Başında olan 7 harfli 27 kelime var. Eğ ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde eğ olan kelimeler listesine ya da sonu eğ ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında eğ bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

EĞİRMEN

  1. [isim] İplik eğirmeye yarar araç, kirmen
    • "İki arkadaş, yüzlerce yıllık tonozların altında eğirmenlerini çevirirlerken her günkü ahenklerine giriştiler." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)

EĞLEŞME

  1. [isim] Eğleşmek, oyalanmak işi, tevakkuf

EĞİTSEL

  1. [sıfat] Eğitimsel, terbiyevi

EĞİRTME

  1. [isim] Eğirtmek işi

EĞİKLİK

  1. [isim] Eğik olma durumu, eğim, yamukluk, meyil
  2. Bir gök cisminin içinde hareket ettiği düzlem ile yörünge düzlemiyle belirtilmiş herhangi bir düzlem arasındaki açı

EĞRİLİŞ

  1. [isim] Eğrilme işi veya biçimi

EĞRELTİ

  1. [isim] Eğrelti otu

EĞİTMEK

  1. [-i] Birinin akla uygun, fiziksel ve moral gelişmesi üzerine etki yaparak çeşitli davranış yatkınlıkları, bilgi ve görgü aşılayarak önceden tespit edilmiş amaçlara göre onun belirli bir yönde gelişmesini sağlamak, terbiye etmek
    • "Çocukları eğitmek."
  2. Hayvanı istenilen davranışları yapabilecek biçimde yetiştirmek

EĞİRDİR
...
EĞLENİŞ

  1. [isim] Eğlenme işi
    • "Garp âleminde eğlenişin bir misali bu." (Yahya Kemal Beyatlı)

EĞİLMEK

  1. [nsz] Belirli bir yönle açı oluşturacak bir durum almak, bir yöne doğru çarpılmak:, dikliğini kaybetmek
    • "Sofraya pilav gelince Aziz eğilerek kokladı." (Cahit Uçuk)
  2. İnsan, bir işi yapmak için belini eğmek
    • "Tenis oynarken yüz çeşit çeviklikler içinde eğilir, kalkar, sıçrar, koşar." (Refik Halit Karay)
  3. Başkasının baskısını veya egemenliğini benimsemek, kabul etmek
    • "Türk eğilmez."
  4. [-e] Bir işi önemseyip ele almak
    • "Bir yandan ayrıntılara eğilirken, bir yandan da bunları alaylı bir süzgeçten geçirir." (Salâh Birsel)

EĞLENME

  1. [isim] Eğlenmek işi
  2. Neşeli, hoşça vakit geçirme
  3. Alay etme
    • "Herkesle eğlenmeye ne hakkın var?"
  4. Oyalanma

EĞLEMEK

  1. [-i] Durdurmak
    • "Deveniz gidiyordu eğleyemedim / Kıratın boşanmış bağlayamadım." (Halk türküsü)
  2. Oyalamak
    • "Beni işler eğledi de vaktinde yetişemedim."
  3. Avutmak

EĞLENTİ

  1. [isim] Neşeli ve hoşça vakit geçirilen toplantı
    • "Dün geceki heyecan bir eğlenti coşkunluğu idi." (Falih Rıfkı Atay)

EĞİTMEN

  1. [isim] Eğitim işiyle uğraşan kimse
  2. Kurs görerek köyde öğretmenlik yapan kimse, köy öğretmeni

EĞRİLİK

  1. [isim] Eğri olma durumu

EĞRİTME

  1. [isim] Eğritmek işi

EĞRİLME

  1. [isim] Eğrilmek işi

EĞDİRME

  1. [isim] Eğdirmek işi

EĞİTİCİ

  1. [isim] Genellikle çocuk eğitimi ile uğraşan kimse, mürebbi
  2. [sıfat] Eğitimi sağlayan, eğitmeye elverişli veya eğiten değerleri bulunan
    • "Eğitici film."

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü