Sonunda e olan 5 harfli 508 kelime var. E harfi ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde e harfi olan kelimeler listesine ya da başında e harfi olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

ARİFE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Belirli bir günün, olayın bir önceki günü veya ona yakın günler, ön gün
    • "Bazı ramazan ve bayram arifelerinde teyzelerim beni Eyüp'teki aile mezarlığına götürürlerdi." (Reşat Nuri Güntekin)

MASKE

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Boyalı karton, kumaş veya plastikten yapılan ve başkalarınca tanınmamak için yüze geçirilerek kullanılan yapma yüz
    • "Yüzlerinden yalancı maskeleri sıyırmak, hiçlikleri meydana çıkarmak Çalıkuşu'nun en büyük eğlencesiydi." (Reşat Nuri Güntekin)
  2. Korunmak için özel olarak yapılıp yüze geçirilen şey
    • "Gaz maskesi."
  3. Yüz ve boyun güzelliği için cilde sürülen krem, macun vb. şeyler
  4. Gerçek duyguları veya bir şeyin gerçek görünüşünü gizleyen aldatıcı görünüş, davranış
    • "Hayırseverlik maskesiyle kendi çıkarını yürütüyor."
  5. Kişinin oynadığı rol veya hem kendisine hem de çevresine karşı takındığı davranış

NEBZE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Az şey, az

TENGE

  1. [isim] Kazakistan para birimi

DİKME

  1. [isim] Dikmek işi
  2. Ahşap yapılarda pencere ve kapı yanlarına dikilen direklerden her biri
  3. Bir evde aileyi sürdürecek olan tek çocuk
  4. Ağaç, direk
  5. Fidan, yeni dikilmiş fidan
  6. Yük kaldırmakta kullanılan bir direkli maçuna
  7. Dikey olan doğru veya düzlem, amut

HAYBE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Boş, işe yaramaz, anlamsız iş

EGALE
...
FİDYE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Tutsak edilen veya rehin alınan bir kimsenin serbest bırakılması için istenen para, kurtulmalık, fidyeinecat
    • "Baskı altında tutulduğunu bilip fidye vaat ederek seni kaçıracak birini aramışım." (Kemal Bilbaşar)

DİKÇE

  1. [zarf] Dik olarak, diklemesine
    • "Daha dikçe dursa çenesini daha az oynatsa, diyordu." (Falih Rıfkı Atay)
  2. Derinden
    • "Dikçe nefes bile alınmayacak." (Ahmet Mithat)

KEMRE

  1. [isim] Gübre, tezek
  2. Deride kalınlaşmış kir tabakası
  3. Başta olan kepek

LEHÇE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bir dilin tarihsel, bölgesel, siyasal sebeplerden dolayı ses, yapı ve söz dizimi özellikleriyle ayrılan kolu, diyalekt
  2. Konuşma tarzı
    • "Onun lehçesine aşina olanlara göre gayet derin hikmet, pek ince manalar taşırdı." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

LEVYE

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Bir mekanizmanın kumanda kolu
  2. Bir şeyi yerinden oynatmak, kaldırmak, harekete geçirmek, gevşetmek vb. için kullanılan, kaldıraca benzer araç
    • "Sonra bir el çekti gemiyi tezgâhtan ayıracak levyeyi." (Çetin Altan)

DÖKME

  1. [isim] Dökmek işi
  2. [sıfat] Bir yerden bir yere dökülen, aktarılan
    • "Dökme su."
  3. [sıfat] Kapların içinde olmayan, yığın biçiminde ortaya dökülmüş olan
    • "Dökme buğday. Dökme portakal. Dökme çimento."
  4. [sıfat] Kalıba dökülmek yoluyla yapılmış
    • "Dökme soba."

HÜCRE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] İnce bir zar içindeki protoplazma ve çekirdekten oluşmuş, bir organizmanın yapı ve görev bakımlarından en küçük birliği, göze
  2. Küçük oda
  3. Tutukluların veya hükümlülerin yalnız olarak kapatıldıkları küçük oda
    • "Sonunda hücresine götürdüler de boylu boyunca uzanabildi." (Sait Faik Abasıyanık)
  4. Siyasi bir inançla gizli olarak çalışan bir örgütün genellikle aynı yerde çalışanlarının oluşturduğu topluluk

ANİME

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Japon çizgi filmi

ÇÖZME

  1. [isim] Çözmek işi
    • "Öncülüğünün bağlarını çözmeye çalışıyordu." (Sait Faik Abasıyanık)
  2. El tezgâhlarında dokunan, genellikle yatak, yorgan çarşafı yapmakta kullanılan ince bez

HÜLLE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Medeni Kanun'un kabulünden önce, kocasından üç kez boşanan kadının, yine eski kocasıyla evlenebilmesi için yabancı bir erkeğe bir günlüğüne nikâh edilmesi

KEPÇE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Sulu yiyecekleri karıştırmaya ve dağıtmaya yarayan, uzun saplı, yuvarlak ve derince kaşık
    • "Tahta kaşık ve kepçe yontar, geçimini bunları satarak sağlardı." (Nezihe Araz)
  2. [sıfat] Bu kaşığın alabildiği miktarda olan
    • "Tabağına iki kepçe çorba koydu."
  3. Erimiş madeni kalıba dökmek için kullanılan büyük kaşık
  4. Saplı bir çembere geçirilmiş olan, balık veya kelebek tutmada kullanılan ağ
  5. Tahıl, kömür, kum vb.nin yüklenip boşaltılmasında kullanılan, iki veya daha çok çeneden oluşmuş motorlu araç
  6. [sıfat] Bu aracın alabildiği miktarda olan
  7. Gemilerde, ortasında dümenevi bulunan yuvarlak kıç çıkıntısı
  8. Güreşte hasmın arkasından bacakları arasına el sokma oyunu

DUBLE

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Belirli miktarın veya büyüklüğün iki katı
    • "İçi öyle yanıyordu ki elinde olmadan buğulu bira dubleleri, bardak çatlatan nar şerbetleri kuruyor." (Atilla İlhan)
  2. Giysilerin iç bölümüne geçirilip kumaşla birlikte dikilen astar veya giysilerin içine ayrı olarak giyilen giyecek
  3. [sıfat] Bir kadeh miktarında olan
  4. [sıfat] İkili, gidiş ve gelişi ayrılmış (yol)

HARBE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kısa mızrak
  2. Harbi

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü