık tahıl taneleri, harman döküntüsü
-
[isim]
Harman kaldırıldıktan sonra yerde kalan toprak, çöp ve samanla karışık tahıl taneleri, harman döküntüsü
- MADDİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Madde ile ilgili, maddesel, özdeksel, manevi karşıtı
- "Devletin temel amaç ve görevleri ... insanın maddi ve manevi varlığının gelişmesi için gerekli şartları hazırlamaya çalışmaktır." (Anayasa)
-
Maddeden oluşan
-
Mal, para, varlıkla ilgili olan
-
Paraya, mala çok önem veren (kimse)
-
Maddesel
-
[sıfat]
Madde ile ilgili, maddesel, özdeksel, manevi karşıtı
- KADİR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Değer, kıymet, itibar
- "Hakikaten, insan sevdiklerinin kadrini yokluklarında anlıyor." (Peyami Safa)
- "Onun kadrini iyi bilenler de var." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
Bir yıldızın parlaklık bakımından bulunduğu basamak
- "Birinci kadirde on dokuz, ikincide elli yedi, üçüncüde yüz yetmiş dört yıldız bulunur."
-
[isim]
Değer, kıymet, itibar