İçinde aba olan 8 harfli 73 kelime var. İçerisinde ABA bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında aba olan kelimeler listesine ya da Sonu aba ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A A B Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
ABA
2 Harfli Kelimeler
AB
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- BABAESKİ
- ...
- BADISABA
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Sabah yeli
-
[isim]
Sabah yeli
- GABARDİN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Sık dokunmuş bir tür ince yünlü veya pamuklu kumaş
-
[sıfat]
Bu kumaştan yapılmış
- "Yeşile çalan gabardin pardösüsünü kaptığı gibi fırladı." (Tarık Buğra)
-
[isim]
Sık dokunmuş bir tür ince yünlü veya pamuklu kumaş
- SABAHLIK
-
-
[isim]
Sabahları yataktan kalkınca geçici olarak giyilen üstlük
- "Hemen onun üstüne sabahlığını geçirerek kapıyı açmaya koştu." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[sıfat]
Sabahla ilgili, sabaha özgü
- "Bir sabahlık iş kaldı. Bir sabahlık kahvaltı."
-
[isim]
Sabahları yataktan kalkınca geçici olarak giyilen üstlük
- ŞABANÖZÜ
- ...
- USTABAŞI
-
-
[isim]
Bir iş yerinde çalışan ustaların başı olan ve onları denetleyen kimse
- "Ustabaşı Salih Ağa, iri yumruğunu göğsüne vurarak..." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
[isim]
Bir iş yerinde çalışan ustaların başı olan ve onları denetleyen kimse
- ABANDONE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Dövüşemeyecek duruma gelen (boksör)
-
[sıfat]
Dövüşemeyecek duruma gelen (boksör)
- AKÇAABAT
- ...
- KABARMAK
-
-
[nsz]
Ağırlığı artmadan hacmi büyümek
- "Ekmek iyi kabardı."
-
Yağışlardan veya kaynamaktan taşmaya yüz tutmak
- "Çay birdenbire kabararak şosenin rampalarını aşar ve epeyce zararlara sebep olur." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Niceliği artmak, büyümek
- "Masraf kabardı."
-
Şişmek, genişlemek
- "İhtiyarın zayıf damarları kabarmış kıllı elleri dizlerinin üstündeydi." (Peyami Safa)
-
Hayvanların tüyleri dikilmek
-
Kumaş üzerinde tüyler oluşmak, havlanmak
- "Bu kumaş çabuk kabardı."
-
Islanıp veya ısınıp yerinden kurtulmak
- "Masanın kaplaması kabardı."
- "Dolabın boyası kabardı."
-
Deniz dalgalanmak, büyük dalgalar oluşmak
-
Bulanmak
-
Öfke, sevgi vb. duygular gittikçe güçlenmek
- "Bu olayı duyunca delikanlının yüreği öç alma duygusuyla kabarır." (Necati Cumalı)
-
[nsz]
Kafa tutmak, öfkelenip üstüne yürüyecek gibi davranmak
-
Böbürlenmek, gururlanmak
- "Kumandan, atını şahlandırarak hurra hurra diye kendisini alkışlayan keyifli halka boyun kırarak kabarıyordu." (Ömer Seyfettin)
-
[nsz]
Ağırlığı artmadan hacmi büyümek
- BALTABAŞ
-
-
[isim]
Baş bodoslaması omurga hattına dikey olarak çelik lamadan yapılmış gemi
-
[isim]
Baş bodoslaması omurga hattına dikey olarak çelik lamadan yapılmış gemi
- ABAJURCU
-
-
[isim]
Abajur yapan veya satan kimse
-
[isim]
Abajur yapan veya satan kimse
- KABARALI
-
-
[sıfat]
Kabara çakılmış olan
- "Erkekler kabaralı ayakkabılarıyla birer ikişer evlerine döndüler." (Necati Cumalı)
-
[sıfat]
Kabara çakılmış olan
- KABALİST
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Kabalacı (I)
- "Şair, âlim, mütefennin, feylesof, mutasavvıf ve kabalist olduğu kadar hayalperverdi." (Ömer Seyfettin)
-
[isim]
Kabalacı (I)
- SABAHTAN
-
-
[zarf]
Sabahleyin, sabah sabah
- "Sabahtan keçiyi o tarafa, yeni biçilmiş buğday tarlasına bağlamıştı." (Necati Cumalı)
-
[zarf]
Sabahleyin, sabah sabah
- ALABANDA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Deniz teknelerinin iç yanları, borda karşıtı
-
[isim]
Deniz teknelerinin iç yanları, borda karşıtı
- TERABAYT
- ...
- TABANLIK
-
-
[isim]
Üzerinde rayların yerleştirildiği, enine konmuş olan ağaç, beton veya demir parça
-
Ayağın rahat etmesi için ayakkabı içine yerleştirilen, keçe, deri veya kumaş parçası
-
[isim]
Üzerinde rayların yerleştirildiği, enine konmuş olan ağaç, beton veya demir parça
- KABARECİ
-
-
[isim]
Kabare oyuncusu
- "Şu üç delikanlı bugün gerçekten Avrupa klası birer kabareci olma yolundadır." (Haldun Taner)
-
[isim]
Kabare oyuncusu
- BACABAŞI
-
-
[isim]
Ocağın üstündeki raf
-
[isim]
Ocağın üstündeki raf
- SALLABAŞ
-
-
[sıfat]
Başı sürekli sallanan
-
Her sözü düşünmeden onaylayan
-
[sıfat]
Başı sürekli sallanan