Başında he olan 8 harfli 40 kelime var. He ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde he olan kelimeler listesine ya da sonu he ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında he bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E H Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
EH, HE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- HEYBETLİ
-
-
[sıfat]
Görünüşü korku ve saygı uyandıran
- "Heybetli adam."
-
Büyük, ulu, azametli
- "Biz onların yorgun ve durgun bile olsa düzgün ve heybetli hâllerini görüyorduk." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
[sıfat]
Görünüşü korku ve saygı uyandıran
- HERİFLİK
-
-
[isim]
Kabadayılık
-
[isim]
Kabadayılık
- HELSİNKİ
- ...
- HEZLİYAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Hezel türünde yazılmış şiirler
-
[isim]
Hezel türünde yazılmış şiirler
- HERHANGİ
-
-
[sıfat]
Belli olmayan, özellikleri iyice bilinmeyen, rastgele
-
[sıfat]
Belli olmayan, özellikleri iyice bilinmeyen, rastgele
- HEKİMEVİ
- ...
- HEVESKAR
- ...
- HEMHUDUT
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Sınırdaş
-
[sıfat]
Sınırdaş
- HEMPALIK
- ...
- HEYAMOLA
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Gemicilerin veya işçilerin birlikte bir şey çekerken "haydi çek, gayret" anlamlarında bir ağızdan yüksek sesle ve makamla söyledikleri söz
- "Balıkçılara da sokuluyorlardı, ağlara var güçleriyle asılıyorlardı heyamolalarla." (Muzaffer Uyguner)
- "Bu sedir buradan ancak heyamola ile kaldırılabilir."
-
[isim]
Gemicilerin veya işçilerin birlikte bir şey çekerken "haydi çek, gayret" anlamlarında bir ağızdan yüksek sesle ve makamla söyledikleri söz
- HELYODOR
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Altın sarısı renginde, berilden oluşan, kuyumculukta kullanılan bir taş
-
[isim]
Altın sarısı renginde, berilden oluşan, kuyumculukta kullanılan bir taş
- HESAPSIZ
-
-
[sıfat]
Hesabı tutulmayan
-
Sayılamayacak kadar çok olan
- "Şimdiye kadar hesapsız vaatlerde bulundu ama hiçbirini tutmadı."
-
Önceden iyi düşünülmemiş, sonu belli olmayan
- "Hesapsız bir işe girişti."
-
Ölçüsüz, tutumsuz, savruk, müsrif
-
[sıfat]
Hesabı tutulmayan
- HESABINA
-
-
[zarf]
Yönünden, için, ... adına, yararına
- "Zaten kendi hesabıma üzülüyorum, ortada ciddi bir mesele yok." (Refik Halit Karay)
-
[zarf]
Yönünden, için, ... adına, yararına
- HEMOROİT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Basur
-
[isim]
Basur
- HEMZEMİN
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Aynı düzeyde olan
-
[sıfat]
Aynı düzeyde olan
- HEMENCEK
-
-
[zarf]
Çabucak
- "Bu pencerelerin çerçevelerinde gizli bir pencerecik saklıymış; dedikodu için hemencek açılıp kapatılabilecek bir kanat." (Selim İleri)
-
[zarf]
Çabucak
- HEMOFİLİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Kanın pıhtılaşmasındaki bir bozukluğa bağlı kanama hastalığı
-
[isim]
Kanın pıhtılaşmasındaki bir bozukluğa bağlı kanama hastalığı
- HEDONİST
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Hazcı
-
[isim]
Hazcı
- HELEZONİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Sarmal
-
[sıfat]
Sarmal
- HELİKOİT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Helis biçiminde eğri yüzey
- "Minare merdiveninin alt yüzü helikoittir."
-
[isim]
Helis biçiminde eğri yüzey