Sonunda ezi olan 20 kelime var. EZİ ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ezi olan kelimeler listesine ya da başında ezi olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
FOTOKİNEZİ, TELEKİNEZİ
CEBELLEZİ, KİNESTEZİ, PARAMNEZİ, SİNESTEZİ
ANALJEZİ, ANAMNEZİ, ANESTEZİ
FANTEZİ, GEODEZİ, JEODEZİ, MANYEZİ, MERKEZİ, MUKTEZİ
AMNEZİ, GÜVEZİ, ÖNSEZİ
GEZİ, SEZİ
E Z İ Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
İZ, ZE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- FOTOKİNEZİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bazı hayvanları karanlıkta ışık, çok aydınlıkta karanlık aramaya iteleyen dürtü
-
[isim]
Bazı hayvanları karanlıkta ışık, çok aydınlıkta karanlık aramaya iteleyen dürtü
- TELEKİNEZİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Uza devim
-
[isim]
Uza devim
- CEBELLEZİ
-
-
[isim]
Hakkı olmayan bir şeyi kendisine mal edip cebine koyma, cebine indirme
- "Filmin maliyeti on beş bin dolar tutar mı? Sponsora yirmi beş bin gösterilmiş, aradaki fark, elbette cebellezi..." (Atilla İlhan)
-
[isim]
Hakkı olmayan bir şeyi kendisine mal edip cebine koyma, cebine indirme
- SİNESTEZİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Duyum ikiliği
-
[isim]
Duyum ikiliği
- PARAMNEZİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Kelimelerin anlamlarını ve kullanışlarını unutma sonucu oluşan bellek zayıflığı
-
[isim]
Kelimelerin anlamlarını ve kullanışlarını unutma sonucu oluşan bellek zayıflığı
- KİNESTEZİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Devin duyumu
-
[isim]
Devin duyumu
- ANESTEZİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Uyuşturucu bir ilaçla vücudun bütününde veya belirli bir bölgesinde duyuların yok olması, duyum yitimi
- "Zavallı Hacı Ömer, dişçinin koltuğunda anestezi bile kabul etmiyor." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Uyuşturucu bir ilaçla vücudun bütününde veya belirli bir bölgesinde duyuların yok olması, duyum yitimi
- ANAMNEZİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Anamnez
-
[isim]
Anamnez
- ANALJEZİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Acı yitimi
-
[isim]
Acı yitimi
- MUKTEZİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Gerekli
-
[sıfat]
Gerekli
- JEODEZİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Yer ölçümü
-
[isim]
Yer ölçümü
- MANYEZİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
İç sürdürücü olarak kullanılan, beyaz renkli, suda az eriyen, hiçbir tadı olmayan, magnezyum oksidinin bir adı
-
[isim]
İç sürdürücü olarak kullanılan, beyaz renkli, suda az eriyen, hiçbir tadı olmayan, magnezyum oksidinin bir adı
- MERKEZİ
- ...
- GEODEZİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Yer yuvarlağının büyüklüğü ve biçimi ile ilgili ölçme yollarını ve haritaların yapılmasında temel değerleri veren bilim dalı
-
[isim]
Yer yuvarlağının büyüklüğü ve biçimi ile ilgili ölçme yollarını ve haritaların yapılmasında temel değerleri veren bilim dalı
- FANTEZİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Sonsuz, sınırsız hayal
-
Değişik heves, değişik beğeni, değişik düşünüş
- "Üstelik büyük bir taklit kabiliyeti ve fantezisi vardı." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[sıfat]
Süslü ve türü değişik olan
- "Yerinden doğrulmuş fantezi ipek çoraplarını, yeni gömleğini gururla göstererek. gülüyordu." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Serbest biçimli beste veya alaturkada serbest biçimli şarkı
-
[isim]
Sonsuz, sınırsız hayal
- AMNEZİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bellek yitimi
-
[isim]
Bellek yitimi
- ÖNSEZİ
-
-
[isim]
Hiçbir belirti yokken bir şeyin olacağını sezme, içe doğma, hissikablelvuku, basiret, altıncı duyu veya his
- "Bir önsezi benliğini derinden derine yokluyor kuruntusuna kapılmıştı." (Tarık Buğra)
-
Temellendirilmeyen duygu, verilmemiş olanın, bilinmeyenin, özellikle gelecekle ilgili olanın önceden duyulması
-
[isim]
Hiçbir belirti yokken bir şeyin olacağını sezme, içe doğma, hissikablelvuku, basiret, altıncı duyu veya his
- GÜVEZİ
- ...
- SEZİ
-
-
[isim]
Sezgi
-
[isim]
Sezgi
- GEZİ
-
-
[isim]
Ülkeler veya şehirler arasında yapılan uzun yolculuk, seyahat
-
Gezmek, görmek, eğlenmek amacıyla yapılan yolculuk
-
Gezilip hava alınacak yer
-
Gezinti yeri
- "İnönü gezisi. Taksim gezisi."
-
[isim]
Ülkeler veya şehirler arasında yapılan uzun yolculuk, seyahat