İçinde olan 7 harfli 19 kelime var. İçerisinde UÇ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında uç olan kelimeler listesine ya da Sonu uç ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

PABUÇÇU

  1. [isim] Ayakkabıcı
  2. Camilerde ayakkabıları bekleyen kimse
    • "Her cami kapısında pabuççular ayakkabı toplar, numara verirdi." (Halide Edip Adıvar)

PABUÇLU

  1. [sıfat] Ayağında pabucu olan

ARDANUÇ
...
KULUÇKA

Kelime Kökeni : Bulgarca

  1. [isim] Civciv çıkarmak amacıyla yumurtaya yatmış veya yatmak üzere olan dişi kuş veya kümes hayvanı, gurk

SUÇÜSTÜ

  1. [isim] İşlenirken yakalanılan suç, cürmümeşhut, meşhut suç
  2. [zarf] Suç işlerken
    • "Hırsız suçüstü yakalandı."

KAPUÇİN

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Latin çiçeği

SUÇLAMA

  1. [isim] Suçlamak işi, itham
    • "Hemen hemen her faturasının karşısında bir başka fatura, her suçlamaya da bir karşı suçlama vardı." (Tarık Buğra)

SONUÇTA
...
BUÇUKLU

  1. [sıfat] Kesirli
    • "Buçuklu para."

KUÇUŞMA
...
ORUÇSUZ

  1. [sıfat] Oruç tutmayan (kimse)

UÇUŞMAK

  1. [nsz] Hep birlikte uçmak
    • "Hava gazı fenerinin ışığının uzayıp azaldığı yerlerde gölgeler uçuşur." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
  2. Havada gidip gelerek dolaşmak
    • "Çalıların üstünde kuşlar cıvıldayarak uçuşuyordu." (Ömer Seyfettin)
  3. Kendini duyurmak

UÇAKSIZ
...
UÇARICA
...
UÇUKLUK

  1. [isim] Uçuk olma durumu
    • "Gözlerinin rengi fark edilemeyen uçukluğu beni titretti." (Hüseyin Cahit Yalçın)

UÇLANMA

  1. [isim] Uçlanmak durumu

UÇKURLU

  1. [sıfat] Uçkuru olan
    • "Hademeler, uzun uçkurlu donlarıyla sersemce durmuş bakıyorlar." (Memduh Şevket Esendal)

UÇURMAK

  1. [-i] Uçma işini yaptırmak
    • "Uçurtmayı uçurmak."
  2. Kesip ayırmak, koparmak
    • "Kelleni uçurmadıklarına şükür... Geçmiş olsun!" (Refik Halit Karay)
  3. Hızlı götürmek, hızlı sürmek
    • "Arabayı, kuvvetli atlar tenha yolda uçuruyordu." (Ömer Seyfettin)
  4. Gizlice alıp gitmek

UÇURTMA

  1. [isim] Uçurtmak işi
  2. Üzeri renkli kâğıtlarla kaplanmış, genellikle çokgen biçimindeki bir gövde ve süslü bir kuyruktan oluşan, sicimle bağlanarak rüzgâr yardımıyla uçurulan bir çeşit oyuncak
    • "Uçurtmalar biraz gök, açık hava ve rüzgâr ister." (Abdülhak Şinasi Hisar)

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü