İçinde ğma olan 35 kelime var. İçerisinde ĞMA bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ğma olan kelimeler listesine ya da Sonu ğma ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
YAĞMALAYABİLMEK
YAĞMALAYABİLME
AKDAĞMADENİ, ELEĞİMSAĞMA, YAĞMALANMAK, YAĞMALATMAK
YAĞMACILIK, YAĞMALAMAK, YAĞMALANIŞ, YAĞMALANMA, YAĞMALATMA
BOĞMACALI, SAĞMALLIK, YAĞMALAMA
BOĞMAKLI
BOĞMACA, DOĞMACA, YAĞMACI
BOĞMAK, ÇAĞMAK, DOĞMAK, SAĞMAK, SAĞMAL, SIĞMAK, YAĞMAK, YIĞMAK
AĞMAK, BOĞMA, ÇAĞMA, DOĞMA, SAĞMA, SIĞMA, YAĞMA, YIĞMA
AĞMA
A M Ğ Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
AĞ, AM, MA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- YAĞMALAYABİLMEK
- ...
- YAĞMALAYABİLME
- ...
- YAĞMALANMAK
-
-
[nsz]
Yağma edilmek
-
[nsz]
Yağma edilmek
- YAĞMALATMAK
- ...
- AKDAĞMADENİ
- ...
- ELEĞİMSAĞMA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Gökkuşağı
- "Parça parça açılan minimini eleğimsağmalarda bütün renkler kaynaşıyordu." (Ömer Seyfettin)
-
[isim]
Gökkuşağı
- YAĞMALATMA
- ...
- YAĞMALAMAK
-
-
[-i]
Yağma etmek
-
[-i]
Yağma etmek
- YAĞMACILIK
-
-
[isim]
Yağma etme işi
-
[isim]
Yağma etme işi
- YAĞMALANMA
-
-
[isim]
Yağmalanmak işi
-
[isim]
Yağmalanmak işi
- YAĞMALANIŞ
- ...
- YAĞMALAMA
-
-
[isim]
Yağmalamak işi
-
[isim]
Yağmalamak işi
- BOĞMACALI
-
-
Boğmacaya tutulmuş olan (kimse)
-
Boğmacaya tutulmuş olan (kimse)
- SAĞMALLIK
- ...
- BOĞMAKLI
-
-
[sıfat]
Boğmakları olan
-
[sıfat]
Boğmakları olan
- YAĞMACI
-
-
[isim]
Yağma eden kimse veya ordu
-
[isim]
Yağma eden kimse veya ordu
- DOĞMACA
-
-
[zarf]
İçten geldiği gibi, irticalen, doğaçlama, emprovizasyon
-
[zarf]
İçten geldiği gibi, irticalen, doğaçlama, emprovizasyon
- BOĞMACA
-
-
[isim]
Genellikle çocuklarda öksürük nöbetleriyle kendisini gösteren bulaşıcı bir hastalık
-
[isim]
Genellikle çocuklarda öksürük nöbetleriyle kendisini gösteren bulaşıcı bir hastalık
- BOĞMAK
-
-
[-i]
Bir canlıyı, soluk almasına engel olarak öldürmek
- "Zavallıyı az kalsın gırtlağından yakalayıp boğacaktı." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
El, ip vb. ile bir şeyi çepeçevre sıkmak
-
Motorlu taşıtlarda fazla yakıt, motoru çalışmaz duruma getirmek
-
Renkler uygun düşmemek
- "Koyu yeşil renk odayı boğdu. Bu renk seni boğmuş."
-
Silik bir duruma getirmek, bastırmak
- "Galiba bunları dinlememek, duymamak için konuşuyorum; seslerini boğmak, bastırmak için durmamacasına gevezelik ediyorum." (Refik Halit Karay)
-
[-e]
Tamamıyla kaplamak, sarmak
- "Ampulün kör ışığı, dükkânı alaca bir loşluğa boğmuştu." (Mahmut Yesari)
-
[-i]
Peş peşe yapmak, bir kimseyi bir şeyin fazlasına eriştirmek veya uğratmak
- "Güllü'nün boynuna sarılan Cemile, kadının hafif çilli, tombul yanaklarını öpücüklere boğdu." (Orhan Kemal)
-
[-i]
Bir durumu başka bir durum yaratarak örtmeye çalışmak
- "Zaten durumun vahametini sezen müdürle hoca, işi gürültüye boğmak için Atatürk'e müfredat programına dair bir şeyler anlatmaya başladılar." (Haldun Taner)
-
Gelişmesine engel olmak
-
[nsz]
Bunaltmak
- "Daha sıcak basmamıştı; güneş henüz yakmıyor, hava daha boğmuyordu." (Refik Halit Karay)
-
[-i]
Bir canlıyı, soluk almasına engel olarak öldürmek
- YIĞMAK
-
-
[-i]
Bir tepe oluşturacak biçimde üst üste koymak
-
[-i]
Biriktirmek
- "Herkes kışlık kömürünü yığdı."
-
Toplamak, bir araya getirmek
- "Bu yaşlıları kapının arkasına yığdılar." (Ömer Seyfettin)
-
[-i]
Bir tepe oluşturacak biçimde üst üste koymak