İçinde a olan 7 harfli 4984 kelime var. İçerisinde A harfi bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında a harfi olan kelimeler listesine ya da Sonu a harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

ANKETÇİ

  1. [isim] Anket yapan kimse, soruşturmacı, anketör

FEDERAL

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [sıfat] Federasyon durumunda birleşmiş olan

FIRKACI

  1. [isim] Parti üyesi
  2. Bir partiye çok bağlı olan, partici
    • "Hiç olmazsa önde gelen fırkacıların tansiyonunu düşürmeyi de ümit etmişti." (Tarık Buğra)

HANİDİR

  1. ne vakittir, epey zamandır, çoktan beri
    • "Çoban kaval çaldı sordu bülbüle / Sürülerim hani, ovam nerede?" (Ziya Gökalp)
    • "Garson, hani ya kahve nerede ? Bir saattir bekliyorum." (Abdülhak Şinasi Hisar)
    • "Arkasından, hanidir gizlediği ağır bir suçu itiraf edermiş gibi fısıltıyla ekledi." (Atilla İlhan)

KARABÜK
...
KASAVET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Üzüntü, tasa, kaygı, sıkıntı
    • "Dövüşen yiğitler de boyanır kana / Kasavet mi çeker seni doğuran ana." (H. Türküsü)

KATINTI

  1. [isim] Birbirine katılmış karışık şeylerin her biri
    • "Birçok dillerin katıntısı bir lehçe."
  2. [sıfat] Hayvan sürüsüne dışarıdan gelip katılan (hayvan)

KUKLACI

  1. [isim] Kukla oynatan kimse
    • "O aksi kuklacı ile az kalsın kavga edecekmiş." (Sermet Muhtar Alus)

KURMACI
...
MEKANCI
...
METANET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Metin olma, dayanma, dayanıklılık, sağlamlık
    • "Kalbimde lüzumundan fazla metanet var." (Aka Gündüz)

ODUNAĞA
...
PARLAMA

  1. [isim] Parlamak işi

SALINMA

  1. [isim] Salınmak işi

TİCARET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Ürün, mal vb. alım satımı
    • "Ne ziraat ne ticaret için kâfi nüfus kaldı." (Falih Rıfkı Atay)
  2. Kazanç amacıyla yürütülen alım satım etkinliği
    • "Yolcuların çoğu çıkmış, artık ticareti dönüşe bıraktım." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
  3. Bu etkinlikle ilgili bilim
  4. Alışveriş sonucu elde edilen, yararlanılan fiyat farkı, kâr

TIKIŞMA

  1. [isim] Tıkışmak işi

TUTULGA
...
UYARICI

  1. [sıfat] Uyarma özelliği olan, uyaran, münebbih
    • "Uyarıcı öğüt."

YAPIŞIK

  1. [sıfat] Bir yere yapışmış olan
    • "Zarfa yapışık pullar."
  2. Fizyolojik yönden birbirlerine bağlı olarak doğan
  3. Sürekli bir arada bulunan
    • "Yapışık hemşireler gibi dünyaya beraber gelmişlerdi." (Hüseyin Cahit Yalçın)
  4. Dokunan, değen
    • "Lavabonun duvara yapışık kıyısının üstüne konmuş bir diş fırçası gösteriyordu." (Çetin Altan)

AÇKISIZ

  1. [sıfat] Açkı yapılmamış, perdahlanmamış, perdahsız

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü