İçinde çlı olan 48 kelime var. İçerisinde ÇLI bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında çlı olan kelimeler listesine ya da Sonu çlı ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
VEKİLHARÇLIK
DOLAMBAÇLI, İNANÇLILIK, KISKANÇLIK, UTANGAÇLIK
AĞAÇLIKLI, AMAÇLILIK, DALGIÇLIK, DİLMAÇLIK, HALLAÇLIK, MUHTAÇLIK, SAĞDIÇLIK, SATRANÇLI, TUTAMAÇLI, YALVAÇLIK, YARGIÇLIK, YIRTMAÇLI
BAĞLAÇLI, BASINÇLI, HAÇLILAR, KAZANÇLI, KIRAÇLIK, KIVANÇLI, SARAÇLIK, SARKAÇLI, SARNIÇLI, USANÇLIK
AĞAÇLIK, ANAÇLIK, HARAÇLI, HARÇLIK, İLAÇLIK, İNANÇLI, KILIÇLI, MİZAÇLI, TIKAÇLI
AĞAÇLI, AMAÇLI, ARAÇLI, HARÇLI, HINÇLI, İLAÇLI, KAÇLIK
AÇLIK, HAÇLI, KAÇLI, SAÇLI, TAÇLI
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- VEKİLHARÇLIK
-
-
[isim]
Vekilharç olma durumu
-
Vekilharç makamı
- "Şu parayı al da ben vekilharçlıktan isterim." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
[isim]
Vekilharç olma durumu
- DOLAMBAÇLI
-
-
[sıfat]
Dolambacı olan
- "Sedyeyle apartmanın dar, dolambaçlı merdivenlerinden çıkarmaya çalışıyorlar." (Memduh Şevket Esendal)
-
İçinden zor çıkılır, çapraşık
- "... müessesesinin epeyce karışık ve dolambaçlı işleri içinde bunalmış kalmış." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[sıfat]
Dolambacı olan
- KISKANÇLIK
-
-
[isim]
Bir kimse bir üstünlük gösterdiğinde veya sevilen birisinin, başkası ile ilgilendiği kanısına varıldığında takınılan olumsuz tutum
- "Tıpkı senin gibi onun kıskançlığından fevkalade korkuyorum." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Bir kimse bir üstünlük gösterdiğinde veya sevilen birisinin, başkası ile ilgilendiği kanısına varıldığında takınılan olumsuz tutum
- İNANÇLILIK
-
-
[isim]
İnançlı olma durumu
-
[isim]
İnançlı olma durumu
- UTANGAÇLIK
-
-
[isim]
Sıkılganlık, mahcubiyet
- "Bize hakaret eden, bize utangaçlık yükleyen bu zincir şarkıları, düşmanın kulağına keyif verecektir." (Ruşen Eşref Ünaydın)
-
[isim]
Sıkılganlık, mahcubiyet
- DALGIÇLIK
-
-
[isim]
Dalgıcın mesleği
- "Balıkçılıkta para vardır ama dalgıçlık kadar da genç işidir." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[isim]
Dalgıcın mesleği
- TUTAMAÇLI
-
-
[sıfat]
Tutamacı olan
- "Ayağına geçirdiği tutamaçlı demirlerle tahta elektrik direklerine tırmanıp sigortaları değiştirmesi heyecan vericiydi." (Ayla Kutlu)
-
[sıfat]
Tutamacı olan
- SATRANÇLI
-
-
[sıfat]
Satranç tahtası gibi karelere ayrılmış bir biçimde çizilmiş veya basılmış olan, kareli
- "Satrançlı kumaş."
- "Şalvar her vakitki, lacivert beyaz karışık satrançlı şalvardı." (Osman Cemal Kaygılı)
-
[sıfat]
Satranç tahtası gibi karelere ayrılmış bir biçimde çizilmiş veya basılmış olan, kareli
- YARGIÇLIK
-
-
[isim]
Yargıcın görevi, hâkimlik
-
[isim]
Yargıcın görevi, hâkimlik
- AĞAÇLIKLI
-
-
[sıfat]
Ağacı bol olan (yer)
- "Burası şehrin en iyi semtlerinden birinde ve ağaçlıklı, sakin bir sokakta idi." (Tarık Buğra)
-
[sıfat]
Ağacı bol olan (yer)
- SAĞDIÇLIK
-
-
[isim]
Sağdıç olma durumu
-
[isim]
Sağdıç olma durumu
- AMAÇLILIK
-
-
[isim]
Amaçlı olma durumu
-
[isim]
Amaçlı olma durumu
- YIRTMAÇLI
-
-
[sıfat]
Yırtmacı olan
- "Biraz evvel soyunan yolcu da iki yandan yırtmaçlı bir kısa gecelik gömleği altında..." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[sıfat]
Yırtmacı olan
- MUHTAÇLIK
-
-
[isim]
Bakmaya mecbur olduğu aile bireylerini veya kendisini geçindirmeye yetecek geliri, malı, kazancı olmayanların içinde bulunduğu durum
-
[isim]
Bakmaya mecbur olduğu aile bireylerini veya kendisini geçindirmeye yetecek geliri, malı, kazancı olmayanların içinde bulunduğu durum
- HALLAÇLIK
-
-
[isim]
Hallacın yaptığı iş, atımcılık
-
[isim]
Hallacın yaptığı iş, atımcılık
- DİLMAÇLIK
-
-
[isim]
Çevirmenlik
- "... o subayları esir alıp askere getiren kumandan Kâzım Bey dilmaçlık ediyordu." (Ruşen Eşref Ünaydın)
-
[isim]
Çevirmenlik
- YALVAÇLIK
-
-
[isim]
Yalvaç olma durumu
-
[isim]
Yalvaç olma durumu
- BASINÇLI
-
-
[sıfat]
Basınç yüklenmiş olan
-
[sıfat]
Basınç yüklenmiş olan
- SARAÇLIK
-
-
[isim]
Saracın işi veya mesleği
-
[isim]
Saracın işi veya mesleği
- SARKAÇLI
-
-
[sıfat]
Sarkacı olan
-
[sıfat]
Sarkacı olan