İçinde üt olan 6 harfli 31 kelime var. İçerisinde ÜT bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında üt olan kelimeler listesine ya da Sonu üt ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

MÜTHİŞ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Korkuya düşüren, korkunç, dehşetli
    • "Müthiş bir fırtına çıktı."
  2. Çok rahatsız eden, dayanılmaz
    • "Bu müthiş yokluğa, bu derin acıya tahammül edemiyordum." (Yahya Kemal Beyatlı)
  3. Şaşılacak kadar değişik
    • "Birdenbire kendinde müthiş bir sükûnet, tarifsiz bir rahatlık hissetti." (Şevket Rado)
  4. [ünlem] "Ne acayip şey" anlamında kullanılan bir söz

GLÜTEN

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Katı cisimlerin parçalarını birbirine yapıştıran bir tür madde
  2. Tahıl unlarından nişasta çıkarıldıktan sonra geri kalan albüminli madde

ÜTÜSÜZ

  1. [sıfat] Ütülenmemiş veya ütüsü bozulmuş
    • "Ütüsüz ve beli oturmamış pantolonunu çekti." (Tarık Buğra)

ÜTOPİK

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [sıfat] Ütopyaya dayanan, ütopya ile ilgili

SÜTLÜK

  1. [isim] Süt koymaya yarayan kap

GÜTMEK

  1. [-i] Hayvan veya hayvan sürüsünü önüne katıp otlatarak sürmek
  2. [nsz] Bir düşünceyi, bir duyguyu veya bir ilkeyi gerçekleştirmeye çalışmak
    • "Amaç gütmek. Kin gütmek."
  3. Bir kimseyi, bir topluluğu kendi düşünce ve amacı doğrultusunda yönetmek, sevk ve idare etmek

SÜTSÜZ

  1. [sıfat] İçinde süt bulunmayan, süt katılmadan yapılan
    • "Sütsüz irmik helvası."
  2. Az süt veren
    • "Sütsüz inek."
  3. Körpe olmayan, kart
    • "Sütsüz mısır."
  4. Kötü soydan gelen, sütü bozuk (kimse)
    • "Merhametli bir kadın için böyle sütsüz mahluklarla uğraşmak ne uzak!" (Reşat Nuri Güntekin)

HÜTHÜT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Çavuş kuşu

TÜTMEK

  1. [nsz] Duman veya buhar çıkarmak
    • "Dumanı tütmekte olan bir vapuru görerek artık yerine dönmeyi akıl etti." (Haldun Taner)
  2. Dumanı geri vermek
    • "Kahvelerin içi tüten ocakla göz gözü görmez bir hâldeydi." (Sait Faik Abasıyanık)
  3. Yaşamak, varlığını sürdürmek
    • "Korkma! Sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak, / Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak." (Mehmet Akif Ersoy)
  4. İyi veya kötü kokmak

TELEÜT
...
TEKAÜT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Emekliye ayrılma
    • "Son günlerde tekaüt olduğunu haber almıştım." (Reşat Nuri Güntekin)
  2. [sıfat] Emekli
    • "Emeklilikten evvel aslan gibi olan bir adam, genç yaşında tekaüt edilirse sönüveriyor." (Burhan Felek)

ÜŞÜTME

  1. [isim] Üşütmek durumu

SÜTKIZ

  1. [isim] Bir kadının kendi çocuğu değilken emzirdiği ve kocasıyla birlikte evlat olarak benimsediği kız çocuk
    • "Siz bizim hanımefendinin ölen kocasının erkek kardeşinin sütkızı imişsiniz." (Peyami Safa)

SÜTLAÇ

  1. [isim] Süt, şeker ve pirinçten yapılan bir tür tatlı, sütlü

FLÜTÇÜ

  1. [isim] Flüt çalan kimse

ÖĞÜTÜŞ

  1. [isim] Öğütme işi veya biçimi

KÜTLÜK

  1. [isim] Küt olma durumu

ÜTÜLÜK
...
ÜŞÜTÜK

  1. [sıfat] Aklını yitirmiş, delirmiş (kimse)

PRELÜT

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Ses ve çalgı ile ilgili bir kompozisyona girişi sağlayan yazılı veya doğaçtan olan müzik parçası

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü