İçinde ser olan 7 harfli 30 kelime var. İçerisinde SER bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ser olan kelimeler listesine ya da Sonu ser ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

E R S Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

SER

2 Harfli Kelimeler

ER, ES, RE, SE

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

BESEREK

  1. [isim] İki hörgüçlü deve ile boz devenin melezi olan tülü devenin erkeği

SERENAT

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Sesli olarak söylenen veya müzik aracılığıyla çalınan serbest biçimli müzik parçası
  2. Geceleyin, açık havada sevgi duyulan biri için bir müzik aracıyla verilen küçük konser

SERİLME

  1. [isim] Serilmek işi

RENKSER

  1. [sıfat] Renklerle ilgili olan, kromatik

SERGİCİ

  1. [isim] Mallarını sergileyerek satan kimse

SERMEST

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [sıfat] Sarhoş
    • "O okurdu, ben dinlerdim; o muharebe hikâyeleriyle sermest olurdum." (Yahya Kemal Beyatlı)

ESERMEK

  1. [-i] Bakmak, beslemek, yetiştirmek

SERMAYE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Bir ticaret işinin kurulması, yürütülmesi için gereken anapara ve paraya çevrilebilir malların tamamı, anamal, başmal, kapital, meta
    • "Komisyoncu demek, metelik sermayesi olmayan tüccar demektir." (Aka Gündüz)
    • "Üç yüz lirayı alırlarsa bunun yüz lirasını çocuğa sermaye yapacaktı." (Halide Edip Adıvar)
    • "Köyden kopup, yabancı işçi olup, beş altı yılda sermayeyi doğrultup, yurtta özel teşebbüsçü bir yarım yamalak kapitalist olma özlemi görülüyor çoğunda." (Haldun Taner)
  2. Varlık, servet
  3. Konu
    • "Bu lakırtı, bir hafta havuzlu kahvenin sermayesi oldu." (Refik Halit Karay)
  4. Genelev kadını

SERPMEK

  1. [-i] Bir şeyi dağılacak biçimde dökmek, saçmak
  2. Belli bir yere dağılacak biçimde dökmek
    • "Buzlarını atıp karabiberlerini serptikten sonra kadehleri iyice karıştırdım." (Necati Cumalı)
  3. [nsz] Yağmur veya kar azar azar, ince ince yağmak, serpiştirmek
    • "Yağmur serpiyor. Kar serpiyor."
  4. Vermek, saçmak

SERAMİK

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [sıfat] Yüksek ısıda pişirilmiş toprak, fayans, porselen yapımıyla ilgili olan
  2. [isim] Yüksek ısıda pişirilmiş topraktan yapılan vazo, çanak, çömlek vb. nesne

SERSERİ

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [sıfat] Belli bir işi ve yeri olmayan başıboş kimse, kabadayı, hayta, holigan (kimse)
    • "Hayran Baba'yı bir serseri ile birlikte temizlemişlerdi." (Falih Rıfkı Atay)
  2. Tutarsız, beğenilmeyen davranışları olan kimse
  3. Belli bir hedefi olmayan, belli bir hedefe atılmamış olan, rastlantıyla gelen (kurşun, mayın vb.)
    • "Köpüklü denizin üstünde serseri martılar uçuşuyor, yanımızdan yelkenli bir mavna geçiyordu." (Ömer Seyfettin)

SERÜVEN

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Macera

KAYSERİ
...
SERAZAT

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [sıfat] Serbest ve özgür

SERPİLİ
...
ESERSİZ
...
SERTLİK

  1. [isim] Sert, katı olma durumu
    • "Derinin altında bir sertlik hissettim."
  2. Sert, kırıcı, katı davranış, şiddet, husumet
    • "Fazla içliliği erkekliğe yakıştıramadığından kendini her zaman yapma bir sertliğin arkasına gizlerdi." (Haldun Taner)
  3. Minerallerin çizilmeye karşı gösterdikleri direnç

SERİLİŞ

  1. [isim] Serilme işi veya biçimi

ŞAHESER

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Kendi türünde mükemmel olan, üstün ve kalıcı nitelikte eser, başyapıt, başeser
    • "Herkes, mektep müdürü dâhil, bu resmin bir şaheser olduğuna kaniydi." (Sait Faik Abasıyanık)
    • "Şu millî savaş içinde köy kadını başlı başına bir tarih, bir şaheser yaratıyor." (Aka Gündüz)
  2. [sıfat] Değeri üstün olan, üstün nitelikli

SERPİCİ

  1. [isim] Su serpen veya su saçan alet

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü