İçinde çıl olan 10 harfli 94 kelime var. İçerisinde ÇIL bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında çıl olan kelimeler listesine ya da Sonu çıl ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- MIZIKÇILIK
-
-
[isim]
Mızıkçı olma durumu, ordubozanlık, oyunbozanlık
- "Alır mıydın? Sevinir miydin? Yoksa mızıkçılık eder: Olmaz, sayım suyum yok. Siz birlik olup bana oyun ettiniz mi derdin?" (Haldun Taner)
-
[isim]
Mızıkçı olma durumu, ordubozanlık, oyunbozanlık
- ÇIKIKÇILIK
-
-
[isim]
Çıkıkçının mesleği
-
[isim]
Çıkıkçının mesleği
- VARAKÇILIK
- ...
- MONATÇILIK
-
-
[isim]
Evrenin monatlardan oluştuğunu ileri süren Leibniz'in öğretisi, monadizm
-
[isim]
Evrenin monatlardan oluştuğunu ileri süren Leibniz'in öğretisi, monadizm
- AKÇILLAŞMA
-
-
[isim]
Akçıllaşmak işi veya durumu
-
[isim]
Akçıllaşmak işi veya durumu
- BAŞAKÇILIK
- ...
- HARAÇÇILIK
-
-
[isim]
Haraççı olma durumu
-
[isim]
Haraççı olma durumu
- ALÇILANMAK
-
-
[nsz]
Alçılama işine konu olmak
-
[nsz]
Alçılama işine konu olmak
- TOKATÇILIK
-
-
[isim]
Dolandırıcılık
-
[isim]
Dolandırıcılık
- ÇARIKÇILIK
-
-
[isim]
Çarık yapma veya satma işi
-
[isim]
Çarık yapma veya satma işi
- EMLAKÇILIK
-
-
[isim]
Emlakçının işi
-
[isim]
Emlakçının işi
- KAŞIKÇILIK
-
-
[isim]
Kaşık yapma ve satma işi
-
[isim]
Kaşık yapma ve satma işi
- FESATÇILIK
-
-
[isim]
Arabozanlık
-
[isim]
Arabozanlık
- SINIKÇILIK
-
-
[isim]
Sınıkçının yaptığı iş
-
[isim]
Sınıkçının yaptığı iş
- BIÇAKÇILIK
-
-
[isim]
Bıçak vb. şeyleri yapma veya satma işi
-
[isim]
Bıçak vb. şeyleri yapma veya satma işi
- KUMAŞÇILIK
-
-
[isim]
Kumaş üretme veya satma işi
-
[isim]
Kumaş üretme veya satma işi
- KANÇILARYA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Elçilik ve konsolosluklarda yönetimle ilgili görevlilerin bütünü
-
Bu görevlilerin çalıştığı yer
- "Terbiyeli fakat kançılarya işlerinden bihaber bir genç." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Elçilik ve konsolosluklarda yönetimle ilgili görevlilerin bütünü
- KAMÇILAMAK
-
-
[-i]
Kamçı ile vurmak
-
Yağmur, kar, rüzgâr hızla çarpmak
- "İlk ışıkla yanaklarını kamçılayan soğuğa rağmen başımı çıkardım, yaklaştığımız Ankara'ya baktım." (Halide Edip Adıvar)
-
Etkinliğini artırmak, hızlandırmak
- "Solgun ve buruşuk ruhlarımız ona çevrilecek, hayatımıza o hız verecek, ihtiraslarımızı o kamçılayacak." (Orhan Seyfi Orhon)
-
İsteklendirmek, özendirmek, teşvik etmek
-
[-i]
Kamçı ile vurmak
- MARKSÇILIK
- ...
- ALSATÇILIK
- ...