İçinde u olan 3 harfli 83 kelime var. İçerisinde U harfi bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında u harfi olan kelimeler listesine ya da Sonu u harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

RUH

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Dinlerin ve dinci felsefelerin insanda vücuttan ayrı bir varlık olarak kabul ettiği öz, tin
    • "Birinin yukarıdan topladığını öteki sokağa taşır, konak soyulduğu hâlde, kimsenin ruhu bile duymaz." (Halide Edip Adıvar)
    • "-Ne var ruhum? -Hiç!" (Ömer Seyfettin)
    • "Hepsi örslerinin üzerine birer mum yakmışlar, pederlerinin ruhunu şad ediyorlar." (Ömer Seyfettin)
    • "Hiçbir şey söylemeden ruhunu teslim etmiş." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
  2. En önemli nokta, öz
    • "Lakin oyunun ruhunu anlamak mümkün değil." (Memduh Şevket Esendal)
    • "Saz dinleyenlerden bazılarının gözlerinde yaş olur, ruhlarında güneş açardı." (Abdülhak Şinasi Hisar)
  3. Esans
    • "Bazısı ruh koklatır, bazısı alnına sirke sürer, bazısı kollarını, bileklerini ovuşturur." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
  4. Canlılık, duygu
    • "Nesri gibi güzel bir ruhu olan Falih Rıfkı Türk gazeteciliğini bir vatan hizmeti telakki etmiş ve kutsi bir vazife gibi ifa ediyor." (Yahya Kemal Beyatlı)
  5. Bedeni etkin kılan canlılık ilkesi, bedenin hayat gücü

DUL

  1. [isim] Eşi ölmüş veya eşinden boşanmış kadın veya erkek
    • "Bebek'teki evinde bir dul kız kardeşiyle yalnız yaşar." (Reşat Nuri Güntekin)
    • "Hatice Hanım pek genç dul kalmış zengin bir hanımcağızdı." (Ömer Seyfettin)

RUS
...
BUL

  1. [isim] Yalnız iki geniş yüzü testere ile düzeltilmiş tahta

TUĞ

  1. [isim] Bazı kuşların tepelerinde bulunan uzunca tüy, sorguç
  2. Padişahların ve vezirlerin başlarına taktıkları başlıkların ön tarafında bulunan tüy veya püskül biçimindeki süs

TUT
...
UZO

Kelime Kökeni : Rumca

  1. [isim] Yunan rakısı

UCA

  1. [isim] Kuyruk sokumu kemiği, pöç

FUT

Kelime Kökeni : İngilizce

  1. [isim] 30,480 cm'ye eşit olan İngiliz uzunluk ölçü birimi, ayak, kadem

GUT

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Organizmadaki ürik asidin atılmayarak vücudun bazı yerlerinde, özellikle ayak başparmağında, topuk ve eklem yerlerinde birikmesinden ileri gelen, ağrı ve şişlerle ortaya çıkan hastalık, damla hastalığı, nikris

KUŞ

  1. [isim] Yumurtlayan omurgalılardan, akciğerli, sıcakkanlı, vücudu tüylerle örtülü, gagalı, iki ayaklı, iki kanatlı uçucu hayvanların ortak adı
    • "Çalıların üstünde kuşlar cıvıldayarak uçuşuyordu." (Ömer Seyfettin)
    • "Sokağa çıkmak, çocukların arasına karışmak için pencerede, kafeste kuş gibi çırpınırım." (Reşat Nuri Güntekin)
    • "Kaç gündür helak oluyor fukara, biraz dinlensin; kuş kadar canı var, temelli eriyip bitecek!" (Atilla İlhan)
    • "Ege kıyısının kuş uçmaz, kervan geçmez bir nahiyesinde muallimdim." (Halikarnas Balıkçısı)

DUT

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Dutgillerden, kuzey yarım kürenin genellikle ılıman bölgelerinde yetişen, yapraklarıyla ipek böceği beslenen ağaç (Morus)
    • "Sabahtan akşama kadar durmadan söyleyen geveze Çalıkuşu, dut yemiş bülbüle dönmüştü." (Reşat Nuri Güntekin)
  2. Bu ağacın, ak, kara, pembe renkte ekşi veya tatlı, sulu meyvesi

ÇUL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Genellikle kıldan yapılmış kaba dokuma
    • "Geceleri Ali, bir çula bürünerek yatıyordu." (Ömer Seyfettin)
    • "Muharrem, çulu epey düzmüş vaziyetteydi." (Sait Faik Abasıyanık)
  2. Kıldan veya yünden yapılmış hayvan örtüsü
    • "Ata çul örtmek."
    • "Aranızdan ayrılalı bir ay var mı? Belki yok bile. Çulu derhâl düzelttim." (Reşat Nuri Güntekin)
  3. Giyim, giysi

PUT

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Bazı ilkel toplumlarda doğaüstü güç ve etkisi olduğuna inanılan canlı veya cansız nesne, tapıncak, sanem, fetiş
    • "Onu ben, büsbütün başka bir hayranlıkla âdeta bir puta taparcasına seviyordum." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
    • "Düşündüklerimi lakırtı ile gayet kolay anlattığım hâlde kalemi ele alınca put gibi tutuluyorum." (Reşat Nuri Güntekin)
    • "Görmediniz mi, adını söyleyince herkes put kesiliyor." (Ahmet Hamdi Tanpınar)
  2. Haç

FUL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Taşkırangillerden, birçok türü bulunan ağaççık ve bunun güzel kokulu beyaz çiçeği (Casmin sambac)
  2. Küçük taneli bir bakla türü

HUN

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Kan

SUR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kale duvarı

RUJ

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Türlü renklerde dudak boyası
    • "Yanaklara, dudaklara, gül renkli ruj sürülmüş ama belli belirsiz." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)

SUÇ

  1. [isim] Törelere, ahlak kurallarına aykırı davranış
    • "... ben de sizinle hapishane arkadaşlığı etmek için bir suç işleyeceğime söz veriyorum." (Yusuf Ziya Ortaç)
  2. Yasalara aykırı davranış, cürüm
    • "Casusluk suçundan yakalanıp müebbet hapse mahkûm olmadın mı?" (Refik Halit Karay)

MUF
...
Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü