Başında he olan 7 harfli 32 kelime var. He ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde he olan kelimeler listesine ya da sonu he ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında he bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E H Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
EH, HE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- HELALLİ
-
-
Nikâhlı (eş)
- "Merasim böyle bitince nikâhlım, başındaki örtüyü utanarak usulca kaldırdı zira artık helallimdi." (Refik Halit Karay)
-
Nikâhlı (eş)
- HELİSEL
-
-
[sıfat]
Sarmal
-
[sıfat]
Sarmal
- HEZEYAN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Saçmalama
- "Hiddetlenince hezeyana başladı."
- "A, uzun ettin ama; iki satır yazı istedik, bir çuval hezeyan ettin." (Memduh Şevket Esendal)
-
Sayıklama
- "Ne ise zavallı kız canını kurtarmış fakat aylarca hezeyan içinde yaşamıştı." (Halide Edip Adıvar)
-
Sabuklanma
-
[isim]
Saçmalama
- HEVESLİ
-
-
[sıfat]
Bir şeye, bir işe istek duyan veya merak sarmış olan, istekli
- "Geniş yüzlü, beyaz dişli, kısa burunlu, konuşma heveslisi bir çocuktu." (Falih Rıfkı Atay)
-
[sıfat]
Bir şeye, bir işe istek duyan veya merak sarmış olan, istekli
- HEMCİNS
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Aynı cinsten olan
-
[sıfat]
Aynı cinsten olan
- HECELİK
-
-
Hece miktarında olan
- "Üç hecelik kelime."
-
Hece miktarında olan
- HEMOFİL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
Kanaması dinmeyen, hemofili hastalığına tutulan (kimse)
-
Kanaması dinmeyen, hemofili hastalığına tutulan (kimse)
- HERGELE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Binmeye veya yük taşımaya alıştırılmamış at veya eşek sürüsü
-
[sıfat]
Terbiyesiz, görgüsüz (kimse)
- "Sandalcı Ali it, hergele bir şeydi." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[isim]
Binmeye veya yük taşımaya alıştırılmamış at veya eşek sürüsü
- HEYELAN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Toprak kayması
- "Bizi belimize kadar gömen heyelanın altından başlarımızı güç doğrultmuştuk." (Falih Rıfkı Atay)
-
[isim]
Toprak kayması
- HEPATİT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Sarılık
-
[isim]
Sarılık
- HEMAYAR
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Denk, eşit
-
[sıfat]
Denk, eşit
- HEDGİNG
- ...
- HELVACI
-
-
[isim]
Helva yapan veya satan kimse
-
[isim]
Helva yapan veya satan kimse
- HELİKON
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Çalgı ağızlığı ve pistonu olan, boyundan geçirilerek tutulan, çember biçimli, üflemeli bakır çalgı
-
[isim]
Çalgı ağızlığı ve pistonu olan, boyundan geçirilerek tutulan, çember biçimli, üflemeli bakır çalgı
- HELEZON
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kıvrımlı, yılankavi biçim, helis
- "Bir toz kasırgası yerden yelpaze biçimi havalandı, iç içe bir sürü helezonlar çizerek yükseldi." (Bedri Rahmi Eyuboğlu)
-
[isim]
Kıvrımlı, yılankavi biçim, helis
- HEZİMET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yenilgi
-
[isim]
Yenilgi
- HEMATİT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Kan taşı
-
[isim]
Kan taşı
- HENDESE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Geometri
-
[isim]
Geometri
- HEYECAN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Sevinç, korku, kızgınlık, üzüntü, kıskançlık, sevgi vb. sebeplerle ortaya çıkan güçlü ve geçici duygu durumu
- "Bu şehir halkını heyecana düşüren, şiddetli mücadelelerdir." (Memduh Şevket Esendal)
- "Ne zaman böyle büyük makineler görsem kolay kolay tarif edilemeyen bir heyecana kapıldığımı duyuyorum." (Bedri Rahmi Eyuboğlu)
-
Coşku
- "Halk heyecan içinde."
-
[isim]
Sevinç, korku, kızgınlık, üzüntü, kıskançlık, sevgi vb. sebeplerle ortaya çıkan güçlü ve geçici duygu durumu
- HELECAN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kalp çarpıntısı, çırpıntı
- "Kalbim yalnız bu iki duygunun helecanıyla çarpıyordu." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
Kalp çarpıntısı, çırpıntı