İçinde ö olan 8 harfli 531 kelime var. İçerisinde Ö harfi bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ö harfi olan kelimeler listesine ya da Sonu ö harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ÖZGÜLLÜK
-
-
[isim]
Özgül olma durumu
-
[isim]
Özgül olma durumu
- YAĞÖLÇER
-
-
[isim]
Sütteki yağlı madde miktarını ölçmeye yarayan alet
-
[isim]
Sütteki yağlı madde miktarını ölçmeye yarayan alet
- GÖLGELİK
-
-
[isim]
Gölge altında bulunan yer
-
Gölgesinde oturulan tente, çardak gibi herhangi bir şey
- "Çocuğa oracıktaki gölgelikte meme emzirmekte olan kadını gösterdi." (Osman Cemal Kaygılı)
-
[isim]
Gölge altında bulunan yer
- GÜNGÖREN
- ...
- KÖMÜRLÜK
-
-
[isim]
Kömür saklanan veya konulan yer
-
[isim]
Kömür saklanan veya konulan yer
- ÖZENTİLİ
-
-
[sıfat]
Özenti ile yapılan
-
[sıfat]
Özenti ile yapılan
- SÜTÖLÇER
-
-
[isim]
Sütün yoğunluğunu ölçmeye yarayan alet
-
[isim]
Sütün yoğunluğunu ölçmeye yarayan alet
- DEMİRKÖY
- ...
- DÖŞEMECİ
-
-
[isim]
Döşeme yapan kimse
-
Perde, koltuk, kanepe vb. satan veya onaran kimse
-
[isim]
Döşeme yapan kimse
- PARTÖNER
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Tiyatro, sinema vb. sanat kollarında özellikle başrol oynayan sanatçının rol arkadaşı
-
[isim]
Tiyatro, sinema vb. sanat kollarında özellikle başrol oynayan sanatçının rol arkadaşı
- GARANTÖR
-
Kelime Kökeni : İngilizce
-
[sıfat]
Güvence veren ve bunun gerçekleşmesini gözeten ve denetleyen (kimse, kuruluş veya devlet)
-
[isim]
Kredi kartlarından doğacak her türlü borç ve yükümlülükten, kart sahibi olarak sorumluluğu bulunan gerçek veya tüzel kişi
-
[sıfat]
Güvence veren ve bunun gerçekleşmesini gözeten ve denetleyen (kimse, kuruluş veya devlet)
- GÖÇERMEK
-
-
[-i]
Bir kimseden diğer kimseye geçirmek, havale etmek, devretmek
- "Arkadaşım işini bana göçerdi."
-
Bitkileri yerinden, çıkarıp başka yere dikmek, değiştirmek, göçürmek
-
[-i]
Bir kimseden diğer kimseye geçirmek, havale etmek, devretmek
- KÖPÜRGEN
-
-
[sıfat]
Gerekli gereksiz, hızlı, aralıksız ve bıktırıcı biçimde konuşan
- "Bu uzun saçlı, köpürgen, hemen hemen bizimle yaşıt, boşanmış zemberek gibi söylenen yeni hocaları dinler dururduk." (Falih Rıfkı Atay)
-
[sıfat]
Gerekli gereksiz, hızlı, aralıksız ve bıktırıcı biçimde konuşan
- KÖSNÜLME
-
-
[isim]
Kösnülmek işi veya durumu
-
[isim]
Kösnülmek işi veya durumu
- ÖDLEKLİK
-
-
[isim]
Ödlek olma durumu veya ödlekçe davranış
-
[isim]
Ödlek olma durumu veya ödlekçe davranış
- GÖRKEMLİ
-
-
[sıfat]
Büyüklüğü, görünüşü ve güzelliğiyle görenleri etkileyen, gösterişli, göz alıcı, haşmetli, muhteşem, anıtsal
- "Şirazlılar, Sadi ile Hafız'ın anısına görkemli birer anıtkabir yapmışlardı." (Necati Cumalı)
-
İri yapılı, iyice serpilmiş
-
[sıfat]
Büyüklüğü, görünüşü ve güzelliğiyle görenleri etkileyen, gösterişli, göz alıcı, haşmetli, muhteşem, anıtsal
- KÖKLEMEK
-
-
[-i]
Ağaç veya bitkiyi kökü ile birlikte topraktan çıkarmak, kökertmek
-
Toprakta kalan bitki köklerini ayıklamak
-
Bağ çubuklarını veya fidanları köklendirip dikmek
-
Minder, şilte vb.nin iki yüzünü yer yer dikişlerle tutturmak
-
İnce saç örgülerinden birkaçını yeniden bir arada örmek
-
Motorlu araçlarda gaz pedalına sonuna kadar basmak
-
[-i]
Ağaç veya bitkiyi kökü ile birlikte topraktan çıkarmak, kökertmek
- KÖRLEMEK
- ...
- ÖRTÜNMEK
-
-
[nsz]
Kendi üzerine bir şey örtmek
- "Üşümem merak etme / Sıcak tutar yün fanila / Olmazsa örtünürüm / Battaniyeyi iki katlı." (Behçet Necatigil)
-
Kadın, dinî açıdan görünmesi sakıncalı olan yerlerini örtmek
-
[nsz]
Kendi üzerine bir şey örtmek
- GÖNÜLSÜZ
-
-
[sıfat]
Gönlü olmadan, isteksiz yapılan
-
[zarf]
Gönlü olmadan, istemeyerek
-
[sıfat]
Gönlü olmadan, isteksiz yapılan