İçinde tek olan 6 harfli 34 kelime var. İçerisinde TEK bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında tek olan kelimeler listesine ya da Sonu tek ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

E K T Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

KET, TEK

2 Harfli Kelimeler

EK, ET, KE, TE

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

İPOTEK

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Tutu
    • "Evin tapusunu üstünüze çıkartmışsanız onu da ipotek eder, birkaç taksiti daha ödersiniz." (Çetin Altan)
    • "Bu ipoteği çözmek sizin elinizde! Bir tek siz çözebilirsiniz onu!" (Nazlı Eray)

TEKZİP

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Yalanlama
    • "Üçü de derhâl tekzip etti ve tekziplerinin başında tabii seksen yaşında olmadıklarını altını çizerek ilan ettiler." (Halide Edip Adıvar)
    • "Öyle bir şey uydur ki çabuk tekzip edilemesin." (Peyami Safa)

LATEKS

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Bazı bitkilerin genellikle süt görünüşünde olan öz suyu

TEKVİN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Oluşturma, var etme, yaratış, yaratma

TEKSİF

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Yoğunlaştırma, sıklaştırma, koyulaştırma

TEKMİL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Tamamlama, bitirme
  2. [sıfat] Bütün, tüm
    • "O bana Ahmet Midhat Efendi'nin tekmil kitaplarını sattı." (Hüseyin Cahit Yalçın)
  3. [sıfat] Eksiksiz
  4. Tekmil haberi

DESTEK

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Bir şeyin yıkılmaması için konulan eğik veya düz dayak, payanda
    • "Dernekler ... siyasi partilerden destek göremez ve onlara destek olamazlar." (Anayasa)
  2. Üzerine bir şey oturtmaya, tutturmaya, koymaya yarar araç, hamil
    • "Şamdan, sehpa, sacayak birer destektir."
  3. Maddi ve manevi yardımcı, dayanak
    • "Kızardı, söylenirdi ama gene de tek desteği oydu hayatta." (Orhan Hançerlioğlu)
  4. Bir birlik için sağlanan yardım veya koruma
  5. Bir vektörü taşıyan sonsuz doğru

TEKFİR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kâfir sayma

YELTEK

  1. [sıfat] Hercai

TEKBİR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Müslümanlıkta Tanrı'nın büyüklüğünü, yüceliğini anmak için söylenen ve "Allahuekber" sözü ile başlayan dua
    • "Hemen şükran secdesine kapanarak tekbir getirir." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)

TEKİLA

Kelime Kökeni : İngilizce

  1. [isim] Sert bir Meksika içkisi

TEKAÜT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Emekliye ayrılma
    • "Son günlerde tekaüt olduğunu haber almıştım." (Reşat Nuri Güntekin)
  2. [sıfat] Emekli
    • "Emeklilikten evvel aslan gibi olan bir adam, genç yaşında tekaüt edilirse sönüveriyor." (Burhan Felek)

TEKTAŞ

  1. [sıfat] Sadece bir pırlantası veya elması olan (yüzük, küpe)

TEKFUR

Kelime Kökeni : Ermenice

  1. [isim] Bizans İmparatorluğu zamanında vali düzeyinde olan yöneticilerle Anadolu ve Rumeli'deki Hristiyan beylerine verilen ad

TEKFİN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kefenleme

TEKNİK

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Bir sanat, bir bilim, bir meslek dalında kullanılan yöntemlerin hepsi
  2. Fizik, kimya, matematik vb. bilimlerden elde edilen verileri iş ve yapım alanında uygulama
    • "Yurdumuz teknik gelişme yolundadır."
  3. [sıfat] Bu uygulamaya dayanan, bu uygulamaya ilişkin
    • "Teknik okul."
  4. Yol, beceri, yöntem
    • "Bu kızın sanatını hiç olmazsa teknik tarafından bildiğine hükmediyorum." (Halide Edip Adıvar)

TEKLİK

  1. [isim] Tek, bir olma durumu
  2. Kelimelerde bir varlığı veya çekimli fiillerde bir kişiyi bildiren biçim, tekil, müfret, çoğul, çokluk karşıtı: öğrenci-y-im, ev-im, gel-di-m vb
  3. Lira
    • "Seni satmam çocuğum / Dört yüz bin tekliğe." (Sait Faik Abasıyanık)

TEKSİR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Çoğaltma

TEKRAR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Aynı olayın, işin, hareketin yeniden ortaya çıkışı, tekrarlanması
    • "Gerçi hayat kitaba sığmayacak kadar geniştir fakat tekrarlarla doludur." (Ahmet Haşim)
    • "Sözünü hemen her gün tekrar etmekten kendimi alamıyorum." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
  2. Bir konuşma veya yazıda aynı düşünceyi, kelimeyi birçok defa söyleme
  3. [zarf] Bir daha, yine, yeniden, gene
    • "Kimi yaralandı geldi, tekrar gitti, kimi şehit oldu." (Memduh Şevket Esendal)

FİNTEK
...
Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü