Sonunda h olan 5 harfli 60 kelime var. H harfi ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde h harfi olan kelimeler listesine ya da başında h harfi olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

MATUH

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Bunamış, bunak

MESİH
...
SATIH

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Yüz, yüzey
    • "Bu satıh baştan başa vatanın bütün yüzüdür." (Falih Rıfkı Atay)

GÜNAH

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Dinî bakımdan suç sayılan iş veya davranış, vebal
    • "Bunu yapan günün birinde er geç bu günahın kefaretini ödeyecektir." (Haldun Taner)
    • "Seni göreyim söyleyeyim dedim de günah benden gitsin!" (Necati Cumalı)
    • "Bedia'yı terk edersem büyük bir günah işlemiş olacağım." (Peyami Safa)
    • "Bu mala bu kadar para vermek günah olur."
  2. Acımaya yol açacak kötü davranış, yazık
    • "Bu adama bu kadar eziyet etmek günahtır."
  3. Sorumluluk, vebal
    • "Ben söyleyeyim de günah benden gitsin."
  4. Kabahat, hafif suç
    • "Bütün kusurları, günahları, kibar, asil bir güzellik şeklinde görülür." (Mahmut Yesari)

SEMAH

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Alevi ve Bektaşi topluluklarında yaygın olan ve müzik eşliğinde uygulanan tören nitelikli oyun

ALLAH

  1. [isim] Herhangi bir işte başarılı olmuş, en üst dereceye ulaşmış kimse
    • "Amerika'da kaçakçılığın allahları vardır." (Tarık Buğra)

FERİH

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Çok sevinçli, neşeli

EBLEH

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Akılsız, budala, alık

FAKİH

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Fıkıh bilgini

VECİH

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Yüz, çehre
  2. Yol, tarz
    • "Saçlarını âdeti veçhile parmaklarıyla taradı." (Sait Faik Abasıyanık)

MİZAH

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Gülmece
    • "İnci gibi güzel bir yazısı ve mizaha da istidadı varmış." (Yahya Kemal Beyatlı)

MEDİH

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Övme, övgü
    • "Gel ha güzel ha methin söyleyim / Ağzın şeker, dudakların bal gibi." (Dadaloğlu)

TAMAH

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Açgözlülük
    • "Kalpler soğuk; gözler, tamah ve ihtiras ile yanıyor." (Memduh Şevket Esendal)

SEFİH

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Zevk ve eğlenceye düşkün, uçarı
    • "İçer, kumar oynar, başına bir sürü sefih insan toplardı." (Halide Edip Adıvar)

İLKAH

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Dölleme
  2. Döllenme
  3. Aşılama

TARİH

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bir olayın gününü, ayını ve yılını bildiren söz veya gün
    • "19 Mayıs 1919, Atatürk'ün Samsun'a ayak bastığı tarihtir. O tarihte memleket karanlık günler yaşıyordu."
    • "Bir yaş gelir ki ondan sonra ehemmiyet verdiğiniz şeyler tarihe karışmış yani hayattan çıkmıştır." (Abdülhak Şinasi Hisar)
  2. Toplumları, milletleri, kuruluşları etkileyen hareketlerden doğan, olayları zaman ve yer göstererek anlatan, bu olaylar arasındaki ilişkileri, daha önceki ve sonraki olaylarla bağlantılarını, karşılıklı etkilenmeleri, her milletin kurduğu medeniyetleri, kendi iç sorunlarını inceleyen bilim
  3. Bir konuyu geçmişi ve gelişimi içinde inceleyen anlatı
    • "Sen bana bir ata yadigârısın, geçmişin tarihini saklayan kutsal bir tomarsın!" (Refik Halit Karay)
  4. Tarih kitabı
    • "Cevdet Paşa'nın Osmanlı Tarihi."
  5. Tarih dersi
    • "Ertesi gün, tarih imtihanı vardı." (Yusuf Ziya Ortaç)

SARİH

Kelime Kökeni : Arapça

  1. Açık, kolay anlaşılır, belli belirgin, belgin
    • "O zaman Müfit'i sarih bir şüphe yakaladı." (Peyami Safa)

EYVAH

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [ünlem] Beklenmedik, kötü, hoşa gitmeyen bir haber veya olay karşısında duyulan acınma, üzülme sözü
    • "Eyvah, ne yer ne yâr kaldı!" (Abdülhak Hamit Tarhan)

FESİH

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Verilmiş bir yargıyı kaldırma, bozma
    • "Fesih kararı."
  2. Dağıtma, dağıtılma
    • "Parlamentonun feshi."

KERİH

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Tiksindirici, iğrenç

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü