İçinde ın olan 6 harfli 114 kelime var. İçerisinde IN bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ın olan kelimeler listesine ya da Sonu ın ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

SINMAK

  1. [nsz] Kırılmak, parçalanmak, bozulmak
  2. Yenilmek, bozguna uğramak

AÇINIM

  1. [isim] Açınma işi, inkişaf
  2. Bir cismin yüzeylerinin açılıp bir düzlem üzerine yayılması, inkişaf

YATKIN

  1. [sıfat] Bir yana eğilmiş, yatık
    • "Bugün birçoğumuzun romana yatkın bulmayacağı anlatımları pek rahat kullanmıştır." (Selim İleri)
  2. Çok durmaktan sağlamlığını yitirmiş, çürük
    • "Yatkın mal. Yatkın kumaş."
  3. Bir işte yeteneği, becerisi olan
    • "Dolap çevirmeye, şantaj mesleğine ne kadar yatkın, ne kadar elverişli idi ise bu yeni konusunda da öyle olacağa benziyordu." (Tarık Buğra)
  4. Benimsemiş, alışmış, eğilimli
    • "Yadırgamaya yatkındı; ama görmüştü kızın oyununu." (Atilla İlhan)

HINÇLI

  1. [sıfat] Hıncı olan, öfkeli
    • "Fransız General beyaz at üstünde Galata'dan geçtiği gün, tıpkı 1908 Meşrutiyeti'nin ilk günlerindeki gazete başyazıları gibi hınçlı ve öçlü idi." (Falih Rıfkı Atay)

AŞINMA

  1. [isim] Aşınmak işi
  2. Korozyon
  3. Erozyon

SAPKIN

  1. [sıfat] Doğru yoldan ayrılmış olan
  2. Sapkıya uğramış olan

SINCAN

  1. [isim] Sakızlı bir tür dikenli çalı (Astragalus)

IŞINTI

  1. [isim] Işıltı

ANINDA

  1. [zarf] Çabucak

ACINIŞ

  1. [isim] Acınma işi

YALÇIN

  1. [sıfat] Dik, sarp
    • "Yanık ve yalçın araziden geçerken Mehmet Emin Bey'in bir mısrasını hatırladım." (Halide Edip Adıvar)
  2. Düz, kaygan

IKINTI

  1. [isim] ıkınma işi

ÇINLAK

  1. [sıfat] Çınlaması, yankısı çok olan (yer)

BASINÇ

  1. [isim] Bir yüzey üzerine etkide bulunan gücün yüz ölçümü birimine düşen miktarı, tazyik
    • "Gazların içinde kapalı oldukları kabın her yönüne doğru basınçları vardır."
    • "Katı cisimler, üzerine konuldukları yüzeylere, yere doğru, sıvılar ise içinde bulundukları kabın dibine ve yanlarına doğru basınç yaparlar."

IŞINIM

  1. [isim] Işın veya tanecik yayımı, ışıma, radyasyon
  2. Uzayda yayılan bir dalgayı oluşturan ögelerin bütünü, ışıma, radyasyon
  3. Bir enerjinin ışık demeti durumunda yayılması, ışıma, radyasyon
  4. Isının, bir kaynaktan ışın ve dalga hareketi yoluyla yayılması, ışıma, radyasyon

KILGIN

  1. [sıfat] Kılgı durumuna geçirilebilen, amelî, pratik

YILGIN

  1. [sıfat] Yılmış, korkmuş olan
    • "Yılgın gözlerle bunlara baktı ve köşedeki tütüncüyü soracak oldu." (Memduh Şevket Esendal)
  2. Bıkmış, usanmış
  3. Morali bozulmuş, çökmüş
    • "Böyle manen bozgun, yılgın ve bedenen bitkin bir hâlde köye varıyoruz." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

BIKKIN

  1. [sıfat] Çok bıkmış, usanmış, bezmiş

ÇILGIN

  1. [sıfat] Aşırı davranışlarda bulunan, deli, mecnun
    • "Ömrümde ilk defa saat için çılgın gibi dövüştüm." (Sait Faik Abasıyanık)
    • "Şöyle az buçuk mürekkep yalamış bir insanı böylesine üç nutuk çılgına döndürür." (Sait Faik Abasıyanık)
  2. Çok büyük, aşırı, olağanüstü
    • "Onların bu çılgın aşklarına karşı konulacak engel setlerinin hiç hükmü yoktur." (Kemal Tahir)

CAYGIN

  1. [sıfat] Vazgeçip işin ardını bırakan
  2. Dönek

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü