Sonunda et olan 8 harfli 78 kelime var. ET ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde et olan kelimeler listesine ya da başında et olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E T Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
ET, TE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KAVMİYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir kavmin kendine özgü özellikleri
-
Bir kimsenin bağlı olduğu kavme göre durumu
-
Kavme bağlılık
- "Ne anane ne mazi ne vatan ne kavmiyet tanırdı." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Bir kavmin kendine özgü özellikleri
- MİLLİYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Millete özgü olma veya millî olma durumu, ulusallık
- "Milliyet davası."
-
Bağlı bulunan millet, tabiiyet
- "Bu adamın milliyeti nedir?"
-
[isim]
Millete özgü olma veya millî olma durumu, ulusallık
- ALENİYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Açıklık
-
[isim]
Açıklık
- KUTSİYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kutsallık
-
[isim]
Kutsallık
- MESKENET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Miskinlik, beceriksizlik
-
Yoksulluk, fakirlik
-
[isim]
Miskinlik, beceriksizlik
- MUAVENET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yardım
- "Muavenetine ne kadar muhtacım, vicdan azabından nasıl perişanım, görmüyor musun?" (Atilla İlhan)
-
[isim]
Yardım
- ZİHNİYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Anlayış
- "İşte Cumhuriyet rejimine yaraşan zihniyet budur." (Orhan Seyfi Orhon)
-
[isim]
Anlayış
- MARKİZET
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bir çeşit ince ve çoğu kez çiçekli, pamuklu kumaş
-
[isim]
Bir çeşit ince ve çoğu kez çiçekli, pamuklu kumaş
- MUAFİYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ayrı tutulma, kendisine uygulanmama, bağışıklık
-
Bağışıklık
-
[isim]
Ayrı tutulma, kendisine uygulanmama, bağışıklık
- PODÖSÜET
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Yumuşak, yüzü ince havlı bir tür deri, süet
- "Potinlerim, altı rugan, üstü podösüet, yandan düğmeli olacak." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
[sıfat]
Bu deriden yapılmış olan
- "Podösüet ayakkabı."
-
[isim]
Yumuşak, yüzü ince havlı bir tür deri, süet
- ASABİYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Sinirlilik
-
[isim]
Sinirlilik
- TEVLİYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Vakıf mallarına bakma görevi
-
[isim]
Vakıf mallarına bakma görevi
- FAALİYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Çalışkanlık, çalışma, canlılık, hareket
- "İstasyonda bir faaliyet vardı." (Aka Gündüz)
- "Sendikalar siyasi amaç güdemezler, siyasi faaliyette bulunamazlar." (Anayasa)
-
İşler durumda olma, etkinlik
- "Casusların en çok faaliyet gösterdikleri liman da burasıydı." (Feridun Fazıl Tülbentçi)
- "Bir siyasi grup, başka cinsten bir faaliyete geçmiş görünüyordu." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Çalışkanlık, çalışma, canlılık, hareket
- İZAFİYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Görelilik
-
[isim]
Görelilik
- MEMLEKET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir devletin egemenliği altında bulunan toprakların bütünü, ülke
- "Memleketin dâhilinde iktidara sahip olanlar, gaflet ve dalalet ve hatta hıyanet içinde olabilirler." (Atatürk)
-
Bir kimsenin doğup büyüdüğü yer, şehir, yurt
- "Memleket isterim / Ne başta dert ne gönülde hasret olsun." (Cahit Sıtkı Tarancı)
-
İklim ve üretim bakımından ele alınan bölge
- "Lübnan; portakal, turuncu, hurma ve muz memleketiydi." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Bir devletin egemenliği altında bulunan toprakların bütünü, ülke
- ZÜRRİYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Döl, soy sop, sulp
-
Çocuk
-
[isim]
Döl, soy sop, sulp
- MEZELLET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Alçalma, bayağılaşma
-
[isim]
Alçalma, bayağılaşma
- İSKERLET
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Dikenli salyangoz
-
[isim]
Dikenli salyangoz
- MEFHARET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Övünme, övünce, iftihar etme
-
[isim]
Övünme, övünce, iftihar etme
- İLELEBET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Sonsuza değin, sürgit
- "Ey Türk gençliği! Birinci vazifen; Türk istiklalini, Türk cumhuriyetini, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir." (Atatürk)
-
[zarf]
Sonsuza değin, sürgit