Başında dür olan 38 kelime var. Dür ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde dür olan kelimeler listesine ya da sonu dür ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında dür bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
DÜRTÜŞTÜRMEK
DÜRTÜKLEMEK, DÜRTÜŞLEMEK, DÜRTÜŞTÜRME
DÜREBİLMEK, DÜRTELEMEK, DÜRTÜKLEME, DÜRTÜŞLEME, DÜRÜMCÜLÜK, DÜRÜMLEMEK
DÜREBİLME, DÜRTELEME, DÜRTÜLMEK, DÜRTÜŞMEK, DÜRÜMLEME, DÜRÜSTLÜK
DÜRBÜNLÜ, DÜRTÜLME, DÜRTÜŞME, DÜRÜLMEK
DÜRMECE, DÜRTMEK, DÜRÜLME, DÜRÜLÜŞ, DÜRÜMCÜ
DÜRBÜN, DÜRMEK, DÜRTME, DÜRTÜŞ, DÜRÜLÜ, DÜRÜST, DÜRÜŞT
DÜRME, DÜRTÜ, DÜRÜM, DÜRZİ, DÜRZÜ
DÜRÜ
D R Ü Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
DÜ
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- DÜRTÜŞTÜRMEK
-
-
[-i]
Kısa aralıklarla sık sık dürtmek
-
[-i]
Kısa aralıklarla sık sık dürtmek
- DÜRTÜŞTÜRME
-
-
[isim]
Dürtüştürmek işi
-
[isim]
Dürtüştürmek işi
- DÜRTÜŞLEMEK
-
-
[-i]
Birkaç kez dürtmek
- "Neden sonra dalmışız. Dürtüşleyerek uyandırdılar." (Refik Halit Karay)
-
[-i]
Birkaç kez dürtmek
- DÜRTÜKLEMEK
-
-
[-i]
Üst üste birkaç kez dürtmek
-
Birini uyarmak veya kışkırtmak
- "Yalnızlık konusunu, insanı dürtükleyecek biçimde ortaya koyan yazarlar da var." (Selâhattin Hilav)
-
[-i]
Üst üste birkaç kez dürtmek
- DÜRÜMLEMEK
-
-
[-i]
Dürüm biçiminde sarmak, kıvırmak
- "Deri gibi sert, yayvan tandır ekmeğine alışmıştı; yer sofrasında bunu kaşık, çatal yerine dürümleyerek kullanmayı beceriyordu." (Refik Halit Karay)
-
[-i]
Dürüm biçiminde sarmak, kıvırmak
- DÜRTELEMEK
-
-
[-i]
Dürter gibi yapmak, hafifçe dürtmek
-
[-i]
Dürter gibi yapmak, hafifçe dürtmek
- DÜRTÜKLEME
-
-
[isim]
Dürtüklemek, işi
-
[isim]
Dürtüklemek, işi
- DÜRTÜŞLEME
-
-
[isim]
Dürtüşlemek işi
-
[isim]
Dürtüşlemek işi
- DÜRÜMCÜLÜK
- ...
- DÜREBİLMEK
- ...
- DÜRÜMLEME
-
-
[isim]
Dürümlemek işi
-
[isim]
Dürümlemek işi
- DÜREBİLME
- ...
- DÜRÜSTLÜK
-
-
[isim]
Doğruluk
- "Onlardan aynı bağlılığı ve dürüstlüğü beklermiş." (Haldun Taner)
-
[isim]
Doğruluk
- DÜRTÜLMEK
-
-
[nsz]
Dürtme işine konu olmak veya dürtme işi yapılmak
-
[nsz]
Dürtme işine konu olmak veya dürtme işi yapılmak
- DÜRTELEME
-
-
[isim]
Dürtelemek işi
-
[isim]
Dürtelemek işi
- DÜRTÜŞMEK
-
-
[nsz]
Birbirini dürtmek
-
[nsz]
Birbirini dürtmek
- DÜRBÜNLÜ
-
-
[sıfat]
Dürbünü olan
- "... kalabalıktan kimse kalmamış: Dürbünlü çocuklar da görünmüyor." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[sıfat]
Dürbünü olan
- DÜRÜLMEK
-
-
[nsz]
Dürme işine konu olmak veya dürme işi yapılmak
- "Faytonun köşesinde dürülmüş, bağlanmış bir bohça gibidir." (Aka Gündüz)
-
Bükülmek
-
Toplanmak, sarılmak, katlanmak
-
[nsz]
Dürme işine konu olmak veya dürme işi yapılmak
- DÜRTÜŞME
-
-
[isim]
Dürtüşmek işi
-
[isim]
Dürtüşmek işi
- DÜRTÜLME
-
-
[isim]
Dürtülmek işi
-
[isim]
Dürtülmek işi