İçinde aba olan 7 harfli 67 kelime var. İçerisinde ABA bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında aba olan kelimeler listesine ya da Sonu aba ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

A A B Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

ABA

2 Harfli Kelimeler

AB

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

TABAKÇI

  1. [isim] Tabak yapan veya satan kimse
  2. Lokanta vb. yerlerde bulaşık yıkayan kimse

DİYABAZ

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Feldspatlardan bir plajiyoklaz ile ojitten oluşmuş yeşil renkli bir kütle

OBABAŞI

  1. [isim] Obanın başı olan kimse

BEYABAN

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Çöl

KABADÜZ
...
KABAKÇI

  1. [isim] Kabak yetiştiren veya satan kimse

BALABAN

  1. [sıfat] İri, büyük
  2. Şişman, gürbüz (kimse, çocuk)

BABAYAN
...
BOYABAT
...
KABALAK

  1. [isim] Birinci Dünya Savaşı'nda Osmanlı ordusunda kullanılmış olan, şapkaya benzeyen bir tür başlık
    • "Kendisi, ayağında postallar, sırtında kaput, başında kabalak, Çanakkale cehenneminde askerliğini yaparken..." (Yusuf Ziya Ortaç)

ABAZACA
...
GABAVET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Anlayışsızlık, kalın kafalılık, bönlük
    • "... doktorasının bitmesi uzun sürdüğü için düşmanları tarafından gabavetle itham edilirdi." (Yahya Kemal Beyatlı)

TABANCA

  1. [isim] Kısa, hafif, cepte veya belde taşınan ateşli silah
    • "Biraz eğildikleri zaman cübbelerinin arkasında tabanca kabzalarının kabartısı görülür." (Falih Rıfkı Atay)
    • "Tabancasına davranmaya vakit kalmadan sıkışıverdi kalabalığın ortasına." (Çetin Altan)
  2. Boyacılıkta kullanılan, basınçlı hava yardımıyla boya püskürtmeye yarayan araç

KABATAŞ
...
YABANSI

  1. [sıfat] Acayip
    • "Kaçmış uykum yabansı ormanlardan / Dağlar mağaralarla ovalara kaçmış." (Fazıl Hüsnü Dağlarca)
  2. Çirkin, kötü, alışılmadık, kanunsuz
    • "Kalabalıklaşan şehirlerde yapılarla elde edilebilen yabansı rantlar, insanları çileden çıkarıyor." (Aydın Boysan)

YABANCI

  1. [sıfat] Başka bir milletten olan, başka bir milletle ilgili olan (kimse), bigâne, ecnebi
    • "Bu toprak bizimdir, içinde yabancının işi yok." (Ruşen Eşref Ünaydın)
    • "Çocukluğumdan beri aşina olduğum ses bana yabancı geldi." (Halide Edip Adıvar)
    • "Yabancısı olmadığımız ikinci kattaki küçük odaya yerleştik." (Yusuf Ziya Ortaç)
  2. Aileden, çevreden olmayan (kimse veya şey), özge
    • "Ben, yabancı bir adam, neme lazım, hiç sesimi çıkarmadım." (Memduh Şevket Esendal)
  3. Tanınmayan, bilinmeyen, yad
    • "Yabancı müşteri giremezdi kapısından. Gelenler hep edebiyat adamlarıydı." (Yusuf Ziya Ortaç)
  4. Aynı türden, aynı çeşitten olmayan
    • "Yağın içinde yabancı maddeler var."
  5. Bir konuda bilgisi, deneyimi olmayan
    • "Bu uygulamanın yabancısıyım."
  6. Belli bir yere veya kimseye özgü olmayan
    • "Yabancı arabalar buraya park edemez."

ŞAMBABA

  1. [isim] Bir tür hamur tatlısı, baba tatlısı

ODABAŞI

  1. [isim] Hanlarda çalışan uşakların başı
    • "Hana gelinceye kadar planını kurmuştu. Odabaşı ile hemen hesabını kesti." (Ömer Seyfettin)
  2. Yeniçeri kuruluşunda görevi alaylarda selam törenlerini düzenlemek ve yönetmek olan subay

TABANLI

  1. [sıfat] Tabanı olan

ARABAŞI

  1. [isim] Hindi veya tavuk etiyle hazırlanan, pişmiş ve dondurulmuş hamur ile birlikte yenen çorba

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü