Başında göğ olan 14 kelime var. Göğ ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde göğ olan kelimeler listesine ya da sonu göğ ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında göğ bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
GÖĞÜSLEYEBİLMEK
GÖĞÜSLEYEBİLME
GÖĞÜSLENMEK, GÖĞÜSLEŞMEK
GÖĞÜSLEMEK, GÖĞÜSLENME, GÖĞÜSLEŞME
GÖĞÜSLEME, GÖĞÜSLÜCE
GÖĞÜSLÜK
GÖĞÜMSÜ, GÖĞÜSLÜ
GÖĞEM, GÖĞÜS
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- GÖĞÜSLEYEBİLMEK
- ...
- GÖĞÜSLEYEBİLME
- ...
- GÖĞÜSLENMEK
-
-
[nsz]
Göğüsleme işi yapılmak
-
[nsz]
Göğüsleme işi yapılmak
- GÖĞÜSLEŞMEK
- ...
- GÖĞÜSLEMEK
-
-
[-i]
Göğsünü dayayarak zorlamak
- "Vapurlara, trenlere ihtiyarları itip, çocukları ezip, kadınları göğüsleyip biniyoruz." (Orhan Seyfi Orhon)
-
Karşı durmak, engel olmak, direnmek
-
[-i]
Göğsünü dayayarak zorlamak
- GÖĞÜSLEŞME
- ...
- GÖĞÜSLENME
-
-
[isim]
Göğüslenmek işi
-
[isim]
Göğüslenmek işi
- GÖĞÜSLÜCE
-
-
[sıfat]
Biraz iri göğüslü
-
[sıfat]
Biraz iri göğüslü
- GÖĞÜSLEME
-
-
[isim]
Göğüslemek işi
-
[isim]
Göğüslemek işi
- GÖĞÜSLÜK
-
-
[isim]
Genellikle ilköğretim öğrencilerinin giydiği tek biçimde üstlük, önlük
-
Elbisenin kirlenmemesi için göğse takılan önlük veya giyilen bir tür gömlek
-
[isim]
Genellikle ilköğretim öğrencilerinin giydiği tek biçimde üstlük, önlük
- GÖĞÜSLÜ
-
-
[sıfat]
Göğsü olan
-
Göğsü geniş olan
-
İri memeli (kadın)
-
[sıfat]
Göğsü olan
- GÖĞÜMSÜ
-
-
[sıfat]
Rengi gök rengini andıran, gök rengine benzeyen
-
[sıfat]
Rengi gök rengini andıran, gök rengine benzeyen
- GÖĞÜS
-
-
[isim]
Vücudun boyunla karın arasında bulunan ve kalp, akciğer vb. organları içine alan bölümü, sine
- "Göğüs bağır açık, ellerinde pankartlarla yürütüyorlar bu savaşı." (Necati Cumalı)
- "Birdenbire sustu ve göğüs geçirdi, hüzün, dertlenme derecesini bulmuştu." (Tarık Buğra)
- "Hayatın lezzetleri içinde yüzen bizler, elbette geçici birçok zahmetlere katlanmaya ve birçok zorluklara göğüs germeye mecburduk." (Abdülhak Şinasi Hisar)
- "Ben, onun hatırı ve hatırası için daha ağırlarına da göğüs verirdim." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Bu vücut bölümünün ön tarafı, sırt karşıtı
- "Genç ve meçhul kadın çocuğunu göğsüne basarak girdi." (Aka Gündüz)
- "Öteden beri yola yüzü yoktu. Hele yokuşları karşıdan gördüğü vakit göğsü tıkanırdı." (Reşat Nuri Güntekin)
- "Kim bilir, bu erkek, kadınların zaafı ile göğsünü gere gere kaç kere istihza etmiştir." (Hüseyin Cahit Yalçın)
-
Bu bölümün içindeki organlar
-
Meme
- "Vücudumun etliliğinden, göğsümün dolgunluğundan, elbiselerim dar gelirdi." (Sermet Muhtar Alus)
-
[isim]
Vücudun boyunla karın arasında bulunan ve kalp, akciğer vb. organları içine alan bölümü, sine
- GÖĞEM
-
-
[isim]
Yeşile çalan mor renk
-
[sıfat]
Bu renkte olan
-
[isim]
Yeşile çalan mor renk