İçinde t olan 7 harfli 2650 kelime var. İçerisinde T harfi bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında t harfi olan kelimeler listesine ya da Sonu t harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ÇITLAMA
-
-
[isim]
Çıtlamak işi
-
Antep fıstığının kabuğunu aralama
-
[isim]
Çıtlamak işi
- HATAYLI
- ...
- İŞLETİM
- ...
- KATILIM
-
-
[isim]
Katılma işi, iştirak
-
[isim]
Katılma işi, iştirak
- KAZOLİT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Hidratlı doğal kurşun ve uranyum silikat
-
[isim]
Hidratlı doğal kurşun ve uranyum silikat
- KÖTÜRÜM
-
-
[sıfat]
Yaşlılık veya sakatlık sebebiyle yürüyemeyen, ayağa kalkamayan (kimse), oturak
- "Duvar diplerinde kötürüm gibi yatıyorlar, uyukluyorlardı." (Ömer Seyfettin)
- "Mağdurun belinden aşağısını felce uğrattı, bütün hayatı boyunca kötürüm kaldı." (Burhan Felek)
-
Yürüyemeyecek derecede sakat (bacak)
- "O vakit, iki yanmış odundan hiç fark edilmeyen kötürüm bacaklarını gördük." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
- "Acılıyım karım öleli / Kalmışım yarı kötürüm." (Behçet Necatigil)
-
İşleyemeyen, iş yapamayan
-
[sıfat]
Yaşlılık veya sakatlık sebebiyle yürüyemeyen, ayağa kalkamayan (kimse), oturak
- KUANTUM
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bir dalganın olası değerlerinin alt değer kümelerinden biri
-
[isim]
Bir dalganın olası değerlerinin alt değer kümelerinden biri
- METOTLU
-
-
[sıfat]
Yöntemli
-
[sıfat]
Yöntemli
- RÜSUBAT
- ...
- ŞİKESTE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Kırılmış, kırık
-
Yenilmiş, yenik düşmüş
-
Gücenmiş, kırgın, kederli
-
[sıfat]
Kırılmış, kırık
- TANDANS
- ...
- TOHARCA
- ...
- TRAKTÖR
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Arkasına römork takılabilen, çift sürmek, yük taşımak vb. işlerde kullanılan motorlu iş makinesi
-
[isim]
Arkasına römork takılabilen, çift sürmek, yük taşımak vb. işlerde kullanılan motorlu iş makinesi
- AKSETME
-
-
[isim]
Aksetmek işi
-
[isim]
Aksetmek işi
- ETLİLİK
- ...
- KEFARET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir günahı Tanrı'ya bağışlatmak umuduyla verilen sadaka veya tutulan oruç
- "Bunu yapan günün birinde er geç bu günahın kefaretini ödeyecektir." (Haldun Taner)
-
Diyet
- "Onu sevmek bile hayatımın kefareti oluyor." (Aka Gündüz)
-
[isim]
Bir günahı Tanrı'ya bağışlatmak umuduyla verilen sadaka veya tutulan oruç
- KERATİN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Tırnak, boynuz, kıl gibi üst deri ürünü olan yapıları oluşturan proteinli madde
-
[isim]
Tırnak, boynuz, kıl gibi üst deri ürünü olan yapıları oluşturan proteinli madde
- MONİTÖR
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Göstergeç
-
[isim]
Göstergeç
- ÖRTÜSÜZ
-
-
[sıfat]
Örtüsü olmayan
-
Örtülmemiş
- "İşte yalının penceresinde yengemin örtüsüz başı renkli bir demet..." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
Açık seçik, gizlenmeyen
- "En ciddileri bile cıvıtan meclis, örtüsüz telmihlere, taşkın hareketlere de müsamaha etmeye başlamıştı." (Peyami Safa)
-
[sıfat]
Örtüsü olmayan
- SEYAHAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yolculuk
- "Her zamanki seyahat hatıralarını anlatmaya başladı." (Peyami Safa)
- "Seyahat etmenin ilk defa olarak büyük bir faydasını gördüm." (Hüseyin Cahit Yalçın)
-
Gezi
-
[isim]
Yolculuk