İçinde ö olan 6 harfli 307 kelime var. İçerisinde Ö harfi bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ö harfi olan kelimeler listesine ya da Sonu ö harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

ŞANTÖZ

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Kadın şarkıcı

ÇÖĞMEK

  1. [nsz] Alçalmak, aşağıya inmek

ÖZCESİ

  1. [zarf] Özet olarak, kısacası, sözün özü, sözün kısası

VEKTÖR

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Doğrultusu, yönü, uzunluğu belirli olan ve bir ok işaretiyle gösterilen doğru çizgi
  2. Büyüklüğü ile yönü olan nicelik

ÖZELİK

  1. [isim] Herhangi bir durumu gösterebilme yeteneği

RÖLANS

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Poker vb. oyunlarda konuşmadan önce zaman kazanmak veya sürülmüş olan parayı artırmak için söylenen söz

JÖLELİ

  1. [sıfat] Jölesi olan

KÖSNÜK

  1. [sıfat] Eş isteme zamanı gelmiş (hayvan)

GÖZLÜK

  1. [isim] Görme bozukluğu olan gözlerin daha iyi görmesine veya gözleri korumaya yarayan, bir çerçeveye yerleştirilmiş çift camdan oluşan araç
    • "Doktor, elinden gazetesini bıraktı, gözlüğünü düzeltti." (Memduh Şevket Esendal)
  2. Atların çevreden ürkmemeleri için gözlerinin iki yanına takılan siper
    • "Hakem, gözlük tak!"
  3. Gözene

SUFLÖR

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Oyunculara, rollerinde unuttukları sözleri izleyicilere duyurmadan söyleyip hatırlatan erkek
    • "Suflör çırpınıyor ama bu da kâr etmiyordu." (Tarık Buğra)

ÖNCEKİ

  1. [sıfat] Önce olan, evvelki, mukaddem, sabık
    • "Önceki başkan."

EDİTÖR

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Yayımcı
  2. Yazıları yeniden düzenleyerek yayıma hazırlayan kimse
    • "Ben hem yazar hem de yazdıklarımın editörüydüm." (Cahit Uçuk)

KÖKNAR

  1. [isim] Çamgillerden, yüksek bölgelerde yetişen, iğne yaprakları kısa, yassı olan, reçineli ve kozalaklı bir orman ağacı (Abies)

DÖRDÜZ

  1. [sıfat] Dördü bir arada doğan (çocuk)
  2. Dördü bir arada bulunan

HÖLLÜK

  1. [isim] Bazı yerlerde kundak çocuklarının altına bez yerine konulan toprak
    • "Eledim eledim höllük eledim / Aynalı beşikte bebek beledim." (Halk türküsü)

ORDÖVR

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Yemekten önce sofraya getirilen soğuk yiyecekler, çerez, meze

GÖRELİ

  1. [sıfat] Göreceli

GÖZSÜZ

  1. [sıfat] Gözü olmayan
    • "Gözsüz masa."
  2. Görme engelli

ÖNERME

  1. [isim] Önermek işi
  2. Kabul edilmesi için öne sürülen düşünce, teklif
  3. Bir savı öne süren veya bir durumu dile getiren cümle, belli bir yorumda belli bir doğruluk değeri kazanan düzgün deyim, kaziye

SÖKMEK

  1. [-i] Bir şeyi bulunduğu yerden kuvvet kullanarak veya gevşeterek çıkarmak, çekip ayırmak
    • "Bu çoban öyle güçlü görünüyor ki şu yandaki ağacı kavrasa dibinden söker götürür." (Yahya Kemal)
    • "... bütün nimet ve imtiyazları söküp atacak." (Abdülhak Şinasi Hisar)
  2. Kurulmuş bir şeyi parçalarına ayırmak
    • "Makineyi sökmek."
  3. Rüzgâr, sel, akarsu, bir şeyi yerinden çıkarmak, götürmek
  4. Geçip gitmeye engel olan zorlukları atlatmak
    • "Araba çamuru sökemedi. Gemi akıntıyı söktü."
  5. Karışık bir yazıyı okumak
    • "Çok okunaksız bir yazı. Ben söker gibi oldum." (Haldun Taner)
  6. [nsz] Balgam vb.nin çıkması, akması kolaylaşmak
  7. Ayırmak, uzaklaştırmak, vazgeçirmek
    • "Saplandığı fikirlerden sökemezdiniz." (Yusuf Ziya Ortaç)
  8. [-den] Örülmüş, dikilmiş şeyin, örgüsünü veya dikişini ayırmak
  9. Okuyabilme becerisini kazanmak
    • "Bunların Fransızcasını sökmek bir mesele, manalarını sökmek ikinci bir meseledir." (Reşat Nuri Güntekin)
  10. [nsz] Geçmek, etki yapmak
    • "Ne yaparsın, dedi, burada böyle söküyor!" (Falih Rıfkı Atay)
  11. [nsz] Gelmeye başlamak veya çıkagelmek
    • "Şermin'le Nermin tam bir saat sonra yani saat beş buçukta söktüler." (Halide Edip Adıvar)

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü