İçinde ab olan 6 harfli 85 kelime var. İçerisinde AB bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ab olan kelimeler listesine ya da Sonu ab ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- HİTABE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Söylev
- "Doktor Hikmet'e yönelmiş olmakla beraber sözleri artık umumi bir hitabe şeklini alıyordu." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
Söylev
- KİTABİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Kitapla ilgili
-
Kitaba uygun
-
Kitaba bağlı kalan, özgür düşünemeyen (kimse)
-
Düzgün, dil bilgisi kurallarına uygun (anlatım)
-
Kuru, sıkıcı (anlatım)
-
[sıfat]
Kitapla ilgili
- CEVABİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Cevap niteliğinde olan
- "Cevabi nota, cevabi yazı."
-
[sıfat]
Cevap niteliğinde olan
- TABİAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Doğa
- "İnsan zekâsı, tabiatın içinde değil, tabiatın yanında, ayrı bir kuvvettir." (Ahmet Haşim)
-
Doğal özellik
- "Arazinin tabiatı."
-
Güzeli ayırma melekesi, zevk, beğeni
- "Abdi Bey, tabiat sahibi, altıncı kat terasında böyle bir bahçe tanzimi, doğrusu takdire şayan." (Atilla İlhan)
-
İnsanın büyük abdest bozma kolaylığı veya zorluğu
-
Huy, karakter
-
[isim]
Doğa
- ALFABE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bir dilin seslerini gösteren, belirli bir sıraya göre dizilmiş belli sayıda harfin bütünü, yazı (I), abece
-
Bir dilin harflerini tanıtarak okuma öğrenmeyi sağlayan kitap
-
Bir işin başlangıcı
- "Tiyatro alfabesinin ilk harfinin disiplin olduğunu ilk öğreten odur." (Haldun Taner)
-
[isim]
Bir dilin seslerini gösteren, belirli bir sıraya göre dizilmiş belli sayıda harfin bütünü, yazı (I), abece
- İCABET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir çağrıyı yerine getirme, bir çağrıya gitme
-
Bir buyruk veya isteğe uyma, kabul etme, razı olma
-
[isim]
Bir çağrıyı yerine getirme, bir çağrıya gitme
- HARABİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Meyhaneye giden, âlemci
- "Ne harabiyim ne harabatiyim / Kökü mazide olan atiyim." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
[sıfat]
Meyhaneye giden, âlemci
- GIYABİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Bir kimse bulunmadığı sırada yapılan, verilen
- "Gıyabi hüküm."
-
Uzaktan, görüşmeden olan
- "Birbirine benzer yaşayanlar arasındaki gıyabi dostluk alakasını içimizde taşıyoruz." (Peyami Safa)
-
[sıfat]
Bir kimse bulunmadığı sırada yapılan, verilen
- MESABE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Derece, değer, rütbe
-
[isim]
Derece, değer, rütbe
- STABİL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Dayanıklı, sağlam
-
Dengeli
-
Düz
-
Kararlı, değişmez
-
[sıfat]
Dayanıklı, sağlam
- ABİDİK
- ...
- LABADA
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Karabuğdaygillerden, dere kıyılarında, sulak çayırlarda kendiliğinden yetişen, çok yıllık ve yaprakları sebze olarak kullanılan bir bitki, efelek (Rumex petientia)
-
[isim]
Karabuğdaygillerden, dere kıyılarında, sulak çayırlarda kendiliğinden yetişen, çok yıllık ve yaprakları sebze olarak kullanılan bir bitki, efelek (Rumex petientia)
- REBABİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Rebap çalan kimse
-
[sıfat]
İnce, duygulu
- "Mesela en rebabi olan bir fazilet ... aşk, değil mi?" (Ömer Seyfettin)
-
[isim]
Rebap çalan kimse
- MARABA
-
-
[isim]
Çiftçi
-
Çiftçilikte, toprağı işleyerek ürüne ortak olan kimse, ortakçı, ortak, yarıcı
-
[isim]
Çiftçi
- ABLUKA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Kuşatma
-
[isim]
Kuşatma
- ABANIŞ
-
-
[isim]
Abanma işi
-
[isim]
Abanma işi
- BABACI
- ...
- KABANA
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Genellikle otelin ana binasının dışında, plaj veya havuz kıyısında bir oda
-
[isim]
Genellikle otelin ana binasının dışında, plaj veya havuz kıyısında bir oda
- ABDEST
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Müslümanların, belli ibadetleri yapabilmek için bir düzen içerisinde bazı organları yıkayıp bazılarını mesh etme yoluyla yaptıkları arınma
-
İdrar ve dışkı yapma
- "Küçük abdest. Büyük abdest."
-
[isim]
Müslümanların, belli ibadetleri yapabilmek için bir düzen içerisinde bazı organları yıkayıp bazılarını mesh etme yoluyla yaptıkları arınma
- GABARİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bazı eşyaya verilmesi gereken boyutları, yan görüşü çizmeye, hazırlamaya veya denetlemeye yarayan örnek
-
Motorlu veya motorsuz taşıtların köprü vb. altından rahatça geçebilmeleri için en yüksek boyutları belirten ölçüler
-
Bir binanın, yöre imar dairesinin öngördüğü azami yüksekliği
-
[isim]
Bazı eşyaya verilmesi gereken boyutları, yan görüşü çizmeye, hazırlamaya veya denetlemeye yarayan örnek