İçinde ağm olan 31 kelime var. İçerisinde AĞM bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ağm olan kelimeler listesine ya da Sonu ağm ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
YAĞMURLAYICI, YAĞMURSUZLUK
AKDAĞMADENİ, ELEĞİMSAĞMA, YAĞMALANMAK, YAĞMURLAMAK, YAĞMURÖLÇER
YAĞMACILIK, YAĞMALAMAK, YAĞMALANMA, YAĞMURLAMA
YAĞMALAMA, YAĞMURLUK, YAĞMURSUZ
NAĞMESİZ, YAĞMURLU
NAĞMELİ, YAĞMACI
ÇAĞMAK, MAĞMUM, RAĞMEN, SAĞMAK, SAĞMAL, YAĞMAK, YAĞMUR
AĞMAK, ÇAĞMA, NAĞME, SAĞMA, YAĞMA
AĞMA
A M Ğ Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
AĞ, AM, MA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- YAĞMURSUZLUK
-
-
[isim]
Yağmursuz olma durumu
-
[isim]
Yağmursuz olma durumu
- YAĞMURLAYICI
-
-
[isim]
Yağmurlama aracı
-
[isim]
Yağmurlama aracı
- YAĞMALANMAK
-
-
[nsz]
Yağma edilmek
-
[nsz]
Yağma edilmek
- YAĞMURÖLÇER
-
-
[isim]
Yağışölçer
-
[isim]
Yağışölçer
- AKDAĞMADENİ
- ...
- YAĞMURLAMAK
-
-
[nsz]
Hava yağmura çevirmek, yağmur yağacak gibi olmak
- "Hava yağmurlayacak."
-
[-i]
Yağmur biçiminde sulamak
-
[nsz]
Hava yağmura çevirmek, yağmur yağacak gibi olmak
- ELEĞİMSAĞMA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Gökkuşağı
- "Parça parça açılan minimini eleğimsağmalarda bütün renkler kaynaşıyordu." (Ömer Seyfettin)
-
[isim]
Gökkuşağı
- YAĞMALAMAK
-
-
[-i]
Yağma etmek
-
[-i]
Yağma etmek
- YAĞMACILIK
-
-
[isim]
Yağma etme işi
-
[isim]
Yağma etme işi
- YAĞMALANMA
-
-
[isim]
Yağmalanmak işi
-
[isim]
Yağmalanmak işi
- YAĞMURLAMA
-
-
[isim]
Yağmur gibi su püskürtme
-
[isim]
Yağmur gibi su püskürtme
- YAĞMURLUK
-
-
[isim]
Yağmurdan korunmak için üste giyilen giysi, trençkot
- "... bu iki Türk, bu iki silah arkadaşı, yağmurluklarının altında yan yana uyudular." (Memduh Şevket Esendal)
-
Çadır bezinden yapılan ve yağmurdan korunmaya yarayan örtü
- "Pazarlardaki gölgelik ve yağmurluklar..."
-
[isim]
Yağmurdan korunmak için üste giyilen giysi, trençkot
- YAĞMURSUZ
-
-
[sıfat]
Yağmuru olmayan, yağmur yağmayan
- "Yağmursuz bir yaz."
-
[sıfat]
Yağmuru olmayan, yağmur yağmayan
- YAĞMALAMA
-
-
[isim]
Yağmalamak işi
-
[isim]
Yağmalamak işi
- NAĞMESİZ
-
-
[sıfat]
Nağmesi olmayan
- "Gül bülbülsüz, bülbül nağmesiz olur; gönlüm sensiz olmaz." (Falih Rıfkı Atay)
-
Nağmesi olmadan
- "Nağmesiz çalar ama usul bilir." (Peyami Safa)
-
[sıfat]
Nağmesi olmayan
- YAĞMURLU
-
-
[sıfat]
Yağmuru olan, yağmur yağan
- "Dün akşam o yağmurlu, rüzgârlı ve soğuk havada bana geldi." (Osman Cemal Kaygılı)
-
[sıfat]
Yağmuru olan, yağmur yağan
- NAĞMELİ
-
-
[sıfat]
Nağmesi olan
-
[sıfat]
Nağmesi olan
- YAĞMACI
-
-
[isim]
Yağma eden kimse veya ordu
-
[isim]
Yağma eden kimse veya ordu
- RAĞMEN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Karşın
- "Bütün isteğime rağmen, gerçi bu çocuğa içimi dökmemiştim." (Halide Edip Adıvar)
-
[zarf]
Karşın
- SAĞMAL
-
-
[sıfat]
Süt veren, sağılan, sağımlı
-
[isim]
Bol süt veren inek
- "İri Hollanda cinsi sağmallardı, günde 42 - 45 kilogram arası süt verirlerdi." (Necati Cumalı)
-
Sömürülen, kendisinden çıkar sağlanılan (kimse, ülke vb.)
-
[sıfat]
Süt veren, sağılan, sağımlı