Başında e olan 7 harfli 339 kelime var. E harfi ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde e harfi olan kelimeler listesine ya da sonu e harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında e bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- EVLENME
-
-
[isim]
Evlenmek işi, izdivaç
- "Ama bu evlenmesinden şimdi pek pişmandır." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
[isim]
Evlenmek işi, izdivaç
- EKŞİMİK
-
-
[isim]
Yağı alınmış sütten yapılan peynir, kesmik, çökelek
-
[isim]
Yağı alınmış sütten yapılan peynir, kesmik, çökelek
- ERBİYUM
-
Kelime Kökeni : Latince
-
[isim]
Atom numarası 68, atom ağırlığı 167,2 olan, tabiatta çok az bulunan, uygulama alanı olmayan bir element (simgesi Er)
-
[isim]
Atom numarası 68, atom ağırlığı 167,2 olan, tabiatta çok az bulunan, uygulama alanı olmayan bir element (simgesi Er)
- ERGÜRME
-
-
[isim]
Ergürmek işi
-
[isim]
Ergürmek işi
- ETKİNCİ
-
-
Etkincilik taraftarı kimse
-
Etkincilik taraftarı kimse
- EMLEMEK
-
-
[-i]
İlaç sürmek, ilaç vermek
-
[-i]
İlaç sürmek, ilaç vermek
- ENTROPİ
-
Kelime Kökeni : Yunanca
-
[isim]
İstatistik kurallarına göre yönlendirilen bir haber kaynağının haber içeriklerinin oranı
-
[isim]
İstatistik kurallarına göre yönlendirilen bir haber kaynağının haber içeriklerinin oranı
- ERKİNCİ
-
-
Liberal
-
Liberal
- EŞEYSİZ
-
-
[sıfat]
Eşeyi olmayan, cinsliksiz
-
[sıfat]
Eşeyi olmayan, cinsliksiz
- ESKİMEK
-
-
[nsz]
Eski duruma gelmek
- "Artık eskidiğimiz için evde de pek telaş etmezler." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Yıpranmak
- "Yerde değerli ama artık eskimiş bir halı." (Tarık Buğra)
-
Yaşlanmak
-
[nsz]
Eski duruma gelmek
- EĞDİRME
-
-
[isim]
Eğdirmek işi
-
[isim]
Eğdirmek işi
- EKŞİTME
-
-
[isim]
Ekşitmek işi
-
[isim]
Ekşitmek işi
- ELLEŞME
-
-
[isim]
Elleşmek işi
-
[isim]
Elleşmek işi
- EGZOZCU
-
-
[isim]
Taşıtlarda egzoz düzenini yapan veya onaran usta
-
[isim]
Taşıtlarda egzoz düzenini yapan veya onaran usta
- EDİLGEN
-
-
[sıfat]
Yapılan işten etkilenen, pasif, etken karşıtı
-
[isim]
Edilgen fiil
-
[sıfat]
Yapılan işten etkilenen, pasif, etken karşıtı
- ERSELİK
-
-
[sıfat]
Er dişi
-
[sıfat]
Er dişi
- ESKİCİL
- ...
- ETEKLİK
-
-
[isim]
Etek
- "O irmik kokulu neftî bluzuyla vanilya kokulu gri etekliğini giyerdi." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Bir şeyin aşağıya doğru uzanan yüzü
- "Davlumbazın etekliği."
-
[sıfat]
Etek yapmaya elverişli (kumaş)
-
[isim]
Etek
- EVİRTİK
-
-
[sıfat]
Evirtime uğramış
-
[sıfat]
Evirtime uğramış
- EĞİRMEK
-
-
[-i]
Yün, pamuk vb.ni iğ ile büküp iplik durumuna getirmek
-
[-i]
Yün, pamuk vb.ni iğ ile büküp iplik durumuna getirmek