Başında do olan 10 harfli 80 kelime var. Do ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde do olan kelimeler listesine ya da sonu do ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında do bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

D O Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

DO, OD

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

DONDURULMA

  1. [isim] Dondurulmak işi

DOPDOLULUK
...
DONUVERMEK
...
DOLAŞIKLIK

  1. [isim] Dolaşık olma durumu

DOKUNDURMA

  1. [isim] Dokundurmak işi
    • "Zaman zaman sertleşen, acı dokundurmalara varan bir tartışmadan sonra..." (Tarık Buğra)

DOLUDİZGİN

  1. [zarf] Son hızla, çok hızlı bir biçimde
    • "Bir gün doludizgin boşanan atlarımızla." (Yahya Kemal Beyatlı)
  2. Tam anlamıyla
    • "Doludizgin, bir bekârlığın tam tadını çıkaran, renkli, değişken, hızlı bir yaşam sürüyordum." (Haldun Taner)
    • "Kendimi yalnız sanıyor ve talihin arabasında doludizgin gidiyordum." (Ahmet Hamdi Tanpınar)

DOĞRULTMAN

  1. [isim] Bir nokta veya bir çizginin hareketine yön vererek bu hareketi yöneten şey
  2. Çizgi oluşturan noktanın veya yüzey oluşturan çizginin yönelmesi gereken doğrultuyu gösteren çizgi veya düzlem

DORUKLAMAK

  1. [-i] Bir kabı tepeleme doldurmak

DOĞALCILIK

  1. [isim] Gerçeğin doğaya uygun biçimde yansıtılmasını amaçlayan sanat akımı, natüralizm
  2. Gerçeğin yalnız doğa ile açıklanması, natüralizm

DOKUNULMAZ

  1. [sıfat] İlişilmez, el sürülmez, taarruzdan korunmuş
    • "Herkes, kişiliğine bağlı, dokunulmaz, devredilmez, vazgeçilmez, temel hak ve hürriyetlere sahiptir." (Anayasa)
  2. Hiçbir biçimde eleştirilemez
    • "Dokunulmaz, yan bakılmaz, müstesna bir mahluktur." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

DOĞRULAMAK

  1. [-i] Bir şeyin doğru olduğunu ortaya koymak, desteklemek, teyit etmek, tasdik etmek
    • "Olup bitenler ve başka kaynaklardan alınan haberler Ali Yusuf'u daima doğruluyordu." (Tarık Buğra)
  2. Bir önermenin doğruluğunu veya yanlışlığını belirlemek amacıyla olayları inceleyip araştırmak

DOLAPLATMA
...
DOKUMAHANE

Kelime Kökeni : Türkçe

  1. [isim] Dokuma tezgâhlarının bulunduğu ve çalıştığı yer
    • "Üç yüz otomatik dokuma tezgâhının, kulakları sağır eden bir şakırtıyla çalıştığı dokumahane toz içindeydi." (Orhan Kemal)

DONATILMAK

  1. [nsz] Donatma işine konu olmak veya donatma işi yapılmak
    • "Renk renk şemsiyelerle donatılmış kilometreler boyu alabildiğine bir plaj..." (Çetin Altan)

DOKSANARLI
...
DOLMACILIK
...
DOLAMBAÇLI

  1. [sıfat] Dolambacı olan
    • "Sedyeyle apartmanın dar, dolambaçlı merdivenlerinden çıkarmaya çalışıyorlar." (Memduh Şevket Esendal)
  2. İçinden zor çıkılır, çapraşık
    • "... müessesesinin epeyce karışık ve dolambaçlı işleri içinde bunalmış kalmış." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

DOKUNDURUŞ
...
DOĞALLAŞMA

  1. [isim] Doğallaşmak işi

DONANMASIZ
...
Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü