Sonunda el olan 5 harfli 69 kelime var. EL ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde el olan kelimeler listesine ya da başında el olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

E L Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

EL, LE

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

MİSEL

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Koloit iyonlarında molekül yığılmasından oluşan ve yalnız başına koloidin bütün niteliğini taşıdığı kabul edilen bölüm

TÖZEL

  1. [sıfat] Tözle ilgili

TEYEL

  1. [isim] Seyrek ve eğreti dikiş

TÜNEL

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Bir yandan öbür yana geçebilmek için yer altında, genellikle dağların içinde açılan yol
    • "Dağların içinde bir tren gidiyor. Bak! Tam tünele girmek üzere." (Sait Faik Abasıyanık)
  2. Çevresi kapalı yol
    • "Polisler, fotoğrafçılar çıkış tüneline doğru birikirler." (Haldun Taner)

TİKEL

  1. [sıfat] Cüzi, kısmi
    • "Bizim sinemamıza getirdiği özel, tikel duyarlığın sanki ayırtında bile değildi." (Selim İleri)
  2. Bir türün bütün bireylerine değil de bir veya birkaç bireyine ilişkin olan, cüzi, tümel karşıtı

EÇHEL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Çok cahil, çok bilgisiz olan

KEVEL

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Kuzu veya koyun postundan yapılmış kürk

ÜSTEL

  1. [sıfat] Üstü olan

MOTEL

Kelime Kökeni : İngilizce

  1. [isim] Motorlu taşıtlarla yolculuk edenlerin barınmalarını, arabalarını park etmelerini ve başka gereksinimlerini karşılamak için işlek kara yolları üzerinde yapılmış otel

DÖNEL

  1. [sıfat] Kendi ekseni çevresinde dönerek oluşmuş
    • "Dönel koni. Dönel silindir."

HAMEL
...
GÜZEL

  1. [sıfat] Göze ve kulağa hoş gelen, hayranlık uyandıran, çirkin karşıtı
    • "Güzel kız. Güzel çiçek."
    • "Yalının en güzel odası bizimdi."
    • "Güzel ne güzel olmuşsun / Görülmeyi görülmeyi." (Karacaoğlan)
    • "Yüzüne bakmazmış o güzelim ağır eşyanın." (Peyami Safa)
  2. İyi, hoş
    • "Güzel şey canım, milletvekili olmak!" (Çetin Altan)
  3. Beklenene uygun düşen ve başarı düşüncesi uyandıran
    • "Güzel bir fırsat."
  4. Soyluluk ve ahlaki üstünlük düşüncesi uyandıran
    • "Güzel duygular. Güzel hareketler."
  5. Görgü kurallarına uygun olan
  6. Sakin, hoş (hava)
    • "Güzel bir gece."
  7. Okşayıcı, aldatıcı, kandırıcı
    • "Güzel vaatler."
  8. Pek iyi, doğru
    • "Güzel güzel amma!"
  9. [isim] Güzel kız veya kadın
  10. [isim] Güzellik kraliçesi
  11. [zarf] Hoşa giden, beğenilen, iyi, doğru bir biçimde
    • "Güzel konuştu."

TÜREL

  1. [sıfat] Türe ile ilgili olan, hukuki

ÇEKEL

  1. [isim] Küçük çapa
  2. Üvendirenin alt ucunda bulunan, pulluğa yapışan toprağı ayırmaya yarayan demir bölüm

MİLEL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Milletler, uluslar

MODEL

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Resim, heykel vb. yapılırken baka baka benzetilmeye çalışılan nesne veya kimse, örnek
  2. Bir özelliği olan nesne veya kişi
    • "Sadakat modeli."
    • "Bir tuğla işçisi kerpiç kalıbını kapmış, karısının sırtında model çıkarmış, kadın ciyak ciyak." (Aka Gündüz)
  3. Biçim
    • "Bu elbisenin modelini beğenmedim."
  4. Giysi örnekleri içinde toplayan dergi
    • "Bu biçimi modelden aldık."
  5. Otomobil vb.nde tip
    • "Eski mi eski, otuz dokuz model bir taksisi vardı." (Necati Cumalı)
  6. Benzer, örnek
    • "Bu çocuk babasının küçük bir modeli."
  7. Örnek olmaya değer kimse veya şey
  8. Manken
    • "Paris'in en son, en pahalı modelleri gibi giyinmişler." (Refik Halit Karay)

EVSEL

  1. [sıfat] Evle ilgili
    • "Evsel atıklar."

LAMEL

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Mikroskopla yapılan incelemede bazen lamların üstüne kapatılan dört köşe, küçük ve ince cam parçası
  2. Çok ince tabaka

TEKEL

  1. [isim] Bir malın yapımının yalnızca bir kuruluşun elinde bulunduğu durum, inhisar, monopol
    • "Türkiye'de bazı içkiler tekel maddeleridir."
  2. Devletin herhangi bir üretim alanını elinde tutması, satışı tek elden yönetmesi ve fiyata hâkim olması durumu, inhisar, monopol
  3. Bir kişi veya kuruluşun herhangi bir alanda kazandığı büyük güç
    • "Özel yalıların tekelinden kurtarılan yeni kıyılar da halkın denizle buluşmasını sağlayacak." (Haldun Taner)

DÜBEL

Kelime Kökeni : Almanca

  1. [isim] Vidanın daha sağlam yerleşmesi için duvarlarda açılan deliğe önceden çakılan plastik yuva
  2. 4-20 mm çaplarında, uçları yarık ve tırtıllı, baş tarafı uca doğru daralan delikli, orta sert veya sert plastikten yapılmış özel kavela

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü