Başında el olan 8 harfli 19 kelime var. El ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde el olan kelimeler listesine ya da sonu el ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında el bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E L Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
EL, LE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ELEKLEME
-
-
[isim]
Eleklemek işi
-
[isim]
Eleklemek işi
- ELZEMLİK
- ...
- ELEKTRON
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bütün atomlarda bulunan negatif yüke sahip temel parçacık, pozitron karşıtı
-
[isim]
Bütün atomlarda bulunan negatif yüke sahip temel parçacık, pozitron karşıtı
- ELLENMEK
-
-
[nsz]
Bir şeye elle dokunulmak
-
[nsz]
Bir şeye elle dokunulmak
- ELİPSOİT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Elipse benzeyen
-
[isim]
Bir elipsin kendi ekseni etrafında döndürülmesiyle oluşan cismin biçimi
-
[sıfat]
Elipse benzeyen
- ELLETMEK
-
-
[-i]
Elleme işini yaptırmak
-
[-i]
Elleme işini yaptırmak
- ELEKTROT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bir elektrolitin içine daldırılan iki iletken çubuktan her biri, bunların artısına anot, eksisine katot denir
-
[isim]
Bir elektrolitin içine daldırılan iki iletken çubuktan her biri, bunların artısına anot, eksisine katot denir
- ELASTİKİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Esnek
-
[sıfat]
Esnek
- ELVERMEK
-
-
[nsz]
Yetmek, yetecek kadar olmak
- "Bu kadar bana elverir."
- "Elverir ki bir gün bana, derinden, / Ta derinden bir gün bana "Gel" desin"." (Ahmet Kutsi Tecer)
-
Uygun gelmek
- "O her vakit, benim zaman elverirse pek çok çalışabileceğimi söyler." (Memduh Şevket Esendal)
-
[nsz]
Yetmek, yetecek kadar olmak
- ELEŞKİRT
- ...
- ELLEŞMEK
-
-
[-le]
Elle dokunmak
-
Elle itişerek şakalaşmak
-
Alışverişte, alanla satan birbirlerinin ellerini tutup sıkarak uzlaşmak
-
Birbirinin elini sıkarak güç denemesi yapmak
-
El sıkarak selamlaşmak
-
Ağır bir yükü kaldırmak için birkaç kişi birden tutmak
-
Birine dokunacak söz söylemek
-
Yardımlaşmak
-
[-le]
Elle dokunmak
- ELAZIĞLI
- ...
- ELBİSTAN
- ...
- ELBİSELİ
-
-
[sıfat]
Elbisesi olan, giyinik
-
[sıfat]
Elbisesi olan, giyinik
- ELEŞTİRİ
-
-
[isim]
Bir insanı, bir eseri, bir konuyu doğru ve yanlış yanlarını bulup göstermek amacıyla inceleme işi, tenkit
- "Fırkacılık, karşıya sövüp saymadan çamur atmadan çok önce hatta karşıyı eleştiriden önce, kendi ilke ve amaçlarını, uygulama yöntemlerini anlatmak olmalıydı." (Tarık Buğra)
-
Bir edebiyat veya sanat eserini her yönüyle anlaşılmasını sağlamak ve değerlendirmek amacıyla yazılan yazı türü, tenkit, kritik
-
Özellikle bilginin temellerini ve doğruluk durumunu inceleme, sınama, yargılama
- "Zengin seçenekleri dinlerken siz de muhayyilenizi, eleştiri bilincinizi bilemiş olurdunuz." (Haldun Taner)
-
[isim]
Bir insanı, bir eseri, bir konuyu doğru ve yanlış yanlarını bulup göstermek amacıyla inceleme işi, tenkit
- ELMASİYE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Dondurulmuş meyve suyundan yapılan bir tür pelte
-
[isim]
Dondurulmuş meyve suyundan yapılan bir tür pelte
- ELEKTRİK
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Maddenin elektron, pozitron, proton vb. parçacıklarının hareketleriyle ortaya çıkan enerji türü
- "Ondan hemen ayrılıp elektriği yaktı." (Tarık Buğra)
-
Bu enerjinin gündelik hayatta kullanılan biçimi
-
Bu enerjiden elde edilen aydınlanma
-
Fiziğin, bu enerji ile oluşan olaylarını inceleyen kolu
-
Çarpıcılık, cazibe, canlılık
- "Ufak tefek ama şimdiden elektriği öbürkülerden başka, yırtıkça bir kız var içlerinde." (Haldun Taner)
-
[isim]
Maddenin elektron, pozitron, proton vb. parçacıklarının hareketleriyle ortaya çıkan enerji türü
- ELEMESİZ
- ...
- ELEMANLI
- ...