Başında du olan 8 harfli 34 kelime var. Du ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde du olan kelimeler listesine ya da sonu du ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında du bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

DUDAKSIL

  1. [sıfat] Boğumlanma noktası dudaklarda bulunan (ses)
    • "p dudaksıl sestir."

DUYARSIZ

  1. [sıfat] Duyarlı olmayan
    • "Kızın bir beton duvarı gibi duyarsız ve sert gözlerine bakıyor." (Ayşe Kulin)

DUYULMAK

  1. [nsz] Duyma işine konu olmak
    • "Arada bir, küçük dalgaların kâh gülüştükleri, kâh ağlaştıkları duyulur." (Abdülhak Şinasi Hisar)

DUHULİYE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Giriş ücreti
    • "On kuruş duhuliyeyi toslayıp o da içeri girdi." (Haldun Taner)

DUMANSIZ

  1. [sıfat] Dumanı olmayan, duman çıkarmayan
    • "Dumansız barut."

DURULAMA

  1. [isim] Durulamak işi

DURALAMA

  1. [isim] Duralamak durumu

DUYGUDAŞ

  1. [isim] Bir konuda duyguları diğer bir kişiyle aynı olan kimse
  2. Üyesi olmadığı hâlde bir partinin, bir kuruluşun görüşlerini benimseyen veya bir görüşü, bir öğretiyi, bir akımı tutan kimse, sempatizan

DUYUMSAL

  1. [sıfat] Duyu organları ile ilgili
    • "Duyumsal sinirler. İşitme, duyumsal bir görevdir."
  2. Duyuma ait, duyumla ilgili
    • "Nihayet toplumsal çöküşün birey üzerinde yarattığı düşünsel, duyumsal karmaşaya geçilir." (Selim İleri)

DUBARACI

  1. [sıfat] Oyunla, hileyle, aldatmacayla, düzenle iş gören (kimse), düzenci

DUYUÜSTÜ

  1. [sıfat] Duyularla verilmeyen
  2. Algılama yoluyla değil, düşünme ile kavranan

DURULMAK

  1. [nsz] Duru duruma gelmek
    • "Bulanık su duruldu."
  2. Gürültü, kımıldanış, karışıklık, yağış, yel dinmek, sükûn bulmak
    • "Kar ve fırtına durulmuş, hava birden açıvermişti." (Haldun Taner)
  3. Uslanmak, sakinleşmek
    • "Canı yanan kısrak acı bir kişneme salıverdikten sonra birdenbire duruldu." (Haldun Taner)

DUYUMSUZ

  1. [sıfat] Duyumu olmayan

DUYGUSUZ

  1. [sıfat] Duygusu, duyarlığı olmayan, hissiz
    • "Alığa döndüm, bir çuval pamuk kadar duygusuzum." (Aka Gündüz)
  2. Katı yürekli, umursamaz, hissiz
    • "Sakin hatta donuk, bütün durumlarda duygusuz görünür o..." (Tarık Buğra)

DURDURUŞ

  1. [isim] Durdurma işi veya biçimi

DURUKLUK

  1. [isim] Duruk olma durumu

DURALLIK

  1. [isim] Dural olma durumu
    • "Hayatımızın o dönemlerdeki durallığı, biteviyeliği, romanı toplumumuzdan uzak tutmuştur." (Selim İleri)

DURAKSIZ

  1. [zarf] Otobüs mola vermeden, duraklarda durmadan (gitmek)
  2. [sıfat] Hareketli, oynak
    • "Benim için kullanılan bu duraksız sözcüğünün İstanbul Türkçesinde kullanılmadığını neden sonra öğrendim." (Azra Erhat)

DUVAKSIZ

  1. [sıfat] Duvağı olmayan

DURDURMA

  1. [isim] Durdurmak işi

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü