Başında fa olan 7 harfli 36 kelime var. Fa ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde fa olan kelimeler listesine ya da sonu fa ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında fa bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A F Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
AF, FA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- FAGOSİT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Yutar hücre
-
[isim]
Yutar hücre
- FAİKLİK
- ...
- FASULYE
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Fasulyegillerden, barbunya, çalı, ayşekadın, horoz vb. türleri bulunan bitki (Phaseolus vulgaris)
- "Fasulye sırığı gibi üç buçuk akasya ile park mı olurmuş?" (Tarık Buğra)
-
Bu bitkinin sebze olarak yararlanılan yeşil ürünü ve kuru tohumları
-
[isim]
Fasulyegillerden, barbunya, çalı, ayşekadın, horoz vb. türleri bulunan bitki (Phaseolus vulgaris)
- FAKATLI
- ...
- FARBALI
- ...
- FAİLLİK
- ...
- FASİKÜL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Büyük eserlerin ayrı ayrı bölümler hâlinde yayımlanan parçalarından her biri, cüz
-
[isim]
Büyük eserlerin ayrı ayrı bölümler hâlinde yayımlanan parçalarından her biri, cüz
- FALSOLU
-
-
[sıfat]
Yanlış, hatalı, kusurlu
- "Bu saydığım, rolün falsolu tarafları." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Uygun ve yerinde olmayan
-
Döne döne ve ekseninden kayarak, kavisli
-
[sıfat]
Yanlış, hatalı, kusurlu
- FASARYA
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[sıfat]
Boş, anlamsız (söz)
-
İşe yaramaz, yeteneksiz
- "Öylesine fasarya semt takımında bile yer alamaz, her zaman yedek dururdu." (Haldun Taner)
-
[sıfat]
Boş, anlamsız (söz)
- FARBALA
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Fırfır
- "Tam o sırada çıt etti, merdivenin üstüne asılı farbalaların bir köşesi koptu." (Peyami Safa)
-
[isim]
Fırfır
- FANYALI
- ...
- FABRİKA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
İşlenmemiş veya yarı işlenmiş maddelerin makine, araç vb. ile işlenerek tüketime hazır duruma getirildiği sanayi kuruluşu, üretimevi
- "Bir deri fabrikası her yerde yapılabilir." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
[isim]
İşlenmemiş veya yarı işlenmiş maddelerin makine, araç vb. ile işlenerek tüketime hazır duruma getirildiği sanayi kuruluşu, üretimevi
- FAYDACI
-
-
[isim]
Yararcı
-
[isim]
Yararcı
- FAYDALI
-
-
[sıfat]
Yararlı
- "Seninle dostluğumuzu, artık hayırlı ve faydalı buluyor." (Haldun Taner)
- "Ben şurada karınca kaderince daha faydalı olmaya çalışırım." (Haldun Taner)
-
[sıfat]
Yararlı
- FAZLACA
-
-
[zarf]
Gereğinden biraz daha çok olarak, bir hayli
- "Tuzak olsun diye bu şaşkın beye fazlaca sokuluyorlar." (Refik Halit Karay)
-
[zarf]
Gereğinden biraz daha çok olarak, bir hayli
- FANATİK
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Bağnaz
- "Kendine fanatik tutkunluk duyan insana göre, dünyanın ekseni kendisidir." (Haldun Taner)
-
[sıfat]
Bağnaz
- FARFARA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Çok konuşan
- "Dalmış gülüp konuşmaya yüzlerce farfara / Yorgun kulaklarımda sürerken bu yaygara." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
Ağzı kalabalık
-
Yüksek sesle konuşan
-
Çok övünen
-
[sıfat]
Çok konuşan
- FAİZSİZ
-
-
[sıfat]
Faizi olmayan (para)
-
[sıfat]
Faizi olmayan (para)
- FAZİLET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Erdem
- "Onun iyiliğini, faziletini, şan ve şerefini görmek benim saadetimdir." (Aka Gündüz)
-
[isim]
Erdem
- FAMİLYA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Aile
- "Halep'in esas familyalarının asılları Türklerdi." (Falih Rıfkı Atay)
-
Birçok ortak özelliği sebebiyle bir araya getirilen cinslerin topluluğu, fasile
- "Karabuğdaygiller. İzmaritgiller. Gelincikgiller."
-
Karı, eş
-
[isim]
Aile