Sonunda hane olan 10 harfli 28 kelime var. HANE ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde hane olan kelimeler listesine ya da başında hane olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A E H N Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
4 Harfli Kelimeler
HANE
3 Harfli Kelimeler
HAN
2 Harfli Kelimeler
AH, AN, EH, EN, HA, HE, NE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- VAFTİZHANE
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Vaftiz yapılan yer
-
[isim]
Vaftiz yapılan yer
- DEFTERHANE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Osmanlı ülkelerindeki bütün toprak kayıtlarını içine alan ana defterlerin bulunduğu ve bunlara özgü işlerin görüldüğü daire
-
[isim]
Osmanlı ülkelerindeki bütün toprak kayıtlarını içine alan ana defterlerin bulunduğu ve bunlara özgü işlerin görüldüğü daire
- İMALATHANE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ham maddeleri işleyerek piyasaya çıkacak duruma getiren iş yeri, yapımevi
-
[isim]
Ham maddeleri işleyerek piyasaya çıkacak duruma getiren iş yeri, yapımevi
- İMARETHANE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yoksullara ve öğrencilere yiyecek dağıtmak için kurulmuş hayır kurumu, imaret
-
[isim]
Yoksullara ve öğrencilere yiyecek dağıtmak için kurulmuş hayır kurumu, imaret
- KAYNAKHANE
-
Kelime Kökeni : Türkçe
-
Kaynak işleri yapılan yer
-
Kaynak işleri yapılan yer
- HAŞHAŞHANE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Haşhaşın işlendiği yer
-
[isim]
Haşhaşın işlendiği yer
- TEŞRİHHANE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Otopsi yapılan yer
-
Tıp fakültelerinde anatomi dersi yapılan yer
-
[isim]
Otopsi yapılan yer
- MİSKİNHANE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Cüzzamlıların yerleştirildikleri yer
-
[isim]
Cüzzamlıların yerleştirildikleri yer
- TEMBELHANE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
İçinde bulunanların çalışmaya karşı isteksiz davrandıkları yer
-
[isim]
İçinde bulunanların çalışmaya karşı isteksiz davrandıkları yer
- DOKUMAHANE
-
Kelime Kökeni : Türkçe
-
[isim]
Dokuma tezgâhlarının bulunduğu ve çalıştığı yer
- "Üç yüz otomatik dokuma tezgâhının, kulakları sağır eden bir şakırtıyla çalıştığı dokumahane toz içindeydi." (Orhan Kemal)
-
[isim]
Dokuma tezgâhlarının bulunduğu ve çalıştığı yer
- TERKİPHANE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Terkibibentte vasıta beytinden önceki beyitlerin oluşturduğu bent
-
[isim]
Terkibibentte vasıta beytinden önceki beyitlerin oluşturduğu bent
- KIRAATHANE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kahve, kahvehane
- "Burasını otel mi zannettin, kıraathane mi?" (Sait Faik Abasıyanık)
-
Müşterilerinin okumaları için gazete ve dergi bulunduran geniş, temiz ve iyi döşenmiş kahvehane
-
[isim]
Kahve, kahvehane
- TEPHİRHANE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Mikroplu eşyanın etüvden geçirildiği yer, buğuevi
-
[isim]
Mikroplu eşyanın etüvden geçirildiği yer, buğuevi
- HALVETHANE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Saraylarda girilmesi yasak olan oda
-
Tekkelerde dervişlerin yalnızca ibadet etmek ve çile doldurmak için kapandıkları oda
-
[isim]
Saraylarda girilmesi yasak olan oda
- YOĞURTHANE
-
Kelime Kökeni : Türkçe
-
[isim]
Yoğurt yapılan yer
-
[isim]
Yoğurt yapılan yer
- CAMBAZHANE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Cambazların oyunlarını gösterdikleri yer
- "Minimini bir cambaz kızını görmek için at cambazhanesine daldı." (Osman Cemal Kaygılı)
-
[isim]
Cambazların oyunlarını gösterdikleri yer
- PEYNİRHANE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Peynir yapılan yer
-
[isim]
Peynir yapılan yer
- SAADETHANE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yüksek rütbeli kimselerin evi
-
Mutlu ve huzur içinde yaşanılan yer
-
[isim]
Yüksek rütbeli kimselerin evi
- GÜDERİHANE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Güderinin yapıldığı yer
-
[isim]
Güderinin yapıldığı yer
- TEVKİFHANE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Tutukevi
- "Mustafa'nın mahkemeye sevk edilmek üzere tevkifhaneye gönderildiğini gazeteler yazdı." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[isim]
Tutukevi