İçinde anlık olan 8 harfli 35 kelime var. İçerisinde ANLIK bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında anlık olan kelimeler listesine ya da Sonu anlık ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A I K L N Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
5 Harfli Kelimeler
ANLIK, KALIN, KANLI
4 Harfli Kelimeler
AKIL, AKIN, AKLI, ALIK, ALIN, ANIK, KANI, KINA, KLAN
3 Harfli Kelimeler
AKI, ANI, KAL, KAN, KIL, KIN, LAK, LAN, NAL
2 Harfli Kelimeler
AK, AL, AN, LA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- FİDANLIK
-
-
[isim]
Fidan yetiştirilen yer, dikmelik
- "Orta Anadolu'nun fidan gereksinmesini karşılamak üzere, Eskişehir'de bir fidanlık kurulmuş." (Adalet Ağaoğlu)
-
[isim]
Fidan yetiştirilen yer, dikmelik
- UZMANLIK
-
-
[isim]
Uzman olma durumu, uzmanın görevi, mütehassıslık, ihtisas
-
[isim]
Uzman olma durumu, uzmanın görevi, mütehassıslık, ihtisas
- TABANLIK
-
-
[isim]
Üzerinde rayların yerleştirildiği, enine konmuş olan ağaç, beton veya demir parça
-
Ayağın rahat etmesi için ayakkabı içine yerleştirilen, keçe, deri veya kumaş parçası
-
[isim]
Üzerinde rayların yerleştirildiği, enine konmuş olan ağaç, beton veya demir parça
- ALMANLIK
- ...
- CANANLIK
-
-
[isim]
Canan olma durumu
-
[isim]
Canan olma durumu
- AKRANLIK
-
-
[isim]
Akran olma durumu
-
[isim]
Akran olma durumu
- KIZANLIK
-
-
[isim]
Kızan olma durumu
-
[isim]
Kızan olma durumu
- NADANLIK
-
-
[isim]
Nadan olma durumu veya nadanca davranış
-
[isim]
Nadan olma durumu veya nadanca davranış
- DEKANLIK
-
-
[isim]
Dekan olma durumu
-
Dekanın görevi
-
Dekanın makamı
-
[isim]
Dekan olma durumu
- ORMANLIK
-
-
Ormanı çok olan, ormanla kaplı veya orman gibi olan (yer)
-
Ormanı çok olan, ormanla kaplı veya orman gibi olan (yer)
- İLHANLIK
-
-
[isim]
İlhan olma durumu
-
Kendi topraklarında oturan çeşitli ulusları egemenliği altında toplayan devlet biçimi, imparatorluk
-
Böyle bir devletin yönetimi altındaki ülkelerin bütünü
-
[isim]
İlhan olma durumu
- İNSANLIK
-
-
[isim]
İnsan olma durumu
-
İnsanca davranma
- "İki üç aydır şu Çukurova'da gezdik, gezdik, insanlıktan çıktık." (Yahya Kemal)
-
İnsanların tümü, beşeriyet
- "İnsanlık âlemi."
-
Doğru dürüst insana yakışır durum, adamlık, âdemiyet
-
İnsanı insan yapan, insanın doğasını oluşturan niteliklerin hepsi
- "Bugün her şeye karşın en güçlü günlerimi yaşıyorsam bunu gördüğüm insanlık eğitimine borçluyum." (Azra Erhat)
-
İnsanın değerini, saygınlığını veren öz, insana yaraşır yaşama ve düşünme ilkesi
- "Benim ona fenalık etmem, insanlığa aykırı bir şeydir." (Reşat Nuri Güntekin)
-
İnsanı sevme, insan sevgisi, insancıl olma
- "Öyle kimseler ki, insana insanlık dersi verebilirler." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
İnsan olma durumu
- NİŞANLIK
-
-
[sıfat]
Nişan için
- "Nişanlık terlik."
-
[isim]
Belirti, işaret
- "Yolun başına bir nişanlık koy da kaybolmayalım."
-
[sıfat]
Nişan için
- ŞABANLIK
-
-
[isim]
Aptallık
-
[isim]
Aptallık
- KARANLIK
-
-
[sıfat]
Işığı olmayan, bütünü veya bir parçası ışıktan yoksun olan
- "Akşamdı, ortalığa hafif bir karanlık çökmüştü." (Reşat Nuri Güntekin)
- "Tekrar ana yola geldiğim zaman karanlık basmıştı." (Sait Faik Abasıyanık)
- "Gece kandili birdenbire sönmüş, oda zifirî karanlık kesilmişti." (Ömer Seyfettin)
- "Gözleriyle sokakların karanlıklarını yırtmaya uğraşarak sinirli bir telaş içinde çırpınıyordu." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
[isim]
Işık olmama durumu
- "Biz, karanlığın içinde ilerliyoruz." (Haldun Taner)
- "Türkiye'nin güneşi battı, karanlığa gömüldük." (Burhan Felek)
-
Yasalara, töreye uygun olmayan
- "Bu karanlık işlerin hesabını sorarlar." (Memduh Şevket Esendal)
-
Gereğince anlaşılıp bilinemeyen, ne olacağı, sonu belli olmayan (durum)
- "Bu kadar karışık ve karanlık bir mevzuda neye istinaden, hangi ... teşhis konulabilir?" (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
Karışık
-
[isim]
Üzüntü, sıkıntı, perişanlık
- "Demiştim ya; bütün memleketi bir yas karanlığı kaplamıştı." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[sıfat]
Işığı olmayan, bütünü veya bir parçası ışıktan yoksun olan
- SAMANLIK
-
-
[isim]
Saman konulan yer
- "Onu evvela kendi çiftliğinin samanlığında hapsetmişler." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
Saman konulan yer
- YAVANLIK
-
-
[isim]
Yavan olma durumu
- "Her şeyde geçici, her şeyde ruhumun bir tarafını boş bırakan bir yavanlık vardı." (Halide Edip Adıvar)
-
[isim]
Yavan olma durumu
- ŞAMANLIK
- ...
- CİVANLIK
- ...
- LİMANLIK
-
-
[sıfat]
Liman gibi kullanılan, liman kurmaya elverişli (yer)
-
Yatışmış, dalgasız, sakin (deniz, hava)
-
[sıfat]
Liman gibi kullanılan, liman kurmaya elverişli (yer)