Sonunda et olan 8 harfli 78 kelime var. ET ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde et olan kelimeler listesine ya da başında et olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E T Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
ET, TE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- İZAFİYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Görelilik
-
[isim]
Görelilik
- ENANİYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bencillik
-
[isim]
Bencillik
- EZELİYET
- ...
- MUADELET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Eşitlik, denklik, eş değerlik
-
[isim]
Eşitlik, denklik, eş değerlik
- HÜRRİYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Özgürlük
- "Kadınlara erkeklerden ziyade hürriyet verilmesi taraftarıyım!" (Ömer Seyfettin)
-
[isim]
Özgürlük
- UBUDİYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kulluk
-
[isim]
Kulluk
- ZİHNİYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Anlayış
- "İşte Cumhuriyet rejimine yaraşan zihniyet budur." (Orhan Seyfi Orhon)
-
[isim]
Anlayış
- TROTİNET
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bir ayakla üzerine binilip öbür ayakla yeri teperek yol alınan ve bir yönetme kolu ile arka arkaya iki tekerleği bulunan çocuk oyuncağı
-
[isim]
Bir ayakla üzerine binilip öbür ayakla yeri teperek yol alınan ve bir yönetme kolu ile arka arkaya iki tekerleği bulunan çocuk oyuncağı
- MEYMENET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İyi nitelik, uğur, hayır, bereket
-
[isim]
İyi nitelik, uğur, hayır, bereket
- MEŞVERET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir konu hakkında birinin düşüncesini sorma, danışma
- "Ne kadar hükûmetler varsa meşveret usulüne kabul etmiş." (Ömer Seyfettin)
-
İki veya daha fazla kişinin birbiriyle fikir alışverişinde bulunması
-
[isim]
Bir konu hakkında birinin düşüncesini sorma, danışma
- CETBECET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Atalardan beri, soyca
- "Zanaatını sorduklarında cetbecet kayıkçıyız dersin." (Haldun Taner)
-
[zarf]
Atalardan beri, soyca
- MUHABBET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Sevgi
- "Mutfakta onlara yemek, kahvaltı hazırlanırken yukarıda her akşamdan fazla bir muhabbet havası esiyordu." (Halide Edip Adıvar)
- "Bir geçitten ziyade bir toplantı yeri. Mahalle orada muhabbet eder, konuşur, kavga eder." (Halide Edip Adıvar)
-
Dostça konuşma, yârenlik
- "Karın doyuracak değiliz, maksat biraz muhabbet olsun." (Necati Cumalı)
-
[isim]
Sevgi
- ADEMİYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yokluk
-
[isim]
Yokluk
- GAYBUBET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yokluk
- "Gaybubeti sırasında geçen hadiselere dair tafsilatı bir kere de kulaklarıyla dinlemek istiyor." (Feridun Fazıl Tülbentçi)
- "Neveser, bir müddet gaybubet etmeyelim." (Atilla İlhan)
-
[isim]
Yokluk
- ULUHİYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Tanrılık sıfatı, Allahlık vasfı
- "Gerçek Tanrı'nın yolunu bulamayanlar tabiatıyla birtakım düzme uluhiyetlere doğru saparlar." (Halide Edip Adıvar)
-
[isim]
Tanrılık sıfatı, Allahlık vasfı
- MESKENET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Miskinlik, beceriksizlik
-
Yoksulluk, fakirlik
-
[isim]
Miskinlik, beceriksizlik
- ACİLİYET
- ...
- MESERRET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Sevinç
- "Arabacı birdenbire meserretle bağırdı." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Sevinç
- SIHRİYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Evlenme sonucu oluşan yakınlık, akrabalık, dünürlük, hısımlık
- "Süleyman Şah, kurtuluşu Osman Oğulları ile sıhriyet peyda etmekte görüyordu." (Feridun Fazıl Tülbentçi)
-
[isim]
Evlenme sonucu oluşan yakınlık, akrabalık, dünürlük, hısımlık
- İNTERNET
- ...