Başında der olan 8 harfli 26 kelime var. Der ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde der olan kelimeler listesine ya da sonu der ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında der bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

D E R Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

DE, ER, RE

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

DERCETME

  1. [isim] Dercetmek işi

DERMEYAN

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [sıfat] Ortada, ortaya konmuş

DERBEDER

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [sıfat] Yaşayışı ve davranışı düzensiz (kimse)
    • "Benim gibi derbeder bir biçareye tokat atmaktan kolay ne olur?" (Reşat Nuri Güntekin)

DERYADİL

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [sıfat] Her şeyi hoş gören, çok sabırlı

DERVİŞÇE

  1. [zarf] Dervişe yakışır biçimde, dervişane

DERLENME

  1. [isim] Derlenmek işi

DERLETME

  1. [isim] Derletmek işi

DERGİLİK
...
DERLEMEK

  1. [-i] Seçme yaparak toplamak, bir araya getirmek, tedvin etmek
    • "Selim çekinerek girdi. Filiz dikişini derleyip topladı, yer gösterdi." (Oktay Rifat)
    • "Söylediklerini derleyip toparlamak, bir sonuca varmak işi okuyucusuna düşüyor." (Necati Cumalı)
  2. Düzgün bir biçimde toplamak

DERNEŞİK

  1. [sıfat] Derli toplu, düzenli

DERSBAŞI
...
DERLEMCİ

  1. [isim] Koleksiyoncu

DEREBEYİ

  1. [isim] Topraklarını derebeylik düzenine göre yöneten kimse, kont
  2. Zorba
    • "Sende bir şarklı derebeyi ruhunun saklı olmasından korkar." (Peyami Safa)

DERKENAR

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Sayfa kenarına kaydedilen yazı, çıkma
    • "Bir derkenar yazacak oldu ancak ona da karar veremedi." (Memduh Şevket Esendal)

DERİLMEK

  1. [nsz] Derme işine konu olmak

DERHATIR

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [zarf] Hatırda

DERİNLİK

  1. [isim] Bir şeyin dip tarafının yüzeye, ağza olan uzaklığı
  2. Bir cismin en ve boy dışındaki üçüncü boyutu
  3. Bulunulan yere göre uzakta olan yer
    • "Ormanın derinliklerinden bir ses geldi."
  4. Özüne inerek ayrıntılı bir biçimde kavrama
    • "Ben şiir yazmayı, resim yapmayı, derinliklerde söyleşmeyi seven Sadri Alışık'ı da tanıdım." (Selim İleri)
  5. Varlığın içi, özü
    • "Ta yüreğinin derinliklerinden gelen ağlama sesi." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
  6. Varlığı ortaya çıkarılamamış, kanıtlanamamış şey
    • "Tarihin derinliklerine saklanmış olan gerçekler..."
  7. Yanaşık veya dağınık düzende bulunan bir birliğin en ileride olan kısmının başından, en geride bulunan kısmının sonuna kadar olan uzaklık
    • "Beş, altı yüz metre derinliği olan bir topçu müfrezesini yanlayıp geçmek epeyce zormuş." (Aka Gündüz)
  8. Borsada az sayıda hisse senedinin el değiştirmesi

DERECELİ

  1. [sıfat] Derecesi olan
    • "Balkonda orta dereceli memurlar, zabitler, kadınlar..." (Memduh Şevket Esendal)
  2. Derecelere ayrılmış, kademeli
    • "Tek dereceli seçim."

DERİŞMEK

  1. [nsz] Bir nokta dolayında toplanmak, temerküz etmek
  2. Bir sıvı, içindeki su veya sıvı miktarı azalarak koyulaşmak, tekâsüf etmek

DERMATİT

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Deride görülen her çeşit iltihaplı hastalık

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü