Sonunda di olan 6 harfli 23 kelime var. Dİ ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde di olan kelimeler listesine ya da başında di olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
D İ Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
İD
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ANGUDİ
-
Kelime Kökeni : Türkçe
-
[isim]
Angut kuşunun rengi
-
[sıfat]
Bu renkte olan
-
[isim]
Angut kuşunun rengi
- BARUDİ
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Koyu gri renk
- "Esmerliği peçesinin altından dahi hissedilmekte idi; bilmem ki barudi mi demeliyim." (Atilla İlhan)
-
[sıfat]
Bu renkte olan
-
[isim]
Koyu gri renk
- PARADİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bir tiyatroda en üst balkon
-
[isim]
Bir tiyatroda en üst balkon
- MELODİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Ezgi
- "Biz bu melodileri ilk olarak Cemal Sahir operetlerinden duymuş, bellemiştik." (Haldun Taner)
-
[isim]
Ezgi
- NOHUDİ
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Kirli veya donuk sarı renk
-
[sıfat]
Bu renkte olan
- "Üstünde daima saz rengi, hardal rengi ... nohudi renklerde veya bunları andıran bir renkte bir esvabı ... vardı." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
[isim]
Kirli veya donuk sarı renk
- GRANDİ
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Geminin baştan ikinci direği
-
[isim]
Geminin baştan ikinci direği
- BİGUDİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Kadınların saçlarını kıvırmak için kullandıkları, metal, sünger veya plastikten, boru biçiminde küçük araç
-
[isim]
Kadınların saçlarını kıvırmak için kullandıkları, metal, sünger veya plastikten, boru biçiminde küçük araç
- VİLADİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Doğuştan (olan)
-
[sıfat]
Doğuştan (olan)
- MİLADİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Milada dayanan, milatla ilgili olan
-
[sıfat]
Milada dayanan, milatla ilgili olan
- İKİNDİ
-
-
[isim]
Öğle ile akşam arasındaki zaman dilimi
- "Akhisar'dan trene bindiğim zaman saat ikindi suları idi." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
İkindi ezanı
-
İkindi namazı
- "İkindiyi kıldım."
-
[isim]
Öğle ile akşam arasındaki zaman dilimi
- TEMADİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Sürme, sürüp gitme, uzama
- "Bir zevk, bir lezzet temadi ederse artık fark olunmamaya başlar." (Hüseyin Cahit Yalçın)
-
[isim]
Sürme, sürüp gitme, uzama
- ZİBİDİ
-
-
[sıfat]
Gülünç olacak derecede kısa ve dar giyinmiş olan
-
[isim]
Yersiz ve zamansız davranışları olan kimse
- "Halk, bir müdürü böyle zibidi görmek de istiyor." (Memduh Şevket Esendal)
-
[sıfat]
Gülünç olacak derecede kısa ve dar giyinmiş olan
- TÜREDİ
-
-
[sıfat]
Kendisinden umulmayan bir biçimde sivrilmiş ve hakkı olmayan bir duruma gelmiş (kimse), yerden bitme, zıpçıktı
- "Attığı temeller üzerine ancak bir sonradan görme türedi evi kurulabilirdi." (Memduh Şevket Esendal)
-
Nereden geldiği, nasıl ortaya çıktığı belirsiz, gerçek bir değeri olmayan
- "Ama bu türedi akımları sevmemekle kalmaz..." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
[sıfat]
Kendisinden umulmayan bir biçimde sivrilmiş ve hakkı olmayan bir duruma gelmiş (kimse), yerden bitme, zıpçıktı
- YAHUDİ
- ...
- YEZİDİ
- ...
- ARMUDİ
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Armut biçiminde olan
-
[sıfat]
Armut biçiminde olan
- DAVUDİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Kalın, tok ve gür (ses)
- "Bak, hafif davudi sesi, gözlerini baygın baygın süzüşü aklımdan hâlâ gitmez." (Atilla İlhan)
-
[sıfat]
Kalın, tok ve gür (ses)
- PARODİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Ciddi sayılan bir eserin bir bölümü veya bütününü alaya alarak, biçimini bozmadan ona bambaşka bir özellik vererek biçimle öz arasındaki bu ayrılıktan gülünç etki yaratan bir oyun türü
-
[isim]
Ciddi sayılan bir eserin bir bölümü veya bütününü alaya alarak, biçimini bozmadan ona bambaşka bir özellik vererek biçimle öz arasındaki bu ayrılıktan gülünç etki yaratan bir oyun türü
- BELEDİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Şehirle ilgili
- "Millî hükûmet arzu eder ki tamamıyla sınai bir şehir olsun; bu beledi bir fikir olamaz, millî bir fikirdir." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
Yerleşik
- "Beledi hastalık."
-
[isim]
Bir tür pamuklu, kalın kumaş
-
[sıfat]
Şehirle ilgili
- ÇİVİDİ
-
Kelime Kökeni : Türkçe
-
[isim]
Çivit rengi
-
[sıfat]
Bu renkte olan
- "Yalnız o, Fatma gibi üst yanı cepli, çividi mavi ceket yaptırmamıştı." (Mahmut Yesari)
-
[isim]
Çivit rengi