Başında do olan 5 harfli 38 kelime var. Do ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde do olan kelimeler listesine ya da sonu do ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında do bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

D O Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

DO, OD

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

DOĞUŞ

  1. [isim] Doğma işi veya biçimi
    • "Senelerden beri güneşin doğuşunu seyretmedim." (Sait Faik Abasıyanık)

DORUM

  1. [isim] Deve yavrusu

DOLMA

  1. [isim] Dolmak işi
  2. Tavuk, kuzu gibi hayvanların veya biber, domates vb. sebzelerin içine pirinç ve başka şeyler doldurularak pişirilen yemek
  3. [sıfat] Doldurularak yapılan
    • "Dolma arazi."
  4. Yalan, hile, dalavere
  5. Üç sigara kâğıdına bolca sarılmış esrar
    • "Oturalım şuraya da dolmamızı içelim, belki bir şeyler buluruz." (Muzaffer Uyguner)

DOYMA

  1. [isim] Doymak işi
  2. Yeğinliği gittikçe artırılan bir manyetik alanın içindeki bir çelik çubuğun alabileceği en çok manyetizmayı almış olması
    • "Tungstenli iyi bir çelik 15000 gauss miktarında manyetizma ile doyma durumuna gelir."
  3. Bir gazın, belli bir sıcaklıkta o sıcaklığa özgü olan en büyük basınç altında bulunması
  4. Bir sıvının içinde belli bir cisimden eriyebilecek en çok miktarın erimiş bulunması, işba

DOĞAL

  1. [sıfat] Doğada olan, doğada bulunan
    • "Doğal olarak kendisinin de o bir adımdan daha çok yaklaşmasına izin vermiyordu." (Necati Cumalı)
  2. Doğada rastlandığı gibi, doğaya uygun olan, doğa güçlerine, kurallarına uyan, tabii, natürel
  3. Kendiliğinden olan, insan eliyle yapılmamış, yapay karşıtı
    • "Doğal liman. Doğal sınır."
  4. Yapmacık olmayan
  5. Olağan, alışılmış, her zamanki gibi olan, beklenildiği gibi
  6. Sağduyuya, mantığa, olağan düzene uygun olan
  7. Katıksız, saf

DONMA

  1. [isim] Donmak işi

DONRA

  1. [isim] Saç kepeği, kaş konağı
  2. Kalınlaşmış, tabaka durumuna gelmiş kir

DOZAJ

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Dozu ayarlama
  2. Düzem

DOLAM

  1. [isim] Dolama işinin her defası
    • "Bu sargı ancak üç dolam dolanabilir."
  2. [sıfat] Bir kez dolanacak miktarda olan
    • "Beş dolam kuşak."

DOĞMA

  1. [isim] Doğmak durumu
  2. Dünyaya gelme
    • "Fatma'dan doğma."
  3. [sıfat] Doğmuş
    • "Vücut, sıtma nöbeti gibi sıcakla soğuğun karışmasından doğma garip ürpertilerle titriyordu." (Reşat Nuri Güntekin)

DORUK

  1. [isim] Dağ, ağaç vb. yüksek şeylerin tepesi, en yüksek yeri, zirve, şahika
  2. En üstün başarı düzeyi
    • "Dorukta yalnız kalmak ve doruktan başlamak ne kadar da zormuş meğer." (Tarık Buğra)
  3. Heyecan, sevinç, coşku vb. duygularda ulaşılan en üst nokta

DOMUZ

  1. [isim] Çift parmaklılardan, eti ve yağı için beslenen evcil hayvan (Susacrofa domestica)
    • "Şişmanlıyorum, neden yine bir domuz gibi tıkındım?" (Atilla İlhan)
  2. Hain, aksi, ters, inatçı kimse
    • "Domuzun malı için can tüketmeye mi geldik dünyaya?" (Refik Halit Karay)
    • "Domuz gibi bilir ama söylemez!"

DOLUŞ

  1. [isim] Dolma işi veya biçimi

DOLAY

  1. [isim] Bir yeri saran başka yerlerin bütünü, çevre, havali, etraf
    • "Yaratma heyecanı içinde yorulma denen şey onun dolayına uğramazdı." (Haldun Taner)

DOYUŞ

  1. [isim] Doyma işi veya biçimi

DOĞUM

  1. [isim] Doğma işi, tevellüt, veladet
  2. Bir kimsenin doğduğu yıl

DORSE

Kelime Kökeni : İngilizce

  1. [isim] Taşıma araçlarındaki kasa

DONÖR

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Verici

DOZER

Kelime Kökeni : İngilizce

  1. [isim] Tırtıllı veya lastik tekerlekli yol yapım makinesi, buldozer, yoldüzler

DONUK

  1. [sıfat] Parlaklığı olmayan, mat
    • "Donuk yıldızlar gökte titreşir." (Necati Cumalı)
  2. Canlılığı olmayan, fersiz (göz)
    • "Bakarsınız donuk bakışlı, alık suratlı bir adam onların elinde bir dâhi çehresi alıvermiş." (Haldun Taner)
  3. Canlılığı az olan, durgun, uyuşuk (kimse)
    • "Donuk bir adam."

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü